"فرس" - Translation from Arabic to Turkish

    • atı
        
    • at
        
    • aygırı
        
    • midilli
        
    • kısrak
        
    • Mustang
        
    • hipopotam
        
    • atın
        
    • Mantis
        
    • devesi
        
    • aygırını
        
    • aygırları
        
    • kısrağı
        
    • Hippo
        
    • atını
        
    War Admiral, Amerika'nın bütün saygın koşularını kazanmış bir yarış atı. Open Subtitles ور أدميرال فرس سباق حقيقي إنه يكسب كل سباق فى أمريكا
    Yarış atı olmak için çok çalışmak lazım. Open Subtitles يحتاج الحصان للكثير من العمل ليصبح فرس سباق
    Hangi köyü basacağınızı kaç kızı sikeceğinizi, haraç olarak kaç at alacağınızı. Open Subtitles أيُ القرى سوف تنهبون؟ كم صبية سوف تضاجعون؟ كم فرس سوف تطلبون؟
    Bize bir at savunması lazım; polis araçlarını, çöp kamyonundan uzaklaştır. Open Subtitles إننا بحاجة إلى حاجز فرس لفصل سيّارات الشرطة عن شاحنة القمامة.
    Tüylerini yitirmiş olarn hayvanların - memelilerin - büyük çoğunluğu su ortamında yaşıyor: Yunus, mors, su aygırı, deniz inekleri. Ayrıca yaşamını çamurda yuvarlanarak geçiren bir kaç tür de tüysüz. TED من الواضح ان معظم الامور التي نفكر بها لقد فقدوا شعر جسمهم، الثديات بلا شعر على الجسم هي ثديات مائية، مثل الاطوم، والفظ و الدلفين، فرس النهر ، وخروف ا لبحر
    Artık yeni gezim için yeni bir midilli alabilirim. Open Subtitles أستطيع الان الحصول على فرس صغير من اكل الفخ.
    Ya da kısrak konusunda. Open Subtitles أتريد أن تكون الأولى على الغذاء أو على فرس
    Kesin olan bir şey var ufaklık. Asla bir yarış atı olamayacaksın. Open Subtitles وهناك شئ مؤكد يا فتى لن تكون ابدا فرس سباق
    Üç 127 ekran televizyon Schnabel tablo safkan Arap yarış atı. Open Subtitles ثلاثة 50 بوصة شاشات مسطحة و لشنابل، والأصيلة العربي فرس الرهان...
    Vince, o bindiğin deniz atı animasyon muydu, bilgisayarda mı üretildi? . Open Subtitles فرس النهر الذي كنت تمتطيه هل واقعية متحرّكة أم صور مركبة؟
    "Sihirli bir at, haşmetli Caliph, gökyüzünde süzülebiliyor" Open Subtitles فرس مسحورة لمـولاي الخليـفة إنها تطـيـر في الســماء
    Benekli bir tek boynuzlu at. Open Subtitles فرس بيضاء ، ذو قرن واحدة ولديها بقع سجل ذلك عندك
    - Aynen. Bilirsin, sen ve ben aynı koşumdaki iki at gibiyiz. Open Subtitles ممتاز، أتعلم، أنا وأنت نفكر مثل بعضنا البعض إننا مثل حصانين نجري معاً في طقم فرس واحد
    Fıtıklı bir su aygırı kadar kızgın. Open Subtitles لقد جن جنونه كما لو أنه فرس نهر يعاني فتاق
    Sırtlanı sen aldın ve ben de su aygırı ve zürafa arasından seçim mi yapacağım? Open Subtitles تعني بأنك ستحصل على الضبع، وأنا أختار بين فرس النهر والزرافة؟
    - Bana sakin ol deme, midilli. Open Subtitles لا تطلب منى الهدوء يا ابن فرس البحر
    Yedi yaşında doru bir kısrak. Open Subtitles هذا فرس بالغ من العمر 7 سنوات اسود محمر اللون
    P-51 Mustang, Hiroşima'ya attığımıza benzer bir bomba taşıyan bir B-29'a refakat ediyormuş, Open Subtitles الذي بي -51 فرس بري كان جزء مرافق لبي -29 يحمل قنبلة ذرّية،
    Frasier sana seramik hipopotam koleksiyonumu anlatmış mıydım? Open Subtitles فرايزر، أنا أبداً أخبرتُك عنه مجموعة فرس نهري الخزفية؟
    Demedi deme, şimdi yatarsan yarın yatağında kesik at kafalarıyla uyanabilirsin ya da daha kötüsü, atın tamamıyla. Open Subtitles أؤكد لكَ إذا نمتَ الآن، ستنهض وجواركَ فرس مقطوع الرأس أو بقيته على أسوأ تقدير
    Virjinya Sahili'ndeki tek Black Mantis marka öğütücü. Open Subtitles هذه هي قطاعة الخشب الوحيدة من نوع فرس النبي في شاطىء فيرجينيا
    Yalnız yaşamaya mahkûm peygamber devesi büyüleyici bir yaratıktır. Open Subtitles .. فرس النبيّ هو مخلوق مسحور أُجبر ليعيش وحده
    Bir su aygırını boğmaya yetecek kadar çok biftek pişirdim. Open Subtitles طبخت الكثير من شرائح اللحم لأغص بها فرس البحر
    Su aygırları enfeksiyon nedeniyle ölebilir ancak bu genç erkek hayatta kalacak kadar formunda. Open Subtitles قد يموت فرس النهر من الجروح الملوّثة لكن هذا الذكر الصغير بخير وسينجو
    Yeni bir kısrağı olmuştu. Open Subtitles لقد حصلت للتو على فرس جديد.
    Hayır. Jenny, Sarah Hippo'nun ailesinin tatilde olduğunu sanıyor. Open Subtitles جيني, سارة تعتقد أن آباء فرس النهر في أجازة و سوف يعودون
    Bir boğayla bir yük atını çiftleştirmeye çalışırken boynuzlanarak öldü. Open Subtitles نُطِح حتى الموت أثناء محاولته تهجين ثور مع فرس اسكتلندي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more