"كالقمامة" - Translation from Arabic to Turkish

    • çöp
        
    • bok
        
    • çöplük
        
    • gibi bir kenara
        
    • pislik
        
    - Ve nefesin çöp gibi kokar. Open Subtitles احب الاسنان الصفراء سوف تصبح رائحة نفسك كالقمامة
    Süprüntü olarak doğdun, şanslıysan büyüyünce çöp olursun. Open Subtitles لقد ولدت لتكون حثالة ، وستكون محظوظاً إذا أصبحت كالقمامة
    Ve birisi onu, yolun kenarına bir çöp torbası gibi bıraktı. Open Subtitles و شخص ما تركها على قارعة الطريقة كالقمامة
    Ben bok gibi yola düşmüşken yukarıda oturmak hoşuna mı gidiyor? Open Subtitles أنت تستمتع بالجلوس هناك وأنا هنا كالقمامة بالطريق؟
    Umarım hepsi sana çöplük gibi davranmıyordur. Open Subtitles أنا حقاً أتمنى أنهم لا يعاملونك كالقمامة
    simdi de beni çöp poseti gibi bir kenara atiyorsun. Open Subtitles والآن ترمي بي كالقمامة
    33 sene hizmet et, sonra seni çöp torbası gibi atsınlar. Open Subtitles عملت لمدة 31 عام و رموني خارجاً كالقمامة
    Şimdi de gerçek bir pişmanlık duymadan onu çöp gibi atacaksınız. Open Subtitles والآن وفي غياب توبة حقيقية، سوف ترميها خارجًا كالقمامة
    çöp kokarsan trenle dönersin. Open Subtitles إذا أصبحت رائحتك كالقمامة فسوف تستقل القطار
    Yolun kenarında çöp gibi kalmam o yüzden. Open Subtitles وهكذا انتهى بي الحال كالقمامة بجانب الطريق
    Onlar bedenimi parçalarına ayırırken ve bir çöp gibi atarken bilincim yerindeydi. Open Subtitles كنت واعيًا حينما مزقوا جسدي وتخلصوا منه كالقمامة
    Ve buraya geldiğim anda, açlıktan ölen insanları gördüm, çöp gibi yerde çürüyorlardı. Open Subtitles ولحظة وصولي هنا، رأيت أفراداً تتضوّر جوعاً. متروكة للعفن كالقمامة.
    İşleri bitince, çöp gibi atacaklar. Open Subtitles سيرمونه حينما ينتهي عملهم كالقمامة
    Onları çöp gibi atarak küçük düşürmeye çalışıyor. Open Subtitles انه يحاول ان يحقرهن بنشرهن كالقمامة
    Ve birkaç çöp ile sepetlendim. Open Subtitles وقد تم ركلي إلى الخارج كالقمامة
    Sokakta bir çöp gibi kanlar içinde yatıyordu. Open Subtitles تنزف في الزقاق كالقمامة التي كانت عليها
    Midem çöp gibi oldu, hayvan gibi yiyorum. Open Subtitles انا كالقمامة مثل نوع من الحيوانات
    Tanrım. bok gibi hissediyorum Birisini incitmek o kadar korkunç ki, bu seni durdurabilir sanıyorsun. Open Subtitles ليس عليك علمت ذلك مسبقاَ رباه أشعر كالقمامة
    Toplumda birbirimize bok gibi davranıyoruz, ama sonra durduk yere, bir şey oluyor ve porno yıldızları gibi sevişmeye başlıyoruz. Open Subtitles نعامل بعضنا البعض كالقمامة في في الخارج لكن بعدها من العدم, نلتف و ثم نتضاجع كنجوم الأفلام الأباحية
    çöplük gibi kokuyorsun Nugget. Benden uzak dur. Open Subtitles نجت رائحتك كالقمامة , إبتعد عني أرجوك
    Şimdi de beni çöp poşeti gibi bir kenara atıyorsun. Open Subtitles والآن ترمي بي كالقمامة
    Bir insana pislik muamelesi yapmak iş değil, bir tercihtir. Open Subtitles اسمع معاملة إنسان آخر كالقمامة ليس عملك هذا خيار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more