| Cleaver'ın Heyecanlı İlk Yarı Özeti. Twitter'daki popüler tweetlere biz göz atalım. | Open Subtitles | أهم لقطات النصف الأول لنلقي نظرة على ما يقال الآن على تويتر |
| Daha iyi anlamak için bu derslerden biri olan, meslektaşım ve ortak kurucumuz Andrew Ng tarafından verilen Makine Öğrenmesi dersine göz atalım. | TED | لنفهم هذا، لنلقي نظره على أحد هذه الفصول، فصل التعلم الآلي الذي يقدمه زميلي والمؤسس الآخر أندرو نغ. |
| O zaman haydi Slate'in son iki notuna göz atalım, ne de olsa bize bu kusurlarla ilgili direkt bilgi veriyorlar. | TED | إذًا لنلقي نظرة على الملاحظتين الآخيرتين لسلايت، حيثما تعطي معلومات مباشرة عن هؤلاء. |
| Ben gidip etrafa bakacağım, sen de burada bekle, tamam mı? | Open Subtitles | أنا ذاهب لنلقي نظرة هنا حولها. يمكنك البقاء هنا ، حسنا؟ |
| Maddelerin bu ağ üzerinden nasıl aktıklarını anlayabilmek için hadi şekerlere olgun bir ağaçtan komşu fidelere dolaşırlarken yaklaşalım. | TED | ولنفهم كيف تنساب المواد عبر هذه الشبكات، لنلقي نظرة مجهرية على السكريات، وهي تسافر من شجرة بالغة إلى شجيرة مجاور. |
| 100 metre serbest stil yüzmedeki rekora bir bakalım. | TED | لنلقي نظرة على الرقم القياسي لسباق السباحة الحرة مسافة مائة متر. |
| Motora bakayım şimdide. | Open Subtitles | الآن ، لنلقي نظرة على هذا المحرك |
| Bunu daha somut hale getirmek için, en çok izlenen ve en az izlenen TED Talk'larda en çok öne çıkan on kelimeye göz atalım. | TED | الآن، لجعل هذا أكثر تركيزاً، لنلقي نظرة على قائمة العشرة الأولى من الكلمات التي ترتبط إحصائياً مع أكثر محادثات تيد تفضيلاً وأقل محادثات تيد تفضيلاً. |
| Biraz homoseksüel objelere bir göz atalım... | Open Subtitles | لنلقي نظرة على البعض المصنوعات اليدوية الشاذة جنسيا |
| Bu şeyi yok etmeden önce geleceğe bir göz atalım. | Open Subtitles | لنلقي نظرة على المستقبل قبل أن نحطّم هذا الشيء |
| Ama lafta kalmayalım. Kasete bir göz atalım. | Open Subtitles | لكن لا تأخذوا بكلامي فحسب لنلقي نظرة على الشريط |
| Pekala, Donna'yla tanışmadan önce takıldığım bazı kızlara bir göz atalım. | Open Subtitles | حسنا لنلقي نظرة على بعض الفتيات اللواتي كنت أتسكع معهن قبل أن ألتقي دونا |
| Pekala, Donna'yla tanışmadan önce takıldığım bazı kızlara bir göz atalım. | Open Subtitles | حسنا لنلقي نظرة على بعض الفتيات اللواتي كنت أتسكع معهن قبل أن ألتقي دونا |
| Tamam, örnek matematik testine bir göz atalım. | Open Subtitles | حسنا ، لنلقي نظرة على نموذج إختبار الرياضيات |
| Teşekkürler. Adresi yazdık. 'Sokak Görüşü*'ne bir göz atalım. | Open Subtitles | تكتبالعنوان، والآن لنلقي نظرة على الشارع |
| Morga gidip yeni kadavraya bakmak ister misin? | Open Subtitles | هل نذهب إلى المشرحة لنلقي نظرة على الجثة الجديدة؟ |
| gidip bilgisayara bir göz atalim, helikopterin nereye gittigini ögrenelim. | Open Subtitles | لنلقي نظرة على الحاسوب لنرى أين تتجه تلك المروحية |
| En azında gidip bakmamız gerek. | Open Subtitles | ..على الأقل يجب أن نذهب لنلقي نظرة ونتفقد المكان لنتأكد |
| hadi çocuklar, eve gelin. | Open Subtitles | لنذهب إلى الداخل لنذهب لنلقي نظرة عليها.. |
| Sanırım başlayabiliriz. hadi bu kelimelere bakalım. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا كافياً لنلقي نظرة على هذه الكلمات |
| -Bak, bak. bir bakalım. Kağıtlar? | Open Subtitles | انظر, انظر حسناً ضعه على الرف لنلقي نظرة |
| Belki de benimle gelmelisin. Sana yakından bakayım. | Open Subtitles | من الأفضل لو تأتي معي لنلقي نظرة عن قرب |
| Bu civardan geçerken bir merhaba diyelim dedik. | Open Subtitles | نحن ... فقط ... عرجنا إلى هنا في هذا الحي و أتينا لنلقي التحية |