| Yok, bana gizlice bütün bir kızarmış domuz getirmenizi istiyorum. | Open Subtitles | كلا، أريدك بشكل سري أن تقوم بإيصال خنزير مشوي كامل. |
| Tepesinde kızarmış ahtapot ve az kavrulmuş kiraz domatesi. | Open Subtitles | على أعلاه أخطبوط مشوي وبندورة كرزية مشوية ببطء |
| "Bir sürü sosis ... ve saIam, jambon, sığır konservesi, et ... pastırma, kızarmış domuz eti ve işkembe yedik. " | Open Subtitles | أكلنا الكثير من المقانق و لحم الخنزير لحم البقر، لحم الغداء لحم الخنزير، لحم خنزير مشوي و مقلي |
| Şu an size terbiye edilmemiş ızgara tavuk yerseniz kesinlikle kansere yakalanır ve ölürsünüz demiyorum. | TED | لن أقول أنكم إذا تناولتم دجاج مشوي غير متبل, .فإنكم حتماً ستصابون بالسرطان وتموتون |
| Bakalım, ızgara sardalya var, dilbalığı var, mezgit kızartma, tereyağda kedibalığı, turnabalığı köftesi, alabalık... | Open Subtitles | هناك سردين مشوي .. معشرائحالنعل. الأبيض المقلى مدهون بالزبدة |
| Ben hamileyim ama sen ne kupon, ne spa günü ne domuz rosto, ne sürpriz ne eğlenceli bir şey yaptın benim için. | Open Subtitles | حسناً، أنا حبلى وأنت لم تعرض علي قسائم.. أو يوم في المنتجع أو خنزير مشوي أو مفاجئات أو أي من تلك الأشياء المرحة |
| Bu gece kuzu etim var. Fırınlanmış, kızartılmış, biberiyeli. | Open Subtitles | لديّ لحم حمل الليلة، مشوي مع ثوم، القليل نبات العطر |
| İsviçre peynirli kızarmış biftek alabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكن أن تعد لي لحم بقري مشوي كالسويسريين؟ |
| kızarmış peynir nasıl? | Open Subtitles | مارأيك بالجبن المشوي؟ أليس هذا جبن مشوي رائع؟ |
| Sana kızarmış peynirli sandviç yaptım... ben de çok severim. | Open Subtitles | إعددت لك ...شطيرة جبن مشوي لأني أحب شطائر الجبن المشوية |
| Sıcakyiyeceklerimizvar, kızarmış tavuğumuz... ...yeşilliklerimiz,tatlıpatatesimiz ve hatta leziz bisküvitlerimiz... ...tıpkıannenizinyemeklerigibi fırından daha yeni çıktılar. | Open Subtitles | لي لدينا اكل دجاج مشوي, الخضر ,بطاطا حلوة وبسكويت لذيذ مباشرة من الفرن, تماما مثل طبخ امك. |
| Pekala, bir tane avokado ve pastırmalı kızarmış peynir, bol gevrekli. | Open Subtitles | حسناً، جبن مشوي مع الأفوكادو ولحم الخنزير المقدد |
| kızarmış balık yapmak istiyor ama nasıl yapacağını bilmiyor. | Open Subtitles | لكن لديّ زبونة هنا تريد أن تعمل سمك مشوي, لكنها لا تُجيد ذلك |
| Domates soslu ve közlenmiş patlıcanlı ızgara dana madalyon. | Open Subtitles | لحم عجل مشوي مع صلصة الطماطم بحبات الزيتون والباذنجان الأسود المحمر |
| Evrendeki en iyi ızgara tavuğu yaparlar. | Open Subtitles | إنها وراء باليس رويال، فيها أفضل دجاج مشوي في الكون |
| Seni arayıp ızgara peynir için gelmek ister misin diye sormak için kesinlikle samimi, tamamen zorlanmamış, %100 organik bir istek duydum. | Open Subtitles | اسمعي , أنا أتصل بكِ بارادتي و بدون اجبار و أريد ذلك حقاً لأرى لو أنكِ تريدين المجئ لتناول جبن مشوي |
| - Kepek ekmeği içinde hindi, ızgara et, gravyer peyniri ve marul. | Open Subtitles | ديك رومي و لحم مشوي مع جبنة سويسرية و خس على كل الخبزة |
| Şu gördüğünüz sakız, domates çorbası, rosto ve turta oluyor." | Open Subtitles | قطعة اللبان تلك تحتوي علي حساء طماطم و لحم مشوي وفطيرة التوت |
| kızartılmış beyzbol eldiveni gibi. | Open Subtitles | مثل قفاز بيسبول مشوي |
| Hadi evlat, bakalım "chicken dinner" alabilecekmisin? | Open Subtitles | هيا يا فتى لنرى إن كنا سنأتي لك بدجاج مشوي على العشاء |
| Arkadaşıma ızgarada peynirli sandviç yapmaya. | Open Subtitles | إلى أين أنتِ ذاهبة؟ لأعد لصديقي شطيرة جبن مشوي |
| İngiliz usulü mü, yoksa normal mi? | Open Subtitles | نصف مشوي ام غير مشوي تماما؟ |
| "Yanmış sabit sürücü" deyimine yeni bir anlam katmış, ha? | Open Subtitles | إنه يعطي معنى جديد إلى مفهوم "قرص صلب مشوي"، لا. |
| Sana etrafı mumlarla çevrili bir tavuk rostosu yapacağım. | Open Subtitles | انا ذاهب الى مشوي لكم الدجاج مع الشموع من حوله. |
| fırında domuz, Florence fennel porto şarabı da bekletilmiş salçalı tavuk. | Open Subtitles | لحم خنزير مشوي بالبقسماط مع ثمرة الفلورنس ومعكرونة بصلصة الخمر |
| Kendini evinde farz et döndükten sonra peynir kızartması yaparız. | Open Subtitles | إذهب لترتاح, و سوف مشوي بعض الجبن لاحقاً |
| rozbif sevmiyorsan, tavuk salatası getirdim. | Open Subtitles | وإذا كنت لا تحب مشوي لحم البقر، وجهت سلطة الدجاج. |
| Yemekte güzel bir kızartma vardı. O söyledi bende piyano çaldım. | Open Subtitles | أكلنا لحم خنزير مشوي على العشاء ، وقمت بالعزف على البيانو |