| Efendimiz, bu beklenmedik ziyaret bizi bir karar almaya mecbur bırakıyor. | Open Subtitles | يا سيدي، هذه الزيـّارة غير متوقعة يُـلزمنا الآمر أن نتخذ قراراً |
| Beyler, vakit geçiyor. bir karar vermeliyiz. | Open Subtitles | أيها السادة, الوقت يمضي, يجب أن نتخذ قراراً |
| Onu saat 11:30 a kadar canlı yayına çıkarma hususunda bir karar vermek zorunda kalmayacağız. | Open Subtitles | لا يتحتم أن نتخذ قراراً حتى ميعاد البرنامج فى الحادية عشرة والنصف |
| Merhaba, Dünya. Korkunç bir karar vermemiz lazım. | Open Subtitles | مرحباً، كوكب الأرض علينا أن نتخذ قراراً مريع |
| Yakında dönmezlerse bir karar vermemiz gerekecek. | Open Subtitles | -إن لم يعودا سريعاً، فيجب أن نتخذ قراراً |
| Bu konuda karar vermemiz lazım. | Open Subtitles | نحنُ يجب أن نتخذ قراراً في بعض المسائل |
| Tamam, bende biraz beklememizi ve bilinçli bir karar almalıyız diyorum. | Open Subtitles | حسناً، وأنا اعتقد أننا يجب أن نأخذ وقتنا ثم نتخذ قراراً مطلعاً |
| Biz (Alris kaydetmek veya (Piper ya bir karar almalıdır | Open Subtitles | يجب أن نتخذ قراراً إما أن ننقذ الرئس أو (بيبر) |
| Haydi, haydi, haydi! bir karar vermeliyiz. | Open Subtitles | هيا, يجب أن نتخذ قراراً |
| bir karar vermek zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن نتخذ قراراً |
| bir karar vereceğiz ve onunla birlikte yaşayacağız. | Open Subtitles | نتخذ قراراً ونتعايش معه |
| bir karar vereceğiz ve onunla birlikte yaşayacağız. | Open Subtitles | نتخذ قراراً ونتعايش معه |
| - bir karar vermemiz gerekiyor. - Verilecek bir karar yok. | Open Subtitles | يجب أن نتخذ قراراً - لا وقت للقرار - |
| Hemen karar vermemiz gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نتخذ قراراً حالاً |
| Şu an bir karar vermemiz gerek. | Open Subtitles | يجب أن نتخذ قراراً الآن. |
| Korkunç bir karar vermemiz lazım. | Open Subtitles | علينا أن نتخذ قراراً مريعاً |