| Bizans imparatoru Alexios Kommenos, savaşta ordusunu İskit topluluğunun üzerine saldı. | TED | أليكسيوس كومنينوس، الامبراطور البيزنطي، قاد جيشه لمواجهة حشد السكوثيون في المعركة |
| Ama dün geceki savaşta Dük Henry'nin adamları onu öldürdü. | Open Subtitles | لكن ليلة أمس سقط في المعركة إلى رجال الدوق هنري |
| Ama dün geceki savaşta Dük Henry'nin adamları onu öldürdü. | Open Subtitles | لكن ليلة أمس سقط في المعركة إلى رجال الدوق هنري |
| Bu gece 22:00'da, Teğmen Alex Coburn Savaş alanında ölecek. | Open Subtitles | الليلة في العاشرة مساء الملازم أليكس كوربون سيقتل في المعركة |
| Çocuklar eskiden yaşlarıyla ilgili yalan söyleyip orduya katılır savaşa girerdi. | Open Subtitles | الاطفال يكذبون بخصوص عمرهم ليلتحقوا بالجيش , و يحاربوا في المعركة |
| Her şeyden evvel, atı yokmuş çünkü atı bir savaşta öldürülmüş. | Open Subtitles | أولاً ، لم يكن لديه حصان لأن حصانه قُتل في المعركة |
| Çünkü çimenler savaşta katledilen büyücülerin kemikleri ve kanlarında yetişiyorlar. | Open Subtitles | لانه يتغذي علي عظام ودماء .السحرة الذين ذبحوا في المعركة |
| Pumyra asla gelmeyecek kralı için beklerken savaşta yenik düştü. | Open Subtitles | بومايرا سقطت في المعركة تنتظر الملك الذي لم يعد إليها |
| Bu bozulma, her türlü uyumsuzluk, baskıya karşı savaşta yere attığımız ilk zırh eldiveni olabilir. | TED | الاعتراض، وأي شكل للنشوز، يمكن أن يكون عائق نعبره في المعركة ضد الاضطهاد. |
| Ekonomik büyüme, sefalete karşı olan savaşta epey yardımcı olmuş gibi duruyor, fakat Küresel Hedefler'e ulaşmakta çok da işimize yaramıyor gibi gözüküyor. | TED | يبدو أن النمو الاقتصادي ساعد حقا في المعركة ضد الفقر، ولكن لا يبدو أن لهذا تأثير هامّ فيما يتعلق بمحاولة تحقيق الأهداف العالمية. |
| Bu da elbette savaşta daha az etkin ve çok daha zayıf olacakları anlamına geliyordu. | TED | ويعني هذا بالطبع أنهم سيكونون أقل فاعلية في المعركة وأكثر ضعفاَ أيضاً. |
| savaşta ölümle yüzleşen askerler arasındaki bağ en güçlüsüdür. | Open Subtitles | بالطبع، الرجال الذين واجهوا الموت في المعركة |
| Onlar benden büyük bir savaşta uçmamı istiyorlar. Ne yapmalıyım? | Open Subtitles | يريدونني أن أطير في المعركة ما عليّ أن أفعل؟ |
| Abim savaşta öldükten sonra yerine geçtim ben de. | Open Subtitles | لقد توليت المسئولية بعد وفاة أخي في المعركة |
| Savaş alanında ruhları toplarken kimin kime hizmet ettiğini biliyordum... | Open Subtitles | عندما كنت اجمع الارواح في المعركة واعرف من خدم من |
| Savaş alanında, onurlu bir şekilde ölmem gerekiyordu! | Open Subtitles | لقد كان لي قدري يفترض أن أموت في المعركة |
| Savaş alanında yaralanan herhangi biri daha mı az şeyi risk ediyor? | Open Subtitles | والرجل العامي الذي ينزف في المعركة أهو أقل مخاطرة ؟ |
| Alevler parıldıyor, bayraklar yukarıda savaşa doğru yürüyoruz | Open Subtitles | قلوب متحمسة ورايات عالية و سنقاتل في المعركة |
| Dünya Savaşı'nın katılaştırdığı kuşağa ait nitelikli iki genç. | Open Subtitles | الأبوان الذي طرقهم تلاق في المعركة الجديدة. |
| Çünkü Sharingan sahibi olan sen dövüşte bunun nasıl kullanabileceğini hafife aldın. | Open Subtitles | ،لأنك تمتلك الشارينجان أيضاً قللت من تقدير كيفية إستخدام الشارينجان في المعركة |
| Bir çatışmada başarısız olmayacağımı kanıtlamam imkansız. | Open Subtitles | ليس هناك طريقة لإثبات أني لن أفشل في المعركة |
| Eğer birisi Çarpışmada dengesini sağlayabilirse, yaşamında dengesini sağlamak üzere hayatta kalacaktır. | Open Subtitles | عندما واحد يتقن التوازن في المعركة واحد سينجوا للتوصل للتوازن في الحياة |
| Son Muharebede birçok asker kaybettik. | Open Subtitles | فقدنا الكثير من الرجال في المعركة الأخيرة. |
| Roger, biz yanlış kişiyle, birbirimizle savaşıyoruz. | Open Subtitles | (روجر) نحن نقاتل في المعركة الخطأ, بعضاً البعض |
| O muhtemelen savaş sırasında aldığı yaralardan dolayı sınırlarını hatırlayamıyor. | Open Subtitles | من المحتمل أنها أساءت تقدير حدود طاقتها بسبب الضرر الذي تلقته في المعركة |
| olağanüstü bir el-göz koordinasyonuna sahipler, mücadele sırasında serinkanlılar, hayatlarında inanılmaz bir disiplin, çalışma ve deneme kombinasyonu mevcut ve gerektiği takdirde her şeyi riske atmaya hazırlar. | Open Subtitles | مع تنسيقهم الخارق بين اليد و العين رؤوسهم المتناسقة في المعركة الجمع بين الإنضباط الكبير في التدريب و التجارب |