Şimdi o televizyonları koltuklarınızın arkasına takıyorsunuz Ama o zaman bayağı büyük bir olaydı. | Open Subtitles | الآن توضع التلفزيونات بهذا القياس في مساند كراسي السيارة و لكن في ذلك الوقت كان ذلك أمراً كبيراً |
Ama o zaman yalan söylemezsem seni kaybedeceğimi düşündüm. | Open Subtitles | لكن في ذلك الوقت .. إعتقدت بأنّي يجب عليّ أو أن أفقدك |
Böyle söyleyince aptalca oluyor Ama o zaman uygun görünmüştü... | Open Subtitles | يبدو غبيا الان عندما انطقه بصوت عال لكن في ذلك الوقت افترضت |
Mektubun sahte olduğu sonradan ortaya çıktı, Ama o zaman bana, nasıl diyorsunuz, "hakiki" gelmişti. | Open Subtitles | ظهر بأنها a تزييف، لكن في ذلك الوقت نَظرَ، هكذا تَقُولُ، "كوشر". |
Oğlunuz ile ilişkimin kısa olduğunu biliyorum Ama o zaman içerisinde Danny'nin ahlaklı, merhametli ve iyi ruhlu biri olduğu açıktı. | Open Subtitles | ... أعلم بأن علاقتكِ مع إبنك كانت موجزه لكن في ذلك الوقت كان واضحاً بأن ادني لديه روح الرحمه |
Ama o zaman, | Open Subtitles | لكن في ذلك الوقت.. |