Geçen gün gece yarısı Kulüpten dönünce, başparmağınla işaret parmağın arası tebeşirliydi. | Open Subtitles | كان عندك طباشير بين سبابتك وإبهامك عندما عدت من النادي ليلة أمس |
Ama trafik kameralarından, seni ve kızı Kulüpten otele kadar takip ettim. | Open Subtitles | لكن من كاميرات المرور، لقد تعقبتك أنت والفتاة من النادي إلى الفندق |
Yapmam gereken bazı işler var, sonra gelip seni Kulüpten alırım. | Open Subtitles | لدي بعض الامور لأفعلها ثم سآتي وآخذك من النادي |
Elimizde iki adet zehirli Innoko su şişesi var birisi komedi kulübünden diğeri de şehrin aşağısındaki bir mini marketten. | Open Subtitles | لدينا زجاجتين من الماء المسموم واحد من النادي الكوميدي الغربي والآخر من متجر |
Yani kıskançlık duygusunu bıraktın kendini kulübün üyesi gibi hissediyorsun. | Open Subtitles | إذاً، تغيّر شعورك من الغيرة لتشعري أنّكِ جزءٌ من النادي |
kulüpteki arkadaşlarımın buna ne tepki vereceğini bilmediğimi söylüyorum. | Open Subtitles | أعني لا أعرف كيف سيتقبل أصدقائي من النادي هذه الأمور |
Gece kulübündeki herkesi tekrar buraya getirin lütfen. | Open Subtitles | اليمين. يلتقي الجميع من النادي مرة أخرى في هنا من فضلك. |
En son gece yarısına doğru Kulüpten sevgilisiyle çıkarken görülmüş. | Open Subtitles | هو شوهد خارجا من النادي آخر مرّة مع صديقته حوالي منتصف الليل |
Son birkaç aydır Kulüpten araç gereç çalınıyor. | Open Subtitles | في الشهور القليلة الماضية، شخص ما كان يسرق المعدات من النادي. |
Anlaşılan, Astsubay Gordon Kulüpten çıkınca biri onu izlemiş ve cesedi saklamış. | Open Subtitles | يبدو أن أحدا ركض فوق الضابط بيتي جوردن عندما كان خارجا من النادي ثم أخفى جثته |
Bana doğru geldi, ve beni Kulüpten hatırladığını söyledi. | Open Subtitles | و , امم , جاء نحوي وقال انه يتذكرني من النادي |
Saat 11 de Kulüpten atıldınız, saat 1 de tavukçuya gittiniz. | Open Subtitles | إذن فأنتم طُرِدْتُم من النادي في الحادية عشر وظهرتم في مطعم الدجاج في الواحدة |
Bunları, dün gece Kulüpten aldım. İki tane parmak izi var. | Open Subtitles | أخذتها من النادي ليلة أمس يوجد بصمتان هنا، افحصي كلاهما |
Şu pornocu orospuyu Kulüpten yollasan daha iyi edersin. | Open Subtitles | ما علينا فعله طرد نجمة الإباحة العاهرة من النادي |
Çünkü Kulüpten biri onlara saldırmış gibi yaptın. | Open Subtitles | لأنك جعلت الأمر يبد أن أحداً . من النادي هاجمهم |
Kulüpten çalıp kendimize veriyoruz. | Open Subtitles | نحن نسرق من النادي و نعطي الأموال لأنفسنا |
Parmak izlerini incelemeden önce, onun Kulüpten dışarı atıldığını biliyordunuz. | Open Subtitles | حتى قبل أن تنظر للبصمة كنت تعلم بأنه طُرد من النادي |
İçine Tanrı korkusu yerleştirmek için Kulüpten adam toplamış. | Open Subtitles | احضر عدداً من الاشخاص من النادي كي يدخل مخافة الرب به |
Golf kulübünden arkadaşlarının vakitlerini kitabımı okuyarak harcayacağına gerçekten inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تعتقد بصدق أن لديك زملاء من النادي الريفى سوف تضيع وقتها في قراءة كتابي؟ |
Princeton'daki yemek kulübünden, Belinda Smoot'un mezarında bulundu. | Open Subtitles | ومن من النادي الأكل في جامعة برينستون، وعثر عليه في مقبرة بليندا سموت و. |
Bu akşam enfes bir hatun... - kulübün otoparkında bu kadını gördüm. | Open Subtitles | على أي حال, خرجت من النادي و توجهت لموقف السيارات.. |
kulüpteki kızları çalıştıran bir polis ise-- | Open Subtitles | .والآن، إذا كان الشرطي يشغل الفتيات من النادي |
Gece kulübündeki pembeli kadın. | Open Subtitles | تلك الفتاة التي كانت ترتدي لوناً وردياً من النادي الليلي. |