Seks hakkında, açık ve net, tartışmalı olmasına rağmen hem de. | Open Subtitles | على الرغم من أنّه حول الجنس، يظل صريح جنسياً، ومثير للجدل |
"Kamptaki koşulların çok kötü olmasına rağmen uzaklara gitmek istemiyorlardı." | Open Subtitles | بالرغم من أنّه كان سيئ جدا هناك هم لم يريدوا الذهاب الى مكان آخر |
Söylemedim. Onda o kapasite olmasına rağmen gelişen bir gençlik. | Open Subtitles | بالرغم من أنّه لديه الشباب المنتعش المزهر. |
Beyninin diğer tarafında yeni bir lezyon oluşmasından endişeleniyorum. | Open Subtitles | أنا قلقة من أنّه يعاني من ضرر جديد في الجهة الأخرى من دماغه |
Beyninin diğer tarafında yeni bir lezyon oluşmasından endişeleniyorum. | Open Subtitles | أنا قلقة من أنّه يعاني من ضرر جديد في الجهة الأخرى من دماغه |
Bunları bilemeyiz, ama simgesel bir iletişim biçiminin işin içinde olduğundan az çok emin olabiliriz. | TED | مرة أخرى، لا يمكننا أن نعرف، ولكن يمكننا أن نكون على يقين من أنّه تمّت الإستعانة ببعض أشكال الإتصال الرمزي. |
Çok direkt bir iletişim tarzı değildi ama sen olduğundan emin olmalıydım. | Open Subtitles | أعلم أنّها لم تكن أكثر وسيلة اتصال مباشرة ولكن توجّب عليّ التأكّد من أنّه أنت |
Yılbaşı olmasına rağmen tanışabilmemize sevindim, oturun. | Open Subtitles | من الجيّد أن نلتقي, بالرغم من أنّه عيد الميلاد, اجلسي |
Benim sıram olmasına rağmen, senin üstte olmana karşı çıkmam. | Open Subtitles | بالرغم من أنّه دوري، لا أمانع أن تكوني بالأعلى |
Hem de seni bu hâle getiren o olmasına rağmen! | Open Subtitles | بالرغم من أنّه هو الذي يجعلك تتصرف بجنون |
Buna daha önce izin vermiş olmasına rağmen öğrendiğinde, kendini kaybetti. | Open Subtitles | وعلى الرغم من أنّه سمح ليّ بذلك لكنه صار غاضباً عندما إكتشف الأمر |
Yaşlı olmasına rağmen onunla zengin olduğu için evlenmiştin. | Open Subtitles | بالرغم من أنّه كان عجوز، تزوجتيه لأنّه كان غني. |
Oldukça. Aradığımız adamın o olduğundan kesinlikle eminim. | Open Subtitles | للغاية، لأنّي لا أزال متأكّداً من أنّه رجلنا المنشود |
Telefonun çantanda olduğundan emin misin? | Open Subtitles | هاتفكِ، هل أنتِ واثقة من أنّه في حقيبتكِ ؟ |