"للعاصمة" - Translation from Arabic to Turkish

    • başkente
        
    • Washington
        
    • başkentte
        
    • Metropolis
        
    • DC'ye
        
    • başkenti
        
    • başkent
        
    Onunla tanıştığımda, başkente gelip hikayesini paylaşmak için sahip olduğu tek giysisiyle 20 kilometre kadar yürümüştü. TED عندما التقيتها، كانت قد مشت حوالي 12 ميلًا بالثوب الوحيد الذي تملكه، لتأتي للعاصمة و تشاركنا قصتها.
    Kolonilere sızdılar ve başkente girmek için suçluları kullandılar. Open Subtitles لقد زرعوا أنفسهم فى المُستعمرات الأخرى وقد أستعانوا بمُجرمين لإيصالهم للعاصمة
    Buradaki işarete göre, 9 hafta önce başkente gelmiş. Open Subtitles لا، طبقاً لهذه الإشارة فإنه أتى للعاصمة قبل تسعة أسابيع
    Tamam, ama Washington'a geri döndüğünde, tam bir fiziksel test yapacağız. Open Subtitles حسناً, ولكن عندما تعود للعاصمة أريدك أن تجرى فحصاً جسدياً شاملاً
    407 numaralı Washington uçağı 45 dakika gecikmeli kalkacaktır. Open Subtitles رحلة رقم 407 المتجهة للعاصمة ستبدأ في الصعود بعد 45 دقيقة
    Cade'e ulaşması ve başkente getirmesi için ikna etmeliydim. Open Subtitles كان عليّ أن أقنعها أن تتواصل معه و تحضره للعاصمة.
    H-h-h-hayır, b-b-ben önce başkente uçup madalyayı attıktan sonra buraya uçtuğumu söyledim. Open Subtitles لا ، قلت لك ، ذهبت للعاصمة ، و رميت الميدالية و جئت للمنزل
    Sana yalvarmama rağmen Benimle başkente gelmedin. Daha ne diyebilirim. Open Subtitles لن ترافقيني للعاصمة حتّى إن توسّلتك، لستُ أدري ماذا عساي أقول.
    Sizden "evet" cevabı almadan başkente dönmemem söylendi. Open Subtitles لقد تم إخباري ألا أعود للعاصمة دون موافقتكَ
    - başkente gitmeliydin. - Bunu gerçekten istiyor musun? Open Subtitles ـ كان عليك الذهاب للعاصمة وحسب ـ هل هذا ما تريدين؟
    başkente gelmek için, bu işi almamı istediğini sanıyordum. Open Subtitles إعتقدتُ أنك أردتِ مني قبول هذا العمل للمَجيء للعاصمة
    Washington Pentagondan ibaret değil. Open Subtitles البنتاجون لديه تغطية جوية للعاصمة أبلغهم أن يراقبوا وودلون حتى نلحق بهم
    Washington'a geldiği dakika, onu hapse atacaklar. Open Subtitles لحظة عودته للعاصمة فسوف يدخلونه إلى السجن
    Washington'a gelen uçakta 70 dolar harcamış. Open Subtitles صرف 70 دولار بالسوق الحرة خلال طيرانه للعاصمة
    Washington Continental Bank'a yatırılan 2 milyon dolar. Open Subtitles مجمل مليوني دولار إلى البنك القاري للعاصمة
    Seni tekrar faal göreve çağırıyorum. Cuma günü Washington'a gideceksin. Open Subtitles أعيدك للنشاط الفعلي، ستذهبين للعاصمة يوم الجمعة.
    Şimdi Washington D.C.'ye otobüsle gitmek zorundayım. Open Subtitles يجب علي الآن أن استقل الحافلة لأصل للعاصمة واشنطن
    4:30'ta başkentte olabilmem için bir kaçış stratejisi lazım, başlayın düşünmeye. Open Subtitles أَحتاجُإستراتيجيةَهروب للوصول للعاصمة بحلول الـ4.30, هيا ابدأوا بالتفكير
    Birkaç gün Metropolis'e gitmem lazım. Yoksa bu müşteriyi kaybedeceğim. Open Subtitles سأذهب للعاصمة بضعة أيام وإلا سأفقد الزبون
    Öncelikle herkese hoş geldin diyorum ve DC'ye geldiğiniz için de teşekkürler. Open Subtitles اولا اريد ان ارحب بالجميع و اقول شكرا لمجيئكم للعاصمة
    İtalyanlar'ın Arnavutluk'taki büyük bozgununun ardından Hitler'in bombardıman uçakları misilleme yaptı ve Alman Ordusu, Yunan başkenti Atina'ya doğru yola koyuldu. Open Subtitles بعد الهزيمة اليونانية للإيطاليين في ألبانيا، قام هتلر بالهجوم و قاد الجيش الألماني الطريق و صولاً للعاصمة اليونانية أثينا
    Ne yazık ki başkent ziyaretin, tatilin tadını çıkaracak kadar uzun sürmedi yüzbaşı. Open Subtitles للأسف أيها الرقيب زيارتك للعاصمة كانت قصيرة جدا للتمتع بروعة العطلة في مدينتنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more