"في حديقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahçesinde
        
    • bahçesindeki
        
    • bahçesine
        
    • Park
        
    • parkta
        
    • Parkı'nda
        
    • bahçesi
        
    • parkında
        
    • Garden'
        
    • parkındaki
        
    • bahçede
        
    • Parkı'ndan
        
    • Jardin de Roi
        
    Bu cehennemde, bu insanat bahçesinde, şimdi iki yıl geçti. Open Subtitles أقمت في حديقة الحيوان هذه، في هذا الجحيم طوال عامين
    Biliyorum. Bir kere hayvanat bahçesinde kazara bir pitonu kuzenime saldırttım. Open Subtitles أعرف، مرة بالمصادفة جعلت أفعى تهاجم أبن عمي في حديقة الحيوان
    Şimdi, bu esnada, hayvanat bahçesindeki çoğu hayvan iyi durumda değil. TED والآن، في هذه الأثناء، لا يبلي العديد من الحيوانات حسنًا في حديقة الحيوان.
    Kim arka bahçesine gerçek bir evcil hayvan çiftliği kurdu bilin bakalım? Open Subtitles خمنوا من الذي لديه مواشي حقيقية في حديقة الحيوان في الفناء الخلفي؟
    Glassell Park' ın orada bir çetenin çatışmasındaydım, ...ortağım ve ben, ...tetikçiyi kız arkadaşının evine kadar takip ettik. Open Subtitles لقد كنت أعمل في فرقة إطلاق في حديقة جوسبيل و أنا و شريكي قد لحقنا المطلق إلى منزل صديقنه
    Çalınacağını düşündüğünüz için cüzdanınızı bir parkta bir bankın üstünde unutmamaya çalışırsınız değil mi? TED تماماً مثلما أنك لن تترك محفظتك علي منضدة في حديقة وتتوقع أنه سيتم سرقتها إذا فعلت هذا، حسناً؟
    Glacier Milli Parkı'nda; uzun ve dar, içinde bir nevi baş aşağı duran dağlar olan Bowman gölündeydim. Ve partnerimle benim bir yarış kayığımız vardı. TED كنت في بحيرة بومان في حديقة جلاسير الوطنية، وهي بحيرة طويلة ونحيلة وفيها نوع ما من الجبال المقلوبة، وكان لدي أنا ومن يرافقني قارب تجديف.
    Hatırlasana, "Maymun" bize hayvanat bahçesinde ne söylemişti kibar bir dille? Open Subtitles أتذكرين ما كان يتكلم عنه القرد في حديقة الحيوانات؟ الأسلوب المهذب؟
    Hatta bu aptal hayvanat bahçesinde olmamın bile sebebi sensin. Open Subtitles لأنك السبب حتى في أنني في حديقة الحيوانات الغبية هذه
    Çürümeyi hızlandırmak için cesedi lale bahçesinde eksanguinatladıktan sonra onu plastik sargıyla kapattım. Open Subtitles عبئته بلاستيكياً بعدما قُمت بوضع جُثته في حديقة نبات الخزامى لتسريع مُعدل التحلل
    Öğle yemeği yiyelim mi yoksa hayvanat bahçesinde mi yemek istersiniz? Open Subtitles أيجب أن نحظى بالغداء أم تودين تناول الطعام في حديقة الحيوان؟
    Ama hayvanat bahçesinde bu çeşitliliğin çoğunu kaybedip farklı mikrop türleri elde edinmişlerdi. TED لكن في حديقة الحيوان، خسروا معظم هذا التنوع وحصلوا على مجموعة أخرى من الميكروبات.
    Hayvanat bahçesinde bulunan birçok gorile antianksiyete ilaçları veriliyor. TED وأخذت العديد من حيوانات الغوريلا في حديقة الحيوان مضادات الذهان والقلق.
    İnşa bittiğinde, inkar edilemez şekilde iki fiziksel gemi olurdu: Atina'da demirlemiş olan gemi ve bir adamın arka bahçesindeki gemi. TED وحين تنتهي العملية فسيكون لدينا سفينتان متطابقتان بالشكل: السفينة التي ترسو في أثينا، والأخرى الموجودة في حديقة أحدهم.
    Markaları hayvanat bahçesindeki hayvanlar olarak hayal etmeleri gibi görünürde alakasız görevler yerine getirmeleri bile talep edilebilir. TED وقد يطلب منهم فعل مهمة تبدو بعيدة عن الموضوع، مثل تخيل العلامات التجارية كحيوانات في حديقة الحيوان.
    - Seni bırakacaktı. Karşı çıktım. - Hiç hayvanat bahçesine gitmedik! Open Subtitles ـ عندما أرادوا تركك لقد قلت لا ـ لن نتركك في حديقة برونكس
    Franklin Park Hayvanat bahçesi'nden Gigi Harvard'lı bir terapisti var TED هذه هي جيجي. وهي غوريلا تعيش في حديقة حيوانات فرانكلين في بوسطن.
    Somoza'nın ulusal muhafızlarına ait parçalanmış bir tank Managua'daki bir parkta anıt olarak bırakılmıştı ve bir çocuğun enerjisi ve ruhuyla oyuncağa dönüşmüştü. TED دبابة مدمرة تتبع لحرس سوموزا الوطني تُركت كنصب تذكاري في حديقة في ماناغوا، وقد تغيرت بروح وطاقة الطفل.
    Kısa bir süre önce, Güney Afrika'daki Kruger Ulusal Parkı'nda havadan haritalama çalışmasının başında bulundum. TED ولكنني قدت مؤخرا حملة جوية لرسم الخرائط في حديقة كروجو الوطنية في جنوب افريقيا.
    Bu Oakland Hayvanat bahçesi'ndeki TingTing isimli ayı. TED هذا دب في حديقة حيوانات أوكلاند اسمه تينق تينق
    Bu proje geçen kış New York'un High Line parkında, Apollo 11'in Ay çevresindeki görevinin 50. yıl dönümünde gerçekleşti. TED تم عمل المشروع في حديقة هاي لاين بمدينة نيويورك الشتاء الماضي، في الذكرى الخمسين من مهمة أبولو 11 حول القمر.
    Jade Garden'daki Tang Ling, kadını pervane gibi okşadığını söylüyor. Open Subtitles تانج لينج في حديقة جايد يقول اداعبها مثل المروحة.
    Burası gündoğumunda Utah Canyonlands Ulusal parkındaki Mesa Arch. TED هذا المكان هو قوس ميسا في حديقة كانيونلاند الوطنية في يوتا أثناء شروق الشمس.
    TB: Bu ortak bahçede, iki politünelimiz var, böylece yıl boyunca yetiştirebiliyoruz. TED تيموثي بيكر: في حديقة الحي لدينا دفيئتان بلاستيكيتان لنزرع أطعمةً طوال السنة.
    Penelope, bu öğleden sonra Lakeside Parkı'ndan kaçırılan birini bulmalıyız. Open Subtitles بينلوبي نحتاج لإيجاد شخص اختطفت في حديقة ليكسايد في وقت سابق من هذا المساء
    Böyle bir balık yok. Jardin de Roi onuruna layık gördüğünüz ben, becerikli biriyimdir. Open Subtitles هذا الحيوان غير موجود فعلا المحنط في حديقة الملك رجل بارع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more