| Yanlış hatırlamıyorsam, spor malzemeleri işini sevmedin petrol çıkarma işini de. | Open Subtitles | لو أتذكر بشكل صحيح فأنت لم تحب وظيفة بائع السلع الرياضية أو وظيفة التنقيب عن النفط |
| Daha önce hiçkimseyi sevmediğini... ve sevme konusunda yeteneksiz olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت بأنها لم تحب أي شخص من قبل قالت بأنها عاجزة عن الحب |
| Korkunç bir hataydı ama kalbi benden başkasını sevmedi. | Open Subtitles | خطأ رهيب ولكن في صميم قلبها في صميم قلبها لم تحب أحد سواي |
| Ellerini yıkamayı sevmezdi. Tam üç haftamı aldı. | Open Subtitles | لم تحب غسل يديها تطلب الأمر مني 3 أسابيع |
| Sen hastalık sevmezdin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لم تحب المرض، أليس كذلك؟ |
| buluştuğumuz şu ana kadar senden başka kimseyi sevmediğimi biliyorsun... aynı şu ana kadar senin benden başkasını sevmediğin gibi. | Open Subtitles | أنت تعرف ، إني لم أحب أحداً سواك منذ لحظة التقاءنا تماماً ، كما أنك لم تحب سواي منذ هذه اللحظة |
| O gri lambayı sevmiyordun, değil mi? | Open Subtitles | انت لم تحب ذلك المصباح الرمادى اليس كذلك؟ |
| Şakayı hiç beğenmedi. | Open Subtitles | لم تحب هذه المزحة |
| Eğer film hoşuna gitmezse, slayt gösterisi de var. | Open Subtitles | إذا لم تحب الفلم, عندي شرائح مصوّرة. |
| Sen benim iş yapış şekillerimi hiç sevmedin. | Open Subtitles | إنّك لم تحب طريقة تعاملي مع الأشياء أبداً. |
| Bizim masamızı sevmedin. Nerede oturmak isterdin? | Open Subtitles | أنت لم تحب طاولتنا أين أردت أن تجلس |
| Şimdi sen bana, geçen doğum günü partini sevmediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل انت تخبريني انك لم تحب حفلتك الاخيرة؟ |
| - Sus! Baba, Buck'ı pek sevmediğini biliyorum, ama Buck hapisten çıktıktan sonra iyi biri olmuştu. | Open Subtitles | أبي أعلم انك لم تحب باك لكنه كان رجلاً جيداً خرج للتو من السجن |
| Babam burayı asla sevmedi diyor. | Open Subtitles | . أبى قال انها لم تحب المكان هنا أبداً - |
| Koyu renklileri pek sevmezdi ama eminim seni severdi. | Open Subtitles | إنّها لم تحب أبداً الأشخاص ذات البشرة السواء و لكنّي أعتقد أنّها ستحبك حقاً |
| Sen hastalık sevmezdin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لم تحب المرض، أليس كذلك؟ |
| Herkesi sevmediğin sürece, kimseyi satamazsın. | Open Subtitles | إذا لم تحب الجميع، فلن تستطيع بيع أي لاعب |
| İnanamadım. Adamı sevmiyordun bile. | Open Subtitles | انت لم تحب الرجل حتى |
| Şakayı hiç beğenmedi. | Open Subtitles | لم تحب هذه المزحة |
| Evet. hoşuna gitmezse istediğin zaman bırakıp gidebilirsin. | Open Subtitles | نعم , اذا لم تحب هذا , اقطع واجرى |