| Bu geceden başlayarak 24 saatliğine tüm psikiyatri bölümünü kapatmak zorundayız. | Open Subtitles | مضطرون لإغلاق جناح الأمراض النفسية لـ 24 ساعة بدءاً من الليلة |
| Ve sonra bir gün gözlerimi kapatmak ve... kollarında ölmek istiyordum. | Open Subtitles | ثم يوم واحد أريد لإغلاق عيني و.. يموت سلميا بين ذراعيك. |
| Bilgisayarlar, motoru kapatmaya ve kapıları kilitlemeye programlıdır. | Open Subtitles | الحواسيب مبرمجة لإغلاق المحرك آلياً وقفل كل الأبواب |
| Bununla yüzleşmeliyiz, burayı kapatma vakti geldi. | Open Subtitles | ودعونا نواجه الأمر, لقد حان الوقت لإغلاق المكان. |
| Biliyorum sizler benim hakkımda konşup duruyorsunuz ve çenenizi kapatmanın tek yolunun temize çıkmak olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنكن تتحدثن عني و أعتقد أن الطريقة الوحيده لإغلاق أفواهكم هي الإعتراف |
| Kapınızı veya pencerenizi kapatacak kadar terbiye sahibi olmadığınızdan ikinizi de duydum. | Open Subtitles | بما أنه ليس لديك الكياسة الكافية لإغلاق بابك أو نوافذك |
| * 144 ISI LAMBASI * Şu anda bu siteyi kapatıp, katili adalete teslim etmek için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | ونحن نفعل ما باستطاعتنا لإغلاق الموقع وإحضار القاتل للعدالة |
| Bir davayı kapatmak için tehlikeli işlere uzak değilsin, haklı mıyım? | Open Subtitles | أنك لست امن عندما تعمل معهُ لإغلاق اي قضيه كلامي صحيح؟ |
| Deliği kapatmak için, önceleri tek çözüm cerrahi müdahaleydi. | TED | لإغلاق الثقب، كان الحل الوحيد هوعملية جراحية كبرى. |
| Sonunda, web sitesini kapatmak için DMCA bildirisi çıkarabilecek özel bir şirkete denk geldim. | TED | فى النهاية عثرت على شركة خاصة لتصدر بيان بحقوق النشر الالكترونية الألفية لإغلاق الموقع |
| Bütün Grup-7 personelini bir süreliğine kapatmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | لقد إضطررنا لإغلاق جميع تصاريح الدخول لمجموعة رقم سبعة |
| Bütün Grup-7 personelini bir süreliğine kapatmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | لقد إضطررنا لإغلاق جميع تصاريح الدخول لمجموعة رقم سبعة |
| Nasıl olduysa, McKay onu Jeanie'nin vücudundaki nanitleri kapatmaya yarayacak bir program yazmaya ikna etmiş. | Open Subtitles | بطريقة ما ، أقنعه مكاى بالمشاركة فى إعداد برنامج لإغلاق النانيت في جسد جينى |
| Anlaşıldı. Tabi bu kapıyı sonsuza dek kapatmaya gerek yok. İhtimaller hayatı ilginç kılar. | Open Subtitles | فهمتُ، لكن لا حاجة لإغلاق ذلك الباب للأبد، فالإحتمالات ما تجعل الحياة مثيرة للإهتمام. |
| Bir süre önce cehennemin kapılarını kapatma şansımız vardı. | Open Subtitles | ..منذ فترة, كانت لدينا فرصة لـ لإغلاق بوابات الجحيم |
| Taş ocağını kapatmanın tek yolu oradakileri öldürmekten geçiyor. | Open Subtitles | كما ترى، فإن السبيل الوحيد لإغلاق المحجرة يعتمد على سفك الدماء |
| Sadece alt ve üst geçitleri kapatacak ve alt-şehri mühürlemeye yetecek kadar zaman vardı. | Open Subtitles | كان هناك وقت كافي فقط لإغلاق الطرق والجسور قافلين المدينة السفلية |
| * 144 ISI LAMBASI * Şu anda bu siteyi kapatıp, katili adalete teslim etmek için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | ونحن نفعل ما باستطاعتنا لإغلاق الموقع وإحضار القاتل للعدالة |
| Bir çeşit harika kapanış için şarkıcımız yok. | Open Subtitles | تعلمين , يجعلني في حاجة لإغلاق الفرقة ترتيب باهت في مقارنة |
| Ben de bir doktoru bütün koridoru kapatması için etki altına aldım yani biz bizeyiz. | Open Subtitles | أذهنت الأطباء لإغلاق هذا الجناح بأسره، لذا فهو حصريّ لنا. |
| Düşündüğümden daha iyi. Bu kapıyı kapatmamız gerekiyor. | Open Subtitles | افضل مما توقعت، نحتاج لإغلاق هذا الباب. |
| Yarığı kapatmamızın tek yolu da Gözyaşı Taşı'nı bulmak. | Open Subtitles | و الطريقة الوحيدة لإغلاق الشقّ '، ' ."(هي بأنّ نجد "حجر (الدّمع |
| Bir uyuşturucu işini bitirmek için kanıt topluyormuş gibi. | Open Subtitles | يبدوا لي بأنها كانت تحاول بناء أدلة لإغلاق عملية |
| Şunu kapatmama yardım et! | Open Subtitles | ساعدني لإغلاق الباب |
| Yolu kapatmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | ستقومون بمساعدتنا لإغلاق الطريق |
| Durayı sıvı geçirmeyecek şekilde sıkıca kapatmalıyım. | Open Subtitles | أحتاج لإغلاق الجافية بقفل لا ينضح |
| Kolyeyi geri almalıyız. Onu yok etmeli sonra kapıyı kapatmalıyız. | Open Subtitles | علينا إستعادته وتدميره لإغلاق سبيل الوصلِ |