| Bu çok aptalcaydı, sanki yakalanmak istiyormuşsunuz gibi. | Open Subtitles | أعرف أن ذلك كان غباء كأنكم تريدوا أن نمسك بكم |
| Seni kaldırıp o duvara dayamam çok aptalcaydı. | Open Subtitles | كان غباء شديد مني ان اخذك واشدك نحو ذلك الحائط |
| Bu çok aptalcaydı, cüce | Open Subtitles | هذا كان غباء شديد, أيها القزم. |
| Yapmak zorunda olduğum ilk şey doktorumu aramaktı.Hayır,hayır,Bu aptalcaydı. | Open Subtitles | أول شيء كان لا بد لي أن اتصل بطبيبي. لا، لا. ذلك كان غباء |
| Onu tamamen unutmuştum. Bu aptalcaydı. | Open Subtitles | لقد نسيته تماما هذا كان غباء |
| Yapabileceğimi düşünmem bile salakçaydı. | Open Subtitles | التفكير باني استطيع فعل ذلك كان غباء |
| - Bu aptal saptal bir salaklık. | Open Subtitles | لاني اخبرت ديف انه يستطيع دعوتها هذا كان غباء مجنون |
| Aslında sana otel önerisini yapmam çok aptalcaydı. | Open Subtitles | حسنٌ ذلك كان غباء مني بأن أقترح فندقًا |
| Yaptığım çok aptalcaydı. | Open Subtitles | ما فعلته أنا كان غباء مني |
| Tamam, çok aptalcaydı. | Open Subtitles | حسنا, هذا كان غباء كان سيئاّ |
| Torpido gözü ha? çok aptalcaydı. | Open Subtitles | الدرج، ذلك كان غباء |
| Ben'in sana yaptıkları çok aptalcaydı. | Open Subtitles | وقد كان غباء ما فعله بكِ |
| Bilmiyorum. çok aptalcaydı. Uyandım. | Open Subtitles | انا لا اعرف,انه كان غباء |
| Benim için çok aptalcaydı. | Open Subtitles | هذا كان غباء مني. |
| Bu aptalcaydı John. | Open Subtitles | هذا كان غباء يا جون |
| Bu aptalcaydı Sam. | Open Subtitles | هذا كان غباء يا سام |
| Bu aptalcaydı. | Open Subtitles | لقد كان غباء |
| Bak bu sana yaptıklarımı düzeltmiyor, çok salakçaydı ve kindar ve tehlikeli | Open Subtitles | و الذى كان غباء و إنتقام و حقاً خطير |
| Böyle düşünmüş olmam çok salakçaydı. | Open Subtitles | كان غباء مني التفكير بذلك. |
| Ama sanıyorum ki büyük bir salaklık yaptın ve gayrimenkullerin için deprem sigortası yaptırmadın. | Open Subtitles | لكن اظن انة كان غباء منك |
| Pardon, bu normal bir salaklık. | Open Subtitles | اسف هذا كان غباء عادي |