"فعلت الشيء" - Translation from Arabic to Turkish

    • olanı yaptın
        
    • şeyi yaptım
        
    • şeyi yaptın
        
    • olanı yaptım
        
    • olanı yaptığımı
        
    • şeyi yaptı
        
    • şeyi yaptığımı
        
    • şeyi yapardım
        
    • şeyi yapardın
        
    • şeyi yapmışsın
        
    Doğru olanı yaptın Bart. Ve şimdi para senin olabilir. Open Subtitles لقد فعلت الشيء الصحيح والآن أحتفظ بالمال
    Doğru olanı yaptın ve bu beni çok mutlu etti. Open Subtitles لقد فعلت الشيء الصحيح وهذا يجعلني سعيدة جدًا جدًا
    Onu gördüğüm anda anladım. Doğru olan şeyi yaptım. Open Subtitles في اللحظة التي رأيته فيها علمتُ أنني فعلت الشيء الصحيح
    Doğru şeyi yaptın. Bazen bunun bedeli çok yüksek oluyor. Open Subtitles لقد فعلت الشيء الصحيح ولكن الثمن إحياناً يكون غالي جداً
    Doğru olanı yaptım. Open Subtitles لقد فعلت الشيء الصحيح
    Her ne kadar kendi kendime doğru olanı yaptığımı söylesem de Emma Pierce öldü. Çünkü... Open Subtitles لكن مهما أقول لنفسي أنني فعلت الشيء الصحيح
    O yapabileceği tek şeyi yaptı Open Subtitles لقد فعلت الشيء الوحيد الذي يمكنها ان تفعله
    Sanırım daha sonraları, tek başıma doğru şeyi yaptığımı bilmek istiyorum anlatabiliyor muyum? Open Subtitles اعتقد انني فقط اريد أن اعرف ذلك لاحقا بأني قد فعلت الشيء الصحيح من خلال نفسي إذا كنت تنظر ما انا أعنيه
    Onun masum olduğuna inanıyorsun, fakat doğru olanı yaptın. Open Subtitles أعلم أنك تعتقد أنها بريئة لكنك فعلت الشيء الصحيح بالقدوم لي
    Dinle bu daireyi almakla doğru olanı yaptın. Open Subtitles الاستماع... ... فعلت الشيء الصحيح شراء تلك الشقة.
    Üzgün olduğunu biliyorum, ama sen doğru olanı yaptın. Open Subtitles أعرف إنك حزين ولكنك فعلت الشيء الصواب
    Endişelenme, sen doğru olanı yaptın. Open Subtitles لا تتأسف. لقد فعلت الشيء الصحيح.
    Hayır, sen doğru olanı yaptın tamam mı? Open Subtitles لا، أنت قد فعلت الشيء الصحيح، حسناً؟
    Sen doğru olanı yaptın Jim. Bir polis karısı ile evlenmedin. Open Subtitles أنت فعلت الشيء الصحيح يا (جيم) أنتم لم تتزوج زوجة شرطي
    Evet, boş yere. Hiçbir şey olmasa, oral yapmasına izin vermeyerek doğru şeyi yaptım. Open Subtitles بلى, لاشيء, إن كان هناك شيء, فأنا فعلت الشيء الصحيح, بعدم جعلها تلعق لي
    - Onun yapmamı istemediği bir şeyi yaptım. Open Subtitles فعلت الشيء الوحيد الذي لم يُرد مني فعلهُ
    Ben de mutluluk için yapılması gereken tek şeyi yaptım. Open Subtitles لذلك أنا فعلت الشيء الوحيد حينما كان سيتحقق
    Yapabileceğin tek şeyi yaptın. Bir centilmen gibi davrandın. Open Subtitles لقد فعلت الشيء الوحيد الذي بوسعك لقد تصرّفت كرجل محترم
    Ben yanıldım. Sen doğru şeyi yaptın ve seninle gurur duyuyorum. Open Subtitles لقد كنت مخطئاً، لقد فعلت الشيء الصحيح وأنا فخور بك
    - Doğru olanı yaptım ben. Open Subtitles فعلت الشيء الصحيح
    Keşke doğru olanı yaptığımı bilseydi diyordun ya hani. Open Subtitles وكيف تتمنى انه يعرف أنك فعلت الشيء الصحيح
    Sanırım onların yerinde olsaydım ben de aynı şeyi yapardım. Open Subtitles وأظن أنني لو كنت بمكانهم لكنت فعلت الشيء ذاته
    Hatta, pilot koltuğunda sen olsaydın sen de aynı şeyi yapardın diye düşünüyorum. Open Subtitles إعتقد لو أنك في مقعد الطيًار لكنت فعلت الشيء نفسه
    -O zaman doğru şeyi yapmışsın. -Gerçekten mi? Open Subtitles . إذن أنت فعلت الشيء الصحيح حقاً ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more