| Gerçekten evine, karının yanına dönmen gerekiyor, Çünkü Debra pompayla göğsünden süt çıkaracak. | Open Subtitles | يحبذ أن تعود إلى البيت لأن على ديبرا أن تشفط الحليب من صدرها |
| Çünkü moleküler düzeyde yeryüzündeki her göz aynı şekilde işlev görüyor. | Open Subtitles | لأن على المستوى الجزيئي، كل العيون في العالم تعمل بنفس الطريقة. |
| Bu akşam olmaz Çünkü partiye yetişmem gerek. | Open Subtitles | لن أستطيع الليلة لأن على أن أهرع إلى المأدبة |
| Kabayım, terbiyesizim evde külotla dolaşıyorum Çünkü birileri yapmalı! | Open Subtitles | إن صوتى عالى إننى مبتذلة و أرتدى سروالى فى البيت لأن على أحد أن يرتديه |
| Çünkü öncesinde hissettiklerimizi büyük ihtimal biliyorsundur. | Open Subtitles | لأن على الأغلب أنك عرفتِ حقيقة شعورنا قبل أن نعرفها نحن. |
| Çünkü kadınlar eşlerinden başkasıyla seks yapmamalıdır. | Open Subtitles | لأن على الزوجات أن يقمن علاقة فقط مع أزواجهنَ |
| Çünkü zincir Dişlerini kırar | Open Subtitles | لأن على السلسلة يمكنك كسر الأسنان الخاص بك |
| Çünkü, eğitim gerçeğin araştırmasıdır nihayetinde. | Open Subtitles | لأن على أي حال التعليم هو البحث عن الحقيقة |
| Bence babandan betersin, Çünkü o en azından bunu açıkça söylüyor. | Open Subtitles | تَعْرفُ ما؟ أنت أسوأ مِنْ أبّيكَ لأن على الأقل هو مقدماً مَعه. |
| Ortaçağda triton şeytanın aralığı olarak tanımlanırdı Çünkü o ses şeytanı çağırmak için kullanılırmış. | Open Subtitles | في العصور الوسطى، تم التعرف على نيوت مثل الموسيقى الشيطان لأن على ما يبدو، كان صوت عند استدعاء الوحش. |
| Asla aynı kadın için çekişmemeliler Çünkü biri kazansa bile sonra her ikisi de kaybeder. | Open Subtitles | يجب على الخصوص عدم التنافس على نفس المرأة لأن على الرّغم من وجود فائز، فإنها هزيمة لهما الاثنان |
| Çünkü her gün bir sürü iğrenç şey görüyorum. | Open Subtitles | لأن, على أن أخبرك أرى الكثير من الأشياء القززة كل يوم |
| Çünkü bu şehirdeki tüm stüdyolar gibi sanat umurlarında bile değil. | Open Subtitles | لأن على غرار أستوديوهات هذه المدينة، هم لا يكترثون بالفن |
| Çünkü unutmayın suratı asık olanlara eksi puan verilecek, tamam mı? | Open Subtitles | لأن على المرء ان يتذكر تلك النقاط ستخصم لتجميل الوجه السيء، جيد؟ |
| Ve iyi ki yapmışım, Çünkü ikimizden birinin ebeveyn olmaktan sorumlu olması gerekiyor. | Open Subtitles | وهذا شيءٌ جيد أني فعلت، لأن على أحدنا أن يكون أباً/أماً مسؤولاً الآن |
| Çünkü aksi takdirde başka biri öyle yapar. | Open Subtitles | لأن على الجانب الأخر ، هناك أخرون سيفعلون |
| Çünkü belli ki, hepimizin daha mükemmel derecede çalışmamız lazımmış. | Open Subtitles | لأن على مايبدو، يجب علينا جميعاً أن.. نعمل بجد اكثر مما كنا، أيا كان مايعنيه هذا، |
| Sonradan o iki puan da alındı Çünkü top "saha dışına" çıkmış. | Open Subtitles | تبين ، أن هاتان النقطتان تم إلغائهم لأن على مايبدو الكرة خرجت من القفز |
| İşini bırakmak zorunda kalacaksın Çünkü ikimizden birinin evde olması lazım. | Open Subtitles | ستستقيل من وظيفتك لأن على أحدنا أن يكون في المنزل. |
| Çünkü benim müdahalelerim ve geçen kış yaptığın ihanete rağmen oğlumun sana hâlâ deliler gibi âşık olduğu görüşündeyim. | Open Subtitles | لأن على الرغم من تدخلي وخطيئتك في الشتاء السابق أرى أن إبني لا يزال واقع في حبك وعلى افتراض أنكي كنت تحبينه أيضا |