| Kâhya, kereste fabrikasının oraya gitmişti ve biraz sonra dönecekti. | Open Subtitles | المراقب كان قد ذهب للمشنرة و لكنه سيعود بأي لحظة |
| Hayır, ama ara verdikten sonra geldiğimde, o gitmişti ve dosya burada duruyordu. | Open Subtitles | لا ولكن عندما عدت من استراحتي كان قد ذهب والملف لا يزال هنا |
| Eve dönüp de hepsinin gittiğini görmek nasıldır bilir misiniz? | Open Subtitles | فقط لتأتي إلى المنزل وتعلم أن كل ذلك قد ذهب |
| İşçiler liderlerinin nereye gittiğini sorunca onlara şunu söyleyin: | Open Subtitles | أخبر هذا للعمال عندما يسألون اين قائدهم قد ذهب |
| Onları buradan çıkarmak için son şansımız da yok oldu. | Open Subtitles | و هكذا قد ذهب أملنا الوحيد في اخراجهم من هنا |
| Onu canlı olarak son gören insanlar çoktan gitmiş. | Open Subtitles | يقول المالك أن آخر من شاهده حياً قد ذهب بعيداً هل كان وحده ؟ |
| Harry ve Chambers öldü, orospu çocuğu da kaçtı. | Open Subtitles | هاري ميت وشامبرز ميت وابن العاهره قد ذهب |
| Brandenburg gidiyor. Bly ve Tanto'da çıktı. | Open Subtitles | ها هو براندنبـــرج قد ذهب بلاي و تانتـــو قد انتهيا |
| O tatlı çocuk sürekli seni dinleyen seni şımartan, artık yok. | Open Subtitles | ذلك الفتى اللطيف الذي كان دائماً يسمعك والذي كان مسحور بك,قد ذهب |
| Tutulmakta olduğu kargo bölümüne girdiklerinde, o çoktan gitmişti. | Open Subtitles | حين اقتحموا الشحنة بالمكان به اختبأنا, كان قد ذهب. |
| * Anılara * - Ertesi gün, çiftlik bomboştu. Bütün karıncalar gitmişti. | Open Subtitles | في اليوم التالي, المزرعة كانت خالية, كل النمل كان قد ذهب. |
| Gemiyi indirmeme yardım etti. Sonra geri döndüğümde gitmişti. | Open Subtitles | لقد ساعدني فى رخي الحبل المرة التالية التي إستدرت فيها كان قد ذهب |
| Diğer sabah kahvaltıda, o gitmişti. Karısına geri döndüğünü düşündüm. | Open Subtitles | وفي صباح اليوم التالي ، كان قد ذهب فإفترضتُ أنّه عاد إلى زوجته |
| Sultan Reşit'in Mekke'ye hacca gittiğini, yönetimi bir süreliğine arkadaşına devrettiğini söyleriz. | Open Subtitles | سوف نقول أن السلطان الرشيد قد ذهب إلى مكه للحج و طلب من صديقه أن يحل محله |
| Gerçek adını bilmiyorum ve nereye gittiğini de bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف اسمه الحقيقي و لا أعرف إلى أين قد ذهب |
| Bir seyahat programı veya nereye gittiğini anlayabileceğimiz bir ipucu bulmalıyız. | Open Subtitles | فقط حاولي إيجاد سير خط الرحلة او بعض الادلة الي اين قد يكون قد ذهب هنا, انظر الي هذه ياللهي, لن اسامح نفسي |
| Fakat bu kadar basit bir oyunla bile, oynamaya başladığım bir kaç gün içinde, depresyon ve kaygı hissi gitti. Öylece yok oldu. | TED | ولكن مع أن اللعبة في غاية البساطة وخلال بدء اللعب لعدة أيام فقط فإن ذلك الإكتئاب والقلق قد ذهب. |
| Belki de stadyumun etrafındaki 250 metrelik bir alan yok oldu. | Open Subtitles | ربّما ربع ميل مربّع حول الملعب فقط قد ذهب و ما بعد ذلك، من مبانى سيبقى |
| Seninle hiçbir akrabalığım yok. Ve bulmaya geldiğim şey çoktan gitmiş. | Open Subtitles | أعني أنا لست على قرابة معك وكل ما جئت به قد ذهب |
| Eğer ikinci süvarinin... burada olması gerekiyorsa, çoktan gitmiş. | Open Subtitles | إذا كان من المُفترض أن يكون الفارس الثاني هُنا.. فإنّه قد ذهب. |
| Ağlayın çünkü kardeşimiz öldü. | Open Subtitles | . ابكي الأن بسبب ان ولدنا قد ذهب |
| Dünya sanki tatile gidiyor gibiydi. | Open Subtitles | كأن العالم برمته قد ذهب في اجازة ، نعم ؟ |
| , Biliyorsun, gibi babası artık yok... | Open Subtitles | .. مثل ، تعلمين إن والده قد ذهب الآن |
| Bana bir deli gömleği giydirebilirsiniz, ama bu piç gitti. | Open Subtitles | أنت تستطيع وضعي في قيود لكن هذا اللعين قد ذهب |