| Yapacak bir çok işim var ve eminim ki senin de vardır. | Open Subtitles | أنا عندي الكثير من العمل وأنا متأكّد ان عندك أيضا الكثير لتفعله |
| Pekala, Bay Cruz sizin ve FBI'daki arkadaşlarınızın dediği gibiyse bir çok adamım hazır bekliyor. | Open Subtitles | سيد كروز نتيجة قةلك ورجال التحقيقات الفيدرالية عندي الكثير من الرجال في حالة تأهّب هنا. |
| Benim, bir çok adım vardı, bilirsin bunlar çok kibirli adlardı | Open Subtitles | تعرفى ، أنا عندي الكثير من الأسماء النّوع الأكثر غرورا. |
| Benim bir sürü işim var. | Open Subtitles | عندي الكثير من المشاغل |
| Hiç de zahmet değil. Benim bir sürü... | Open Subtitles | -لا توجد مشكلة مطلقاً، عندي الكثير من ... |
| İstersen sen de gel. Gelemem. Yapmam gereken çok iş var. | Open Subtitles | لا استطيع عندي الكثير من العمل يجب ان أبقى هنا |
| Şu çoğaltım projesiyle ilgili yapmam gereken çok iş var. | Open Subtitles | عندي الكثير من العمل لأفعله على مشروع دوبلر |
| O yerde bir çok güzel anım var. | Open Subtitles | عندي الكثير من الذكريات الرائعه في هذا المكان |
| Hayatımda bir çok zorluk yaşadım, Dr. Shepperd. | Open Subtitles | .. عندي الكثير من التحديات بالفعل في حياتي . دكتوره شيبرد |
| Hukuki yaptırımlarda hala bir çok bağlantım var. | Open Subtitles | لا يزال عندي الكثير من الإتّصالات في وكالات تطبيق القانون. |
| Bak, üzgünüm fakat yapacak bir çok işim var. | Open Subtitles | انظر, أنا آسف, ولكن أنا عندي الكثير من العمل هنا. |
| Onlara sormak istediğim bir çok soru var. | Open Subtitles | أعني.. عندي الكثير من الأسئلة لأطرحها عليهم |
| bir çok cesaret verici bozukluğum vardır. | Open Subtitles | كان عندي الكثير من الاضطرابات السلوكية |
| # Aklımda bir çok soru var # | Open Subtitles | أنا عندي # الكثير من الأسئلة تدور برأسي.. # .. |
| Güzel düşünmüşsün Walden, ama yapmam gereken çok iş var. | Open Subtitles | هذه فكرة جميلة يا و(الدن). ولكن عندي الكثير من العمل للقيام به. |