Burada kaç kişi aşık? Hiç aşık olan var mı içinizde? | TED | كم من الناس هنا يعيشون في حب ؟ أي أحد ؟ |
Yani tipki benim gibi, 22 yaşında bazılarınız yanlış bir yola sapmış ve yanlış bir insana aşık olmuş olabilirsiniz, hatta belki de patronunuza. | TED | قد يكون بعضكم مثلي عند 22 من العمر سلك المسار الخاطئ و سقط في حب الشخص الخاطئ حتى و إن كان رئيسك في العمل |
Öte yandan, yine bu aynı sokaklar beni New York'a aşık etti. | TED | لكن كانت تلك هي الشوارع ذاتها التي جعلتي أقع في حب نيويورك. |
Benim kötü kaderimde, bir hırsız ve yalancıya âşık olmak varmış. | Open Subtitles | يبدو أنه من سوء حظي أني وقعت في حب لصة وكذابة |
Çocuğu olan bekâr ve milyarder bir adama âşık oldum. | Open Subtitles | وقت في حب , والد أعزب والتي اتضح انه ميلياردير |
- Ben sana aşığım. - Sen acıya aşıksın. İtiraf et. | Open Subtitles | أنا واقع في حبك أنتَ واقع في حب الألم , اعترف بذلك |
Natalie'ye aşık olması yetmezmiş gibi bir de üstüne hamile bırakıyor. | Open Subtitles | إذا فهو ليش غبي كفاية ليقع في حب ناتالي ولكنه يذهب بعدها و يجعلها حامل قرف |
Portekizli bir işçiye aşık olmadın Cezayirli hatta Fransız bir işçiye de. | Open Subtitles | لم تقعي في حب عامل برتغالي أو جزائري، أو حتى عامل فرنسي |
Sen de egzotik dansözdün. aşık olduk. Annen ve baban onaylamadılar. | Open Subtitles | وأنتِ كنتي راقصة إغراء ووقعنا في حب بعضنا وأبواكي قاما بمعارضتنا |
İşkence çekmek isteyenlerin, güçlü kadınlara aşık olmalarına şaşmamak gerek. | Open Subtitles | لن أتعجّب إذا وقعت المرأة الجادة في حب أحد المعّذبين |
aşık olduğu bir hayaletin daha sonra en yakın arkadaşını öldürmesine mi? | Open Subtitles | البطلة و قعت في حب شبح و من ثم طعن أعز صديقاتها |
Çünkü o kıza aşık olmakla büyük bir hata yaptın. | Open Subtitles | و لأنك إتخذت قرار قاتل بوقوعك في حب تلك الفتاة. |
Cam'in aşık olup evleneceği adam bir sonraki çıkacağı kişi, değil mi? | Open Subtitles | كامب سوف تقع في حب اول شخص تقابله بعد وتتزوجه صح ؟ |
Cam'in aşık olup evleneceği adam bir sonraki çıkacağı kişi, değil mi? | Open Subtitles | كامب سوف تقع في حب اول شخص تقابله بعد وتتزوجه صح ؟ |
- Lütfen saçmalama! - Birileri Funk'a aşık mı yoksa? | Open Subtitles | ارجوك, لا تكون سخيف حد ما واقع في حب فنك |
Evet öyle, Karen ama gidip de babamın baş düşmanına da aşık olmadı. | Open Subtitles | حسنا نعم كارين هو ايضا لم يختر الوقوع في حب عدو ابي اللدود |
Sen yoksul bir hocanın kızına aşık olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | ..هل كان عليك أن تقع في حب إبنة المعلم الفقيرة؟ |
Hedefine âşık olmak gibi affedilemez bir hata yaptığın için mi? | Open Subtitles | لانك قد فعلت خطأ لا يغتفر بوقوعك في حب هدفك ؟ |
Orayı ilk gördüğümde, sahiden de o eski viyadüke çıktığımda, bir insana âşık olmuş gibi oraya âşık oldum, gerçekten. | TED | وعندما رأيت ذلك للمرة الأولى، بصراحة، عندما صعدت على ذلك الجسر القديم، وقعت في الحب كأنك تقع في حب أحد ما، بصدق. |
Macera ve keşfe, ön kapımdan sadece birkaç dakika alan bütün bu farklı yerleri keşfetmeye âşık oldum. | TED | وقعت في حب المغامرة والاستكشاف الذهاب لاستكشاف كل هذه الاماكن المختلفة التي تكون على مسافة قريبة من منزلي. |
Ne zamandır esrarengiz baş tasarımcımız, Karl'a aşıksın? | Open Subtitles | ومنذ متى وانت واقعه في حب كارل مصممنا الغامض |
Belki de Fransa'nın bir sonraki başkanı ya da Avrupa prenslerinden biri unni'ye ilk görüşte âşık olur ve ona evlenme teklif eder. | Open Subtitles | ربما رئيس فرنسا القادم او أحد أمراء أوروبا.. قد يقع في حب أوني من النظرة الأولى ويطلب يدها للزواج.. أوني = اختي الكبرى |
Ama evli bir kadina asik olmanin asil ve mantikli bir yani vardir. | Open Subtitles | لكن رجلا واقع في حب امرأة متزوجة ذلك شيء جيد ومذهل |
Onlardan biri Colorado'lu çocuğa aşıktı ve o şu kapının diğer tarafında olabilir ama benim tek düşünebildiğim diğer pantolonumu giymiş olmam gerektiği. | Open Subtitles | في حياتي, واحدة منهم كانت واقعة في حب فتى كولورادو وربما يكون في الجانب الآخر من هذا الباب |
Her ne kadar hepsinden çok daha fazla sevdiysem de bu kadını seven tek kişi ben değilim. | Open Subtitles | أنا لست وحيداً في حب هذه الإمرأة رغم أني أحبها أكثر بكثير جدا منهم |