Rusların üstün teknolojisi yoktu, yani ellerindekiyle idare etmeleri gerekiyordu. | Open Subtitles | الروس لم يكن لديهم اجهزه عاليه التقنيه لذا كان لابد ان يتدبروا امرهم حسب امكانيتهم |
Rusların üstün teknolojisi yoktu, yani ellerindekiyle idare etmeleri gerekiyordu. | Open Subtitles | الروس لم يكن لديهم اجهزه عاليه التقنيه لذا كان لابد ان يتدبروا امرهم حسب امكانيتهم |
Demek istediğim, bir battaniye için yalvarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | انا لم اخطط لهذا اقصد ان كان لابد ان اتوسل من اجل بطانيه |
Ama sonra çevreden gelen seslere odaklanmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لكن لكن كان يجب ان اركز كان لابد ان اركز على الاصوات في الخلفية |
Evet, artık pek kıvırcık değiller. Birazcık traş etmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | نعم ، مع ذلك لا توجد تجاعيد كان لابد ان اقوم ببعض التدليك |
Yangın sırasında kulüp olmuştur zorunda kaldım, itfaiye geldi zaman ama gitti. | Open Subtitles | كان لابد ان تكون متواجدة اثناء الحريق لكنها ذهبت عندما وصل قسم الحرائق |
30 dakikayı aşkın kadının boğazını sıkmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان لابد ان أخنقها لمدة ثلاثين دقيقه |
Üzgünüm Ida onu buraya getirmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | انا اسف ، كان لابد ان احضره الى "هنا يا "ايدا |
O kaçtı. Onu öldürmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد هرب ، كان لابد ان اقتله |