| AK: Kullanmaya alışmam yaklaşık üç yada dört saat kadar sürdü. | TED | أ.ك. : استغرق ذلك حوالى ثلاث إلى أربع ساعات لتدريب الذراع. |
| KS: Bugün sizin için hazırladığımız altı şey bunlardı, ama umarım bu şeyleri niye bu kadar büyüleyici bulduğumuzu anlamaya başlamışsınızdır. | TED | ك.ش: إذن تلك كانت التقانات الستة التي كانت لدينا لكم اليوم، لكن آمل أنكم بدأتم ترون لماذا نجد هذه الأشياء مذهلة. |
| Tanık koruma programında, cerrah olarak çalışmak tamamen gizlilik gerektirir. | Open Subtitles | عَمَل ك جرّاح في برنامجِ حمايةِ الشاهدَ يَتطلّبُ سريةً كليّةً. |
| Aslında başkan olarak bu kasabanın Batman'i olmaya çok yaklaştım. | Open Subtitles | أتعلم .ك عمده ,انا الأقرب لكي أصبح باتمان هذه المدينه |
| Ablan Jane kadar güzel olamazsın ama yine de çok güzel göründüğünü söylemeliyim. | Open Subtitles | لن تكونى أبدا جميلة ك جين,ولكن على أن أقول أنك تبدين جيدة حقا |
| EM: Patentini almadık. CA: Patentini almadınız çünkü patentini almak, almamaktan daha tehlikeli diye düşünüyorsunuz. | TED | أ م: نعم، نحن لم نسجل براءات اختراع. ك أ: لم تسجلها لأنك اعتقدتَ أن تسجيل براءة الاختراع أخطر من عدم تسجيلها أساساً. |
| Bir cinayet ancak onu işleyen kişi kadar kusursuz olabilir. | Open Subtitles | حسنا، جريمة فقط مثالية ك در أو العقل الذي يرتكبه. |
| " Sahtekar Bir cüzzamlının kalbi kadar kötü Bir kalp daha yoktur " bunu duymuş muydun? | Open Subtitles | ليس هناك قلب أسود جدا ك القلب الأسود الأسود للمصاب بداء الجذام المزيّف؟ |
| F.B.I. and Homeland Security bunları terörist grup olarak dosyalamış. | Open Subtitles | مكتب التحقيقات الفدرالية و الأمن الداخلي صنفهم ك جماعات أرهابية |
| TK: Gerçekten çok heyecanlıyız, çünkü klinik olarak pratik Bir cihaza sahip oluyoruz. | TED | ت.ك. : لذا فنحن متحمسون جداً ، لأنه بإمكاننا الآن الحصول على جهازِ طبي عملي. |
| KA: İnsanlar, uygulamalı davranış biçimine sahip olmaksızın kendilerini öylece şefkatli Bir şehir olarak tanımlayamazlar. | TED | ك. أ: الناس لا يمكن أن يطلقوا على مدينتهم مدينة عطوفة، ما لم يكن لديهم خطة عمل عملية. |
| Bu senin en iyi öpücüğünse, buna hiç de şaşırmam. | Open Subtitles | لست مفاجئ، إذا ذلك أفضل ما يمكن أن ك تقبّل. |
| AK: Yani kısaca, çok canlı olsun diye ekranda gördüğünüz kamera insan gözünden daha geniş görüş açısına sahip. | TED | أ.ك: باختصار ولأكون واضحا جداً، الكاميرا التي ترينها على الشاشة تمتلك مجال رؤية أكبر مقارنة بالعين البشرية. |
| sanki biri Bir düğmeyi çevirmiş ve metal yiyen Bir böceğe dönüştürmüş. | Open Subtitles | إنه ك شخص ما عكس المعادله وادى لذالك للشراهه جراثيم آكلة للمعادن |
| O sesi unutamam. Şeytanın gazı gelmiş gibiydi. | Open Subtitles | أطفال صغار مغطيين باللون الوردي يبكون. والضجة كانت مثل كانت ك إمتلاء بطن الشيطان بالغازات. |
| KA: İşte şefkat sayesinde muhteşem şeyler yapan Bir şehriniz var. | TED | ك. أ: هنا لديك مدينة تقوم بفعل أشياء عظيمة بفضل التعاطف. |
| K.X.P.a. pop müzik programı başlıyor. | Open Subtitles | ك إكس بى أ تعود الأن إلى الموسيقى المحبوبةللعرض |
| Erkekler tuvaleti duvarı gibisin. | Open Subtitles | ماذا بشائنك ؟ انت تبدو ك حائط بغرفة الرجال |
| O zaman annem gibi mi yaşamak isterdin? | Open Subtitles | اذا هل تريد ان تعيش ك امى بدون ان تكون مخبرا؟ |
| Peki senin benimle daha çok ilgilenmen için ne yapabilirsin? | Open Subtitles | لذا ماذا يمكن أن تعمل ك لأَخْذ إهتمامِ أكثرِ فيّ؟ |
| İkincisi, organize olmayan Bir avuç çaylagın... kurdugu Bir çetenin üyesi de degilim tıpkı KuKluxKlan gibi. | Open Subtitles | ثانياً .. وكما تعرفون أنا لست عضوا في الإيجار المنخفض المحموعة المشوشة للمتخلفين مثل ذلك اللعين ك ك ك |
| Yarın akşam Mesela. Hanımefendi, durun, yarın akşam olur mu? | Open Subtitles | ك مساء الغد مثلا ، سيدتي إنتظري ، ماذا عن مساء الغد؟ |
| Kalp krizine benziyor. Otopsiye kadar emin olamam. | Open Subtitles | يبدو ك ازمة قلبية لن نتاكد الا بانتهاء التشريح |