| Onları dün gece ofisime bıraktım. Düzeltilmiş kopyaları masama koydum. | Open Subtitles | لقد تركته في مكتبي الليلة الماضية ووضعت النسخة المصححة في درجي |
| Onu orada beyni etrafa dağılmış şekilde bıraktım! | Open Subtitles | لقد تركته هناك وأنتشرت أشلاء رأسه فى كل مكان |
| O kadar kızgındım ki yürüyüp gitmesine izin verdim. Peşinden gitmedim bile. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبة جداً لقد تركته يذهب انا حتى لم اذهب خلفه |
| Yine demleriz diye açık bırakmıştım. | Open Subtitles | لقد تركته فى حال أحتجنا لغلى القدر ثانيةً |
| Erkek arkadaşıyla sürtebilsin diye 3 gün onu yalnız bıraktı. | Open Subtitles | لقد تركته لوحده لثلاثة أيّام لتذهب مع عشيقها. |
| Sevgilinle şehirden kaçtığında onu burada unutmuşsun. | Open Subtitles | لقد تركته هنا عندما تركت البلدة مع حبيبك |
| Bir şişe o hoşlandıkları Doğru Kan'dan bıraktım yanına. | Open Subtitles | لقد تركته ومعه زجاجة من الدم الحقيقي التى يحبها |
| Onu anneme bıraktım. Hep geri almayı düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد تركته مع أمي , دائماً أخطط لإستعادته |
| Onu tek başına fazla yanlız bıraktım. Üzgünüm. | Open Subtitles | ولكنّ عليّ العودة لقد تركته بمفرده طويلاً. |
| Neil'ın yanına gitsem daha iyi. Tek başına bıraktım. | Open Subtitles | لا, من الأفضل أن أرجع لنيل لقد تركته لوحده |
| Yanlışlıkla orada bıraktım. | Open Subtitles | لقد تركته بالخطأ في ذلك المنزل أنا لا أعرف |
| Yani, bende kalmasına izin verdim. Diş fırçamı kullanmasına izin verdim. | Open Subtitles | لقد تركته يبيت، تركته يستعمل فرشاة أسناني |
| Yaşıyor çünkü ben izin verdim. | Open Subtitles | أنا هنا القائد لقد تركته على قيد الحياة ليقوم بخدمتنا |
| O adi herif ellerimdeydi, kaçmasına izin verdim! | Open Subtitles | كان ذلك السافل على مقربة مني لقد تركته يهرب |
| 15 sene önce tam buraya bırakmıştım. | Open Subtitles | إنه في ملف أخضر لقد تركته هنا بالضبط منذ 15سنه |
| Sabah ihtiyacını gidermesi için karavanda tek başına bırakmıştım. | Open Subtitles | لقد تركته في الشاحنة لوحده ليقوم بتمارينه الصباحية |
| Valentin için bırakmıştım onu. | Open Subtitles | لقد تركته كي انضم الي فالانتين |
| Onu çölde çaresiz bıraktı. | Open Subtitles | لقد تركته السيدة وحيداً بالصحراء |
| Dün gece bende unutmuşsun. | Open Subtitles | لقد تركته في منزلي الليلة الماضية |
| Diğer tasmamda unuttum. | Open Subtitles | لقد تركته في المنزل مع طوقي الآخر |
| Ama onu bulduğunda, bunu ona ver. - Masasında bırakmış. | Open Subtitles | لكنْ عندما تجدها، أعطها هذا، لقد تركته في حجرتها. |
| Onu yatağında başka biriyle yakaladığım için terk ettim. | Open Subtitles | لقد تركته عندما وجدته بصحبة شخص اخر فى السرير. |
| Bu sana ait, Western yolunda bırakmışsın. | Open Subtitles | هذا يخصُّك، لقد تركته على الطريق الغربي خذه |