"لذا ما" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu yüzden
        
    • O yüzden
        
    • yüzden ne
        
    • Öyleyse
        
    • Peki ne
        
    • Yani ne
        
    • şey
        
    Bunu çoktan yaptın zaten, ...Bu yüzden yaşamımı biraz daha güzelleştirmeye ne dersin? Open Subtitles حسناً, أنتي بالفعل تفعلين ذلك,‏ لذا ما رأيك أن تجعلي حياتي أفضل قليلاً؟
    Bu yüzden benim önerim: Bağımsız Hizmet Yetkilileri. TED لذا ما أقترحه هو ما أسميه الجهات الرسمية المستقلة
    O yüzden şimdi burada, bu kadının mektubunu beraber düzenleyelim istiyorum böylelikle, hikâyelerimizi gözden geçirip nasıl düzenleyebileceğimizi görelim. TED لذا ما أريد فعله هو أنني أريد كتابة رسالة تلك المرأة مع بعضنا، الآن، لأريكم أنه يمكننا مراجعة قصصنا.
    Ama sen her halükarda dinlemiyorsun, O yüzden ne fark eder? Open Subtitles لكنك لا تصغي إليهما بأي حال, لذا ما الفرق؟
    Gerçekten çok işim var Öyleyse tam olarak sohbetimizin amacı nedir? Open Subtitles لقد كنتُ مشغول جدّاً بالعمل، لذا ما هو بالضبط غرض دردشتنا؟
    Peki ne yapmamız gerek? Tahmin mi yapalım? Open Subtitles لذا ,ما المفترض أن نفعله , نبدء بالتخمين للتو ؟
    - Görseniz de anlamazsınız zaten, Yani ne gerek var? Open Subtitles لن تفهميه على أيّة حال، لذا ما الفائدة؟
    Yani sonunda sattığınız şey bu çiftçilerin gerçek yerel ihtiyacını yansıtıyor. TED لذا ما تبيعه في النهاية يعكس الحاجة المحلية الفعلية لهؤلاء المزارعين.
    Bu yüzden ailedeki herkesin beyin tomografisini çektirdim. TED لذا ما فعلناه هو أنني بدأت بعمل مسوحات مقطعية لأي شخص في الأسرة.
    Bu yüzden kendi programımı başlatmaya karar verdim. Open Subtitles لذا ما قررت فعله , هو أن ابدأ برنامجي الخاص
    Aurora gibi bir yerde yapacak çok bir şey yoktur, Bu yüzden her ne yapıyorsanız bunu çok yaparsınız. Open Subtitles ليس هناك الكثير لفعله في مكان مثل أورورا لذا ما تفعلونه تكثرون من فعله
    Bu yüzden müvekkilime cinayeti itiraf ettirmek için burda olduğunu varsayıyorum. Open Subtitles لذا ما أفترضه بأنك هنا لكي تدفع موكلي للإعتراف بالجريمة
    Yani Bu yüzden sana diyeceğim bence birlikte çalışalım. ve bu kutlamaya bir son verelim. Open Subtitles لذا ما رأيك بأن نعمل معاً لنمنعهم من اقتحام المهرجانات؟
    - Biliyorsun, biz ikimiz de doktoruz Bu yüzden söylediğin her şey tamamen gizli olacak. Open Subtitles لكننا أطباء كما تعلم لذا ما ستقوله لنا سيكون سراً
    O yüzden, içinize sinen bir on yıl seçsek de oradan devam etsek? Open Subtitles لذا ما رأيك فقط، تعلم، قم باختيار حقبة ترتاح لها ولننطلق من هناك؟
    Belki de benim yüzümden karamsarsındır. O yüzden sana arkadaşımla konuşma fırsatı. Open Subtitles لعلّي سبب تكدّرك، لذا ما رأيك أن أعطيك فرصة لمحادثة صديقتي هذه؟
    Gana'dayken herkesin siyah olduğunu, O yüzden bunun hakkında hiç düşünmediğini anlattı. TED فسّر لي بأنه حينما كان في غانا، كان الجميع ذو بشرة سوداء، لذا ما خطر هذا في باله قط.
    O yüzden ne olursa olsun gerçeği öğrenmen gerektiğini düşündüm. Open Subtitles لذا ما لم يكن هناك شيء آخر ظننتُ فقط أنك يجب أن تعرف الحقيقة
    Şeker toplamaya 45 dakika kalmıştı, O yüzden ne yapacaktım ki? Open Subtitles و كانت هناك 45 دقيقه متبقيه فقط على جمع الحلوى لذا ما كان يمكنني أن أفعل ؟
    Öyleyse, bir metnin içerisinde bir kehanetin bulunma şansı nedir? TED لذا ما هي احتمالية أن يخفي نص نبوءةً ما؟
    Peki, ne işe yararsınız? Open Subtitles لذا ما الذيّ يتوجب علينا ان نفعلهُ معكِ؟
    Yani ne diyorsun? Open Subtitles لذا ما الذى تقوله ؟
    İş ortağıyız. Senin hayatını etkileyen her şey benim hayatımı da etkiler. Open Subtitles نحن نعمل سويًا , لذا ما يحصل في حياتك يأثر علي أيضًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more