| Nehre doğru gitti. teknede bir de kız var. | Open Subtitles | لقد شق طريقه نحو النهر هناك فتاه على المركب |
| Uzakta değildir. Aşağıdadır belki. - Bay Masters teknede değil. | Open Subtitles | انه غير موجود - السيد جايسون ليس على المركب - |
| Yani kalite olmazsa olmaz. Kesinlikle, ayrıca bu teknede misafirlerimizi eğlendirmek istiyoruz. | Open Subtitles | بالتأكيد , لكننا أيضاً نتطلع لتسلية الضيوف على المركب لذا |
| Sonra, savaş boyunca tekne kenarındaki Hindistan cevizlerine ateş edip durduk. | Open Subtitles | ثم قضينا الحرب كلها نطلق على جوز الهند من على المركب |
| Baba, teknene farkında olmadan benim adımı vermişsin. | Open Subtitles | أبّي، أطلقت إسمّي على المركب ولم تعرف ذلك حتى. |
| Teknedeki kızın DNA'sı nasıl yapıldı? | Open Subtitles | الفتاة على المركب كيف زيّفت الـ دي إن أي؟ |
| teknede birinin olup olmadığını bilmem gerekiyor. Termal kamerayla bakabilir misin? | Open Subtitles | أريدكِ أن تخبريني إنّ كان هنالك أيّ شخص على المركب هل يسعك تفقد ذلك حرارياً؟ |
| Ateş eden kişi, böyle olabilmesi için teknede olmalıydı. | Open Subtitles | مُطلق النار يجب أن يكون على المركب لأجل هذا للتراصف |
| teknede yemek yok, teknede içmek yok. | Open Subtitles | لا لتناول الطعام على المركب لا للشرب على المركب |
| Sırf teknede bir kere yere bir şey döktüm diye. | Open Subtitles | كل ذلك بسبب تلك المرة حين ذهبت على المركب سكبت شراباً |
| teknede benimle buluştun ve binanın tepesine çıktık ve bütün tuhaflıklar,zaferler ve hayatın gücü aşağıda kaldı. | Open Subtitles | عندما قابلتني على المركب وذهبنا إلى أعلى المبنى وكل غرابة ومجد وقوة الحياة كانت تحتنا |
| Ona, teknede de, trende de olsa, telgraf çekebilirsin. | Open Subtitles | ارسلي له برقية على المركب او القطار |
| Hengstrom ve ben teknede konuşuyorduk | Open Subtitles | كنت انا و هينجستروم نتناقش على المركب |
| Birkaç dakika içinde teknede olacağım. | Open Subtitles | سوف أكون على المركب خلال دقائق |
| Bu arada, Greg evdeyse ona şu tekne gezintisi işini sorabiliriz. | Open Subtitles | -لقد فكرت في شيء إذا "غريغ" هنا، يمكن أن نسألة حول الخروج على المركب |
| -Çine ufak bir tekne ile gidiyorlar. | Open Subtitles | إنهم على المركب الخفيف البطيئ إلى الصين |
| Bu senin manevi baban. tekne işinde bana çok yardım etmişti. | Open Subtitles | هذا (دايبو) مساعدته كانت كبيرة لي عندما كنت أعمل على المركب |
| Baba, teknene farkında olmadan benim adımı vermişsin. | Open Subtitles | أبّي، أطلقت إسمّي على المركب ولم تعرف ذلك حتى. |
| Bilmiyorum diyor. Teknedeki adamlar biliyormuş. | Open Subtitles | تقول أنّها لا تعرف، لكنّ الرجال على المركب يعرفون. |
| Birini buldum; Teknedeki tek insanı. | Open Subtitles | وجدت واحداً , الوحيد على المركب |
| Sen kendin dedin kibu Teknedeki son iki kişi biziz. | Open Subtitles | انت بنفسك قلت اننا اخر اثنان على المركب -اعلم اني لم افعل ذلك |