"من أنّه" - Translation from Arabic to Turkish

• olmasına
• oluşmasından
• olduğundan

Seks hakkında, açık ve net, tartışmalı olmasına rağmen hem de.
على الرغم من أنّه حول الجنس، يظل صريح جنسياً، ومثير للجدل

"Kamptaki koşulların çok kötü olmasına rağmen uzaklara gitmek istemiyorlardı."
بالرغم من أنّه كان سيئ جدا هناك هم لم يريدوا الذهاب الى مكان آخر

Söylemedim. Onda o kapasite olmasına rağmen gelişen bir gençlik.
بالرغم من أنّه لديه الشباب المنتعش المزهر.

Beyninin diğer tarafında yeni bir lezyon oluşmasından endişeleniyorum.
أنا قلقة من أنّه يعاني من ضرر جديد في الجهة الأخرى من دماغه

Bunları bilemeyiz, ama simgesel bir iletişim biçiminin işin içinde olduğundan az çok emin olabiliriz.
مرة أخرى، لا يمكننا أن نعرف، ولكن يمكننا أن نكون على يقين من أنّه تمّت الإستعانة ببعض أشكال الإتصال الرمزي.

Çok direkt bir iletişim tarzı değildi ama sen olduğundan emin olmalıydım.
أعلم أنّها لم تكن أكثر وسيلة اتصال مباشرة ولكن توجّب عليّ التأكّد من أنّه أنت

Yılbaşı olmasına rağmen tanışabilmemize sevindim, oturun.
من الجيّد أن نلتقي, بالرغم من أنّه عيد الميلاد, اجلسي

Benim sıram olmasına rağmen, senin üstte olmana karşı çıkmam.
بالرغم من أنّه دوري، لا أمانع أن تكوني بالأعلى

Hem de seni bu hâle getiren o olmasına rağmen!
بالرغم من أنّه هو الذي يجعلك تتصرف بجنون

Buna daha önce izin vermiş olmasına rağmen öğrendiğinde, kendini kaybetti.
وعلى الرغم من أنّه سمح ليّ بذلك لكنه صار غاضباً عندما إكتشف الأمر

Yaşlı olmasına rağmen onunla zengin olduğu için evlenmiştin.
بالرغم من أنّه كان عجوز، تزوجتيه لأنّه كان غني.

Oldukça. Aradığımız adamın o olduğundan kesinlikle eminim.
للغاية، لأنّي لا أزال متأكّداً من أنّه رجلنا المنشود

Telefonun çantanda olduğundan emin misin?
هاتفكِ، هل أنتِ واثقة من أنّه في حقيبتكِ ؟