Şimdi, bu iki Kızılderili... 100 tane tüfeği nereden buldu, ha? | Open Subtitles | ..الآن , كيف لإثنين من الهنود إيجاد 100 بندقية , هاه؟ |
Kayıkçı da iki Amerikalının tekne ile açıIdığını söylüyor. | Open Subtitles | و قد ذكر لنا اصحاب المراكب رؤيتهم لإثنين من الأمريكان |
Kayıkçı da iki Amerikalının tekne ile açıldığını söylüyor. | Open Subtitles | و قد ذكر لنا اصحاب المراكب رؤيتهم لإثنين من الأمريكان |
insanların aslında sahip olduğu en temel iki içgüdüsünü önemsememesinin sonucudur. | Open Subtitles | هي في الأساس نتيجة للجهل الجماعي لإثنين من المفاهيم الأساسية حول الواقع. |
İki krala gösterişli koruma görevi yaptın. Biri deli, öteki ayyaş. | Open Subtitles | أنتَ تخدم كحارس شخصي لإثنين من الملوك أحدهُم رجل مجنون و الأخر سكير. |
Al yanaklı maymunları, henüz yeni doğmuş bir bebekken annelerinden ayırıp yerine iki tane vekil anne verirler. | Open Subtitles | قرود هنديّة صغيرة فرّقوا عن أمهاتهم بعد الولادة :وأُعطوا لإثنين من الأمهات البديلة والصناعيّة |
İki baba bir çocuğa nasıl bakar dersin? | Open Subtitles | كثيراً . ما رأيك لإثنين من الاباء ان يفعلا لطفل ؟ |
İki basit akıllı Belçikalıyı nasıl da aptal yerine koyduğunuzu mu kutluyordunuz? | Open Subtitles | هل كُنتُم تحتفلون كلاكُما بخداعِكُما لإثنين من البجلكيين السُذّج ؟ |
Diğer seri ise ,en karlı işleri yapan iki oğuldan birinde tutuluyor | Open Subtitles | المجموعة الأخرى لإثنين من ابنائه مع رجال الأعمال الأكثر ربحية |
Sen de bu yüzden kariyerini ve iki öğrenicinin hayatını tehlikeye attın. | Open Subtitles | عوضاً عن ذلك خاطرت بحياتك المهنية. سمحت لإثنين من الطلاب بالمخاطرة بحياتهم في محاولة قتل أحدهما الآخر. |
Şu ana kadar silahlı çatışmalar sadece iki gezegenle sınırlı kaldı. | Open Subtitles | في وقت سابق من هذه السنة الأعمال العدائية بدت تنحصر لإثنين من الكواكب المعنية مباشرةً |
Daha önce iki genç, seksi çocuğa... | Open Subtitles | لا شيء سيء حصل على الاطلاق لإثنين من الشباب، |
Fotoğraflarda iki genç adam görüyorsunuz. | TED | هذه صور فوتوغرافية لإثنين من الشباب. |
İki manyağa ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أنتَ بحاجةٍ لإثنين من المجانين |
Bu memurun ve adamlarının iki uyuşturucu satıcısını bir sokakta soyup öldürmelerinin görüntüleri. | Open Subtitles | ...وهى لجريمة قتل قام بها هو وهؤلاء الشرطة لإثنين من تجار المخدرات فى داخل زقاق |
Bu memurun ve adamlarının iki uyuşturucu satıcısını bir sokakta soyup öldürmelerinin görüntüleri. | Open Subtitles | وهى لجريمة قتل قام بها هو وهؤلاء... الشرطة لإثنين من تجار المخدرات فى داخل زقاق |
Hayatımda gördüğüm en çirkin iki adama bakıyorum. | Open Subtitles | أنظر لإثنين من أبشع الوجوه - التي رأيتها فى حياتى |
Wall Street'te iş bulamayacakları kesin olan iki genç Lagunalı için hiç fena değil. | Open Subtitles | هذا ليس سيئاً بالنسبة لإثنين من أبناء "لاجونا بيتش"، ولا يملكان أسمهاً في "وول ستريت". |
Ve bu işlemler bir ay sürer, yani durduk yere iki tane bakım işçisinin işe alınması pek mantıklı gelmedi. | Open Subtitles | وتلك العملية تأخذ شهراً لذلك أي إضافة سريعة... لإثنين من عمال الصيانة لا تبدو صواباً... |
Kapının kanatları kendiliğinden açılır ve içerideki ses, "İçeri gel, zira bu evde iki Ben'e yer yoktur, iki büyük Ben'e," bu gözlere değil, "iki egoya yer yoktur." | TED | يتأرجح الباب مفتوحا ، وصوت يقول : ادخل ، لأنه لا يكون مجال في هذا المنزل لإثنين من "الأنا" ، أعني بها "الأنا: الذات" ، وليست "العيون" ، لاثنين من الغرور. |