"ليس بالنسبة" - Translation from Arabic to Turkish

• için yok
• için öyle değil
• için olmaz
• öyle gelmiyor
• için değil
• için bitmedi
• göre öyle değil
• için geçerli değil
• göre yok
• için olmayabilir

Benim için yok. Bu şehirde her gün yeni bir suç meydana geliyor. Ne yapayım, hepsini mi durdurayım?
ليس بالنسبة ليّ، تقع الجرائم يوميًا بالمدينة ما بيديّ لأفعله؟

-Benim için değil.Benim için yok. 219?
ليس بالنسبة لي. لايوجد أفضل. 219؟

Dün otobüse bomba koyan adam için öyle değil.
ليس بالنسبة للرجل الذى وضع القنبلة على الحافلة بالامس

Hapishanede oturup da onun cinayetlerinin cezasını çeken kız için olmaz ama.
ليس بالنسبة للفتاة التي تجلس في السجن تتحمل مسؤولية جرائمه

Bana öyle gelmiyor.
بس ليس بالنسبة لي.

- Birini kaçırmak için ideal. Bu adam için değil.
ليس بالنسبة إلى هذا الرجل ينفّذ عملياته في بيئة ودودة

Benim için bitmedi.
,ليس بالنسبة لي و لا لأولادي

Bölge başsavcısına, bölge başsavcısı asistanına ona karşı suçlamada bulunan emniyet dedektifine göre öyle değil ama.
ليس بالنسبة لوكيل المقاطعة فإنّمساعدوكيلالمقاطعة... والّذي هو متحرّي تحقيقات بقسم الشرطة، هو مَن وجّه الاتّهام ضدّه

Ama senin için geçerli değil.
ولكن ليس بالنسبة لك

Benim için yok. Gidelim.
ليس بالنسبة لي, لا يوجد فرق هيا نذهب

Senin için yok mu huh?
ليس بالنسبة لك ، أليس كذلك؟

Senin için yok.
ليس بالنسبة إليكَ

Benim için yok.
ليس بالنسبة إليّ

Sizin için yok.
ليس بالنسبة لكما

Benim için öyle değil. Ben sadece cisimlerle ilgileniyorum.
ليس بالنسبة لي، إني مهتمّة بالمركبات المجهولة فحسب

- Benim için öyle değil. Ayrıca serbest falan değilim.
ليس بالنسبة لي و أنا بعيدة عن كوني طليقة

Sana göre bütün ilişkiler seks için olabilir ama benim için öyle değil.
مهلًا، بالنسبة لك، ربما تكون العلاقات تدور حول المضاجعة فحسب، ولكن ليس بالنسبة لي

Tabii ki senin için olmaz çünkü öleceksin.
بالطبع، ليس بالنسبة لك، لأنك ستموت

- Bana öyle gelmiyor.
لا، ليس بالنسبة لي.

-Bunun yeni bir rezillik olduğunu söyleyebilirim. - Benim için değil.
أود أن أقول هذا هو مستوى منخفض جديد ليس بالنسبة لي

Bitmedi, benim için bitmedi.
-لم ينتهِ الأمر بعد، ليس بالنسبة إليّ .

İzleyenler ve kitaba göre öyle değil.
ليس بالنسبة للمراقبين والكتاب

Benim için geçerli değil.
ليس بالنسبة لي.

Senin cinsel arzularına göre yok.
ليس بالنسبة لغريزتك

Aspir ilginç bir çiçektir. Senin için olmayabilir tabii.
القرطم امر غير اعتيادي حسنا, ربما ليس بالنسبة اليك