| tasması yok, künye yok ama aç ve pis kokuyor. | Open Subtitles | لا يوجد أي طوق أو قلادة لكنها جائعة و متسخة |
| tasması yok. Biraz aç gibi görünüyor. | Open Subtitles | لا يوجد طوق على رقبته يبدو انه جائع نوعا ما |
| Panbanisha'nın yazdığı bir sonraki sembol de "tasma"yı temsil ediyor. | TED | الرمز الثاني الذي ترسمه بانبانيشا يمثل طوق. |
| tasma veya başka birşey yok. Doğduğundan beri vahşi hayatın içinde. | Open Subtitles | لا يوجد بطاقة اسم ولا طوق ربما ولد فى الغابة |
| Köpeğin tasmasını kurcalıyordu... ve köpeğin tasmasının bir madalyon gibi açıldığını gördüm. | Open Subtitles | أمسك بطوق كلبه و رايت من الانعكاس ان طوق الكلب يفتح |
| Sokaklarda, dükkanlarda, ofislerde, hatta borsanın açılış gününde kızlar, kürk yakalı kış kimonolarını ortaya çıkarır. | Open Subtitles | في الشوارع و المحلات والمكاتب حتى في البورصة في يوم الافتتاح الفتيات يُخرجون رداءات الكيمونو الشتائية ذات طوق الفراء |
| bu bir Paddac işaretçisi, Kontrol halkası gelip gemiyi ele geçirene kadar sinyali yayınlamaya devam eder. | Open Subtitles | إنه مرشد لاسلكى الذى يبدء البث إلا لو إستلم إشاره من طوق التحكم |
| Mahkum patlayıcı tasması aktif. Mahkum patlayıcı tasması aktif. | Open Subtitles | تم ضبط طوق سجين مسلح تم ضبط طوق سجين مسلح |
| Mahkum patlayıcı tasması aktif. Mahkum patlayıcı tasması aktif. | Open Subtitles | تم ضبط طوق سجين مسلح تم ضبط طوق سجين مسلح |
| Operasyon odasına benim kafamı kurcalamak için bir köpek tasması yerleştirdin. | Open Subtitles | ووضعت طوق كلب في غرفة الفحص لا لشيء إلا كي تتلاعبي بعقلي |
| Bob, Görünmez Çit Elektrikli Şok tasması sende mi? | Open Subtitles | بوب, هل لديك طوق الصدمات الكهربية الغير مرئى المضاد لسرقة الحيوانات الاليفة |
| Bence ona bir tasma ve zincir almalısın Diana. | Open Subtitles | أعتقد أن عليك أن تحصلي له على طوق وقيد ، ديانا |
| Köpek havlayınca ona elektrik veren tasma gibi. | Open Subtitles | الأمر يشبه طوق الكلب الذى يطلق صدمات كهربائية عندما يَنْبحُ الكلب |
| "komsular üzerinde yalnizca tasma olan birinin binadan "kaçmasindan süphelenene kadar" sürmüs. | Open Subtitles | الجيران تنبهوا حين هرب رجل من المنزل مرتدياً طوق كلب فقط |
| Seni parkta köpek gibi dolaştıracağım zaman kullanmak için yeni bir tasma. | Open Subtitles | إنه طوق جديد لتمشيتك غداً في الحديقة, مثل الكلب. |
| Onu yıkadım ve sonra tasmasını takmayı Garfield tasmayı hiç sevmiyor. | Open Subtitles | أعطيته حمّاما البارحة، ونسيت أن أعيد له طوقأ العنق أنت تعلم ، جارفيلد يكره طوق عنقه |
| Hey, hey, hey. Sen, dostum yakalı ayı ateş olamaz. | Open Subtitles | مهلاً، مهلاً، مهلاً لا يمكنك قتل دب ذو طوق |
| Güven halkası tekrarlansın istemediği içindir. Orası bildiği bir yer. Kontrolü sağlayabileceğini düşünmüştür. | Open Subtitles | حسنٌ, غالباً لا يُريد إعادة آمر طوق الثقة، يعلم أنه يستطيع السيطرة على مكان القارب |
| "Gökkuşağı Kemeri" isimli bir moda dergisi kuruyormuş ve beni yazı işleri müdürü yapmayı planlıyormuş. | Open Subtitles | انه يقوم بتأسيس مجلة للأزياء "طوق القزحية" و يخطط لتعييني رئيسا للتحرير |
| O zaman Gazeteci'ye, Bandana'ya ve Jane Oteli'nde tanıştığım Sarah diye bir kıza soracağım. | Open Subtitles | سوف اسأل الصحفية وصاحبة طوق الشعر وتلك الفتاة سارة |
| Sana bir can simidi atıyorum. Lütfen tutun. | Open Subtitles | أنا أرمي لكِ طوق نجاة هنا، عليكِ أن تتمسكي به. |
| Şuraya bir basketbol potası koymasını da istedim. | Open Subtitles | وقد طلبت أيضاً طوق كرة سلة في الأعلى هناك |
| - Tasman bile var. | Open Subtitles | أرى أنك حصلت على طوق |
| Muhitte güvenlik çemberi oluşturun. Evin etrafını sarın. | Open Subtitles | طوق الحيّ، قم بالاحاطة بالمنزل |
| Hemen bir boyunluk ve yoğun bakım yatağı hazırlayın. | Open Subtitles | احتاج الى طوق للعنق و سرير في وحدة العنايه الخاصه في قسم الاعصاب, حالا |
| Şimdi 1800'lü yıllarda bir kadın bir canavarın tasmasına uyan mücevhere sahip. | Open Subtitles | والآن هناك امرأة من الثمانيمائيات والتى كانت بحوزتها تلك الجوهره والتى تتناسب مع طوق وحش؟ ماذا؟ |
| Sepette gerdanlık yoktu, Müfettiş. | Open Subtitles | لم يكن هناك اى طوق فى السلّة ايها المحقق |