| Belki de gerçekten iyileşti ve taşıdığı laneti bana geçirdi. | Open Subtitles | ربما انه شفي حقاً والكراهيه التي كان يحملها تحوّلت الي |
| Altı aylık tedavinin sonunda, at bütünüyle iyileşti. | TED | و خلال ستة أشهر كان قد شفي تماما. |
| Bir kişinin tüm kimliği "Ebola'yı atlattı"dan ibaret olursa o toplum kendisini nasıl iyileşmiş olarak düşünebilir? | TED | وكيف يمكن لمجتمع أن يعتبر نفسه بأنه شفي عندما تتحدد هوية الشخص الكاملة بأنه تعافى من إيبولا؟ |
| Tamamen iyileşmiş. Saç kıllarında uzama var. | Open Subtitles | لقد شفي الجرح تقريباً و هناك بعض الشعر قد نما |
| Sinir krizi tedavi edilir, ama işini kaybetmiş olarak yeni bir hayata başlamak üzere hastaneden ayrılır. | Open Subtitles | لقد شفي من الانهيار العصبي ولكنه صار بلا عمل ترك المستشفي ليبدا حياته مرة أخري |
| Doktor, onun tam anlamıyla iyileştiğini ve her şeyin iyiye gideceğini söyledi. | Open Subtitles | قال الطبيب أنه شفي تماماً وأن كل شيء سيكون على ما يرام |
| Altı kişiydiler ama bir tanesi iyileşti. | Open Subtitles | انهم كانوا ستة، ولكن واحد منهم شفي. |
| Yaranız tamamen iyileşti. | Open Subtitles | - لقد شفي الجرح تماما - Iأخبرتك بأن تزيلي الضماد في كل مرة |
| Kalbin kırıldı... sonra iyileşti... ama tekrar kırılacak... | Open Subtitles | قلبك... قد كسر,ومن بعدها شفي ولكنه سوف يتحطم بسبب... |
| Vücudun çok iyileşti. | Open Subtitles | شفي جسمك إلى حد كبير |
| Ve karaciğerim iyileşti. | Open Subtitles | وكان كبدي قد شفي |
| Elastik bandaj koymuştum, şimdiye kadar iyileşmiş olmalıydı. | Open Subtitles | .وضعت ثلجا وضماده .من المفروض ان يكون شفي |
| Fiziksel yaralarınız büyük bir oranda iyileşmiş durumda. | Open Subtitles | فالجزء الاكبر من اصاباتك قد شفي |
| Çok az bir yarayla kurtulmuş, vücudu neredeyse tamamen iyileşmiş gibi. | Open Subtitles | لا توجد خدوش، كأن جسده شفي من الداخل |
| Nasıl tedavi olduğunu henüz tam olarak anlamış değiliz. | TED | نحن لا نعرف بعد كيف شفي هذا الرجل تحديداً . |
| tedavi edilince ölen mikrobun arkasından yas tutmazsınız. | Open Subtitles | يعني أنت لا حدادا على وفاته بجرثومة لانه شفي من ذلك . |
| tedavi olduktan sonra Paul fare aracılığıyla sizinle iletişime geçti. | Open Subtitles | وبعدما شفي, "بول" ارسل رسالة لكِ, عبر فأر, يستخدم تكنولوجيا غير معروفة. |
| Çocuğun iyileştiğini düşündükleri için beni burada istemiyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يريدونني هنا لأنهم يعتقدون أن الولد شفي |
| Bir çocuğun kanserden iyileştiğini duyduğumda seni eken o ağaçlara sarılan hödük doktor olmaması için dua ediyorum. | Open Subtitles | و عندما أسمع بأن طفلا شفي من السرطان أدعو أن لا يكون شفاؤه تم على يد ذلك الدكتور الأحمق الذي يحدق في الشجر وقام بهجرك |
| Eğer Andre Ricks iyileşirse -eğer- ...işlememiş olduğu bir suç için hapse girebilir. | Open Subtitles | ثملايُصبحلديناشيء. إذا شفي (آندر ريسك)... سيذهب إلى السجن بناءً على جريمة لم يقترفها |
| Belirtilerinin kaybolması iyileştiği anlamına gelmez. | Open Subtitles | كونه بلا أعراض فحسب لا يعني كونه قدْ شفي |
| İyileşti mi? | Open Subtitles | هل شفي من مرضه؟ |