| Benim ailemde biz daima çöpten birşeyler yerdik. Bu önemli bir olay değildi. | Open Subtitles | كنا نأكل من القمامة طيلة الوقت، لم تكن مشكلة. |
| Gerçekten neye ihtiyacın olduğundan emin değildim o yüzden bu diş fırçasını ve birkaç tıraş bıçağı ve çöpten onun çiğnediği birkaç sakızı aldım. | Open Subtitles | لم اعرف ما تريدونه حقاً .لذاأحضرتفرشاةشعر. و بعض شفرات الحلاقة و علكة من القمامة كان قد مضغها هذا مقرف , أعرف .لكن. |
| Spor salonundaki adama çöpten su şişelerinden birini alsın diye para verdim. | Open Subtitles | لقد دفعتُ لموظف النادي الرياضي كي يحضر لي إحدى زجاجاتها الفارغة من القمامة |
| Hiçbir yere gitmeyen çok pahalı bir çöp yığını. | TED | مكلفة جداً كومة من القمامة التي لا يذهب في أي مكان. |
| Ayrıca burada görebileceğiniz üzere tarihi köprünün ötesinde, plazanın hemen yanında, nehir size sanki bir çöp nehriymiş gibi görünebilir. | TED | وخلف الجسر التاريخي الذي ترونه هنا، بجانب الساحة، تستطيعون رؤية أن النهر كان يبدو كنهر من القمامة. |
| Kate, hikayen ayrıca bizim, hükümetimizden bir çöpü atmamızı sağlayabilir. | Open Subtitles | تخلص من قطعة من القمامة البشرية / / من حكومتنا. |
| Bu çöpteki sakızı yediğin zamandan da berbat bir durum. | Open Subtitles | هذا أسوأ من تلك الفترة التي قمت فيها بأكل علكة الفقاعات من القمامة براين .. |
| Hiç bir şeyi israf etmez. Onun çöpten yemek yediğini gördüm. | Open Subtitles | لم يضيّع شيئا أبداً شاهدته يتغذى من القمامة |
| Kalıntı parçalarını, çöpten olabildiğince ayırmanı istiyorum. | Open Subtitles | سأَحتاجُك لفصل الشوائب كلّ أجزاء البقايا من القمامة |
| Çöpe atmıştın, ben de çöpten aldım. | Open Subtitles | لقد رميتيها أنتي . وأنا ألتقطتها من القمامة. |
| Ve ayrıca şu 5 saniyenin çöpten yemek aldığımızda çok uzun olduğunu da kanıtlamıştım. | Open Subtitles | وأيضاً أثبتُ أن قاعدة الخمس ثواني هي كريمة جداً فيما يخص الإنتاج من القمامة |
| Tatlım, bunu çöpten almıştın. Evet. Annalisa resmen şuracıkta hamile kalmıştı. | Open Subtitles | عزيزي, لقد أحضرتها من القمامة انا متأكدة ان اناليزا عندما حبلت كانت.. |
| Şarkı söyleyebilsen bile, o yüzle, bu çöpten yeni çıkmış bir biftek yiyormuşsun gibi olur. | Open Subtitles | حتى لو قمتِ بالغناء فإن مظهركِ هذا سيكون مثل أكل قطعة لحم من القمامة |
| Öğrencilerimin bir sahilde yürür yürümez, bir çöp yığınlarına rastlamaları uzun sürmüyor. | TED | ولم نستغرق وقتا طويلا حتى بدأ تلامذتي بالتجول على الشاطئ والتعثر بأكوام من القمامة. |
| Apartmanındaki bir çöp parçasını toplamakla başla. | TED | ابدأ بالتقاط قطعة من القمامة في مربعك السكني. |
| Senin bir çöp yığını olduğunu ve seni bir daha görmek istediğini sana söylememi istedi. | Open Subtitles | و أوصتني بأن أقول لك بأنّك كومةٌ من القمامة الكاذبة و بأنّها لا تريد أن تراك مجدّداً |
| Buradayım çünkü devasa bir çöp topu tam üzerimize geliyor. | Open Subtitles | كلا. وإنما أتيت لأن هناك كرة هائلة من القمامة تتوجه صوبنا مباشرةً. |
| - Sen her türlü çöpü yiyorsun diye mi? - Gerçek bisküvi! | Open Subtitles | فقط لأنك تأكلينأيَّ نوع من القمامة أوه , سمك , بسكويت |
| Çünkü onun çöpteki tamponunu yiyordun. | Open Subtitles | لانك قمت باكل سدادتها القطنية من القمامة ؟ |
| Anlaşılan bugün çok çöp çıkacak. | Open Subtitles | سيكون هناك الكثير من القمامة اليوم |
| Bunlar da çöp kutusundan gelmemiş. Labratuar testlere devam ediyor. | Open Subtitles | لمْ تأتِ من القمامة أيضاً، لكن لا زال المُختبر يفحصها. |
| 2010'da orayı ilk ziyaret ettiğimde plajın çöp ile dolu olması nedeniyle çok korkmuştum ve kafam tamamen karışmıştı. | TED | لكن عندما زرتها في سنة 2010 كنت مرعوبا ومرتبكا بالكامل. من القمامة التي كانت تغطّي الشاطئ |
| Tüm kredi kartlarını iptal ettirip cüzdanını çöplükten kurtardık. | Open Subtitles | منذ اول ليلة لى هنا لكننا الغينا كل بطاقات الائتمان و استعدنا الحقيبة من القمامة |