| Bu adama ortak olarak 5 yıl katlanabildiğime inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تصدّقين أنني تحمّلتُ هذا الرجل كشريك لمدّة خمس سنوات؟ |
| Bu adama ortak olarak 5 yıl katlandığıma inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تصدّقين أنني تحمّلتُ هذا الرجل كشريك لمدّة خمس سنوات؟ |
| Kayıtlarda hem abisi, hem de suç ortağı olarak geçiyorsun Scott. | Open Subtitles | بإلإضافة إلى كونك أخيها الأكبر أنت مُسجل كشريك متواطئ ، سكوت |
| Belki kıdemli ortaklık alamadığı için kızmıştır ve listeyi de ayrılmadan önce sızdırmıştır. | Open Subtitles | بسبب أنه لم يُعين كشريك رسمي .حتى الآن و قام بتسريب القائمة قبل أن .يقفز من السفينة |
| Jane'inki gibi uygun bir partnerim olsaydı ben de zevk alırdım. | Open Subtitles | سأستمتع أكثر لو كان هناك عدد من الشركاء المقبولين يكفى كشريك جين |
| Buradaki kıdemli ortak olarak, öbür doktorlara danışmak, benim ayrıcalığımdır. | Open Subtitles | كشريك أساسي في هذا العيادة من سٌلطتي إستشارة أختصاصيين آخرين |
| Ara sıra işe yaraman için seni küçük bir ortak olarak aldım. | Open Subtitles | أَخذتُك كشريك أصغر لكي تكُونُ شيء مفيد عرضي. لا شيء أكثر. |
| Aslında, bu firmanın davası ve esas ortak olarak bizzat- | Open Subtitles | في الواقع إنها قضية الشركة و كشريك أساسي |
| Kurucu ortak olarak her yıl bir kişiyi kıdemli ortak yapma hakkım var. | Open Subtitles | كشريك مؤسس لي الحق في تعيين شريك رئيسي جديد واحد في السّنة |
| Şu anki yönetici ortak olarak sana kıdemli ortak çekini sunuyorum. | Open Subtitles | أُقدّم لكِ شيك شراكتي في الشركة إليك في منصبك الحالي كشريك مُدير |
| Aklınıza gelen en iyi fikir beni eski bir hükümlüyle ortak olarak o boktan yere göndermek mi yani? | Open Subtitles | إذاً، أفضل فكرة لديك هو أن ترسلني إلى ذلك المكان القذر برفقة مُدان كشريك ليّ؟ |
| Beni bir tamirhanenin ortağı olarak düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تتخيلني كشريك في ملكية مرأب ؟ |
| Kayıtlara suç ortağı olarak geçmesini istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | ولا أظنك تريد لها أن تحجز كشريك في الجريمة |
| Bu sayede Will isim ortağı olarak koltuğunda oturabilecek. | Open Subtitles | وكذلك يُمْكِنُ أَنْ يَبْقى في له مقعد كشريك اسمِ. |
| ortaklık için pay alamayacağımı farkettim. | Open Subtitles | لقد إكتشفتُ أن لن يكن بمقدوري أن أشتري حصتي كشريك. |
| ortaklık için pay alamayacağımı farkettim. | Open Subtitles | اكتشفت للتو أنني لن أقدر على شراء حصة للدخول كشريك |
| Eski seks partnerim, hastalığımın seni cinsel karizmamın bir kurbanı yaptığı için özür dilerim. | Open Subtitles | كشريك جنسي سابق أنا آسف أن مرضي جعلت منك . ضحية لقوة جاذبيتي الجنسية |
| Bu yolu tutarsanız, Narkotik size suç ortağı yaftası yapıştırır. | Open Subtitles | إذا مضيت بهذا الطريق المكافحة ستلصقك كشريك |
| Bu velet mi benim ortağım olacak...? | Open Subtitles | هل أنا مُجبرٌ على أخذ هذا الولد كشريك لي؟ |
| Sydney, kendini Jason'ın bir arkadaşı olarak tanıtacaksın. | Open Subtitles | سدني، أنت ستميّز نفسك كشريك جيسن. |
| ..has selected HoffCo Telekomm as China's partner in this multibillion dollar satellite undertaking. | Open Subtitles | شركة هوفكو للإتصالات كشريك للصين فى مشروع القمر الصناعى الذى تكلف أكثر من بليون دولار |
| Eğer bir homoseksüel olsaydım, Gay Focker'ı bir eş olarak seçmekten, gurur duyardım. | Open Subtitles | وبالتأكيد سيكون فخور بأن يكون له كشريك حياة على فكر غاي. |
| Sana bir çeşit ortak gibi yararım dokunabilir. | Open Subtitles | سأفيدك كشريك لك |
| Ondan sonra da bana hep küçük ortağı gibi davrandı. | Open Subtitles | الذي أنقذه من كارثة ماليّة بعد ذلك، عاملني كشريك صغير |
| Sen ortağımken, bir daha ne zaman doğru dürüst yemek yiyebiliriz bilmiyorum. | Open Subtitles | فمعك كشريك لا يمكنني التنبؤ بمتى نستطيع تناول وجبة حقيقية مجددًا |
| $50,000 dolarlık kasiyer çekim var, ortağın olarak katılıyorum. | Open Subtitles | لدي شيك موقع بـ50,000 دولار سوف أدخل كشريك لك |