"مضاجعتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • becermek
        
    • yatmak
        
    • sevişmek
        
    • sikmek
        
    • yatmaya
        
    • yatma
        
    • çakmak
        
    • sikmeni
        
    • sevişmeyi
        
    • sevişmeye
        
    Zoofili;seni doldurulmuş bir havyan gibi becermek isteyene denir. Open Subtitles أحدهم يريد مضاجعتك وكأنك حيوان مكسو بالفراء
    O seni becermek isteyen gerçek bir orospu çocuğu. "Dünyada bir melek varsa, Open Subtitles انه وغد يحاول مضاجعتك لم يسبق وان رأى العالم ملاك مثلك, لكن لا ملاك وان فعل اشياء كالذي حلمت بأنك تردينها
    Seninle yatmak istiyorlar çünkü sen bu dünyadaki en seksi ve güçlü erkeksin. Open Subtitles يتمنون مضاجعتك لانك افضل رجل في العالم واكثرهم اثاره
    Vampirlerle dolu dünyada insan olmak kondom kullanmadan fahişeyle yatmak kadar güvenlidir. Open Subtitles بأن تكون بشراً في عالمٍ مليء بمصاصي الدماء آمنٌ مثل مضاجعتك لعاهرة بـ 5 دولارات
    Joe senle çok iyi anlaşıcaz, en azından sevişmek istemiycem senle Open Subtitles مرحباً أتعرف ما أحبه في هذه الوظيفة ؟ أني لا أريد مضاجعتك على الإطلاق
    Güzel kıç, seni fena sikmek istiyorum. -Vajinanın penise ihtiyacı var Open Subtitles و ثم يمكنك أن تدخل أشياء، شاهد مؤخرة جميلة أريد مضاجعتك
    Öyle dedim, çünkü seninle yatmaya çalışıyordum ve sonra da sana aşık oldum ve bunun gerçekten benim için bir sorun olmayacağını fark ettim. Open Subtitles وقلتَ أنّك لا تمانعُ ذلك لقد قلتُ ذلكَ إذ أردتُ مضاجعتك ومن ثمّ وقعتُ في حبّك
    Onun için çıldırdığınız, ama sizinle yatma olayını kaldıramadığı için sadece arkadaş kalmak isteyen, çalışma arkadaşınızla aynı evde kalmıyorsanız. Open Subtitles إلا إن كنتَ تعيش مع زميلة أنت مجنون بها وقررت مؤخراً أنها لاتستطيع مضاجعتك وتريدك صديقاً فحسب
    Öpmekten daha fazlasını yapmak istedim. Seni becermek istedim. Open Subtitles اردتُ أنّ أفعل أكثر من تقبيلك ، أردتُ مضاجعتك في مرحلة ما
    Yani seni becermek isteyen yabancı biri sana geliyor ve sen de buna evet diyorsun. Open Subtitles ، اذاً، بعض الغرباء اللذين يريدون مضاجعتك يأتون اليك وأنتي تقولين نعم
    Bir erkek seninle ilgileniyorsa seni becermek istiyordur ve hala seni becermek istiyorsa güvendesin demektir. Open Subtitles ولو كان الرجل ما زال يحبك هذا يعني أنه ما زال يرغب في مضاجعتك وإن كان لا يزال يرغب في مضاجعتك اذاً أنتِ بخير
    Seni bol bol becermek için yapıyorum. Open Subtitles كلا هذا أنا اريد مضاجعتك بكثره
    Eğer gerçekten kardeşim olsaydın, yine de seninle yatmak isterdim. Open Subtitles اريدك ان تعرف شيئا _ ماذا؟ _ حتى اذا كنت اخى لظللت اريد مضاجعتك
    Benimle yatmak sana korkunç mu geldi? Open Subtitles هل مضاجعتك لي سيئة إلى هذا الحد ؟
    Seninle ünlü biri olduğun için yatmak istemesi seni rahatsız etmiyor mu? Open Subtitles ألا يضايقك أنها تريد سوى مضاجعتك -لأنك مشهور؟
    Ateşli hemşireler topluluğu beyninde sevişmek için komplomu kuruyor? Open Subtitles عصابة من الممرضات الجميلات يتآمرون على مضاجعتك ؟
    Karanlıktan korkmamıştım. Seninle sevişmek istediğim için korktum. Open Subtitles ليس من الظلام بل لأنني أريد مضاجعتك
    Vampirlerle dolu dünyada insan olmak kondom kullanmadan 5 dolarlık fahişeyi götten sikmek kadar güvenlidir. Open Subtitles بأن تكون بشراً في عالمٍ مليء بمصاصي الدماء آمنٌ مثل مضاجعتك لعاهرة بـ 5 دولارات
    Adayınla yatmaya böyle mi diyorsun? Open Subtitles أهذا ما تطلقينه على مضاجعتك مرشحك ؟
    Sizinle yatma havasındaysa, çenenizi kapayın da yatsın. Open Subtitles إن كانت في مزاج مضاجعتك اخرس ودعها تعمل
    Yandan bakış attım, gizlice gülümsedim, sana çakmak istediğimi söyledim. Open Subtitles اللمحات الجانبية, الابتسامات السرية، إخبارك أنّي أريد مضاجعتك
    - Destekliyorum ama durum zaten benim için yeterince garip ve senin rastgele beş herifi sikmeni tartışmak istemiyorum. Open Subtitles إني أحاول، لكنه يستعصي عليّ مناقشة مضاجعتك لـ5 رجال عشوائية
    Hem role bürünmüşken seninle sevişmeyi sevmiyorum. Open Subtitles الى جانب، أّني لا أحبّ مضاجعتك أثناء عملك السرّي
    Eğer onun dediğini yapmazsan, seninle seks yapmayı bırakıp, seninle sevişmeye başlayacağım. Open Subtitles إذا لم تفعل ما تطلبه منك فسأتوقف عن مضاجعتك و سأبدأ بإظهار الحب أحبك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more