"نحن نتكلم" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsediyoruz
        
    • konuşuyoruz
        
    • biz konuşurken
        
    • Konuştuğumuz
        
    • söz ediyoruz
        
    • konusu
        
    • bahsediyorum
        
    • konuşuruz
        
    Burda daha elle tutulur bir şeyden bahsediyoruz, Dr. Randall. Open Subtitles نحن نتكلم عن شيء أكثر موضوعية بقليل أيتها الطبيبة راندال
    Burada sadece bir işten bahsediyoruz. Bütün üniversite masraflarını karşılayabilecek bir işten. Open Subtitles نحن نتكلم عن مهمة واحدة هنا مهمة قد تغطي كل أقساطك الجامعية
    PM: Bu yüzden bunun hakkında konuşuyoruz, çünkü kız arkadaşlıklar, dediğin gibi Jane, yenilenebilir güç kaynağı. TED ب.م: لهذا السبب نحن نتكلم عنها، لأن صداقات النساء، كما قلت، جين، مصدر طاقة قابل للتجديد.
    İzninle, konuşuyoruz. Open Subtitles عزيزتي,هل تمانعين ,نحن نتكلم المسألة مهمة للغاية
    Gerçekte, korumaların hâlâ donmuş durumda biz konuşurken ekibim kaçıyor. Open Subtitles في الواقع, حراسك مازالوا مجمدين وفريقي هرب بينما نحن نتكلم
    Biz Konuştuğumuz esnada koruma altında, ancak bir kişiyle daha temasa geçerseniz... Open Subtitles هو تحت حمايتنا بينما نحن نتكلم لكن إذا إقتربتَ أيّ فرد آخر
    16 ampul değerinde enerji elde etmek istiyorsanız, o halde sağ alttaki bu sekiz tane altıgenden söz ediyoruz. TED إذا أردت الحصول على ما يساوي 16 مصباحاً كهربائياً إذا نحن نتكلم عن هذه الأشكال السداسية الثمانية بالأسفل ناحية اليمين
    2000, 3000 megaton arası bir patlama söz konusu. Open Subtitles نحن نتكلم عن قوة انفجار تبلغ حوالي 2000ألى3000 ميغا طن
    Güçlendirilmiş pistonlardan, daha büyük turbodan, yeni rotlardan, yeni krank milinden bahsediyorum. Open Subtitles نحن نتكلم عن مكابس معدلة تيربو اقوى , كرانك شافت جديد دعامات جديدة
    Burda sorumlu ve adil olan bir topluluktan bahsediyoruz. Oysa biz bilgi marketinde bile adaleti sağlayamıyoruz. TED نحن نتكلم عن مجتمع مسؤول، مجتمع عادل وسوي، ونحن لا نطبق العدل حتى في سوق المعرفة.
    Sanat filmi. O sayılmaz. Biz film filmlerinden bahsediyoruz. Open Subtitles إنه فيلم فنّي، لا يحتسب، نحن نتكلم عن الأفلام السينمائية
    Yani küresel ısınmadan bahsediyoruz, değil mi? Open Subtitles لذا نحن نتكلم عن زيادة عالمية في الحرارة؟
    Yönetimi ele geçiren uyuşturucu karteli hakkında konuşuyoruz. Open Subtitles نحن نتكلم عن السيطرة في إحتكارات المخدّرات
    Puppet Master hakkında mı konuşuyoruz, hani şu ünlü gizemli hacker ? Open Subtitles هل نحن نتكلم عن سيد اللدميه لغز ذلك المخترق السيئ السمعه
    - Bir saattir konuşuyoruz. - Evet, sen konuşuyorsun. Ben değil. Open Subtitles . نحن نتكلم منذ ساعة - . عنك، وليس عنى -
    biz konuşurken, bu fikir bir çok yerde uygulanıyor. TED وانه يتحذى في الكثير من الاماكن و نحن نتكلم.
    Manyaklık bu. biz konuşurken o kadın ölüyor belki de. Open Subtitles هذا جنون ،تلك المرأة ربما تكون على مشارف الموت بينما نحن نتكلم
    Hatta biz konuşurken şu yokuştan iniyordur. Open Subtitles من الممكن أن يكون هنا بأسرع مما كنت أعتقد يمكن أن ينزل بينما نحن نتكلم الآن
    Konuştuğumuz gibi sandalyelerin altındaki sakızlar sertleşiyor. Open Subtitles ان العلكه تتصلب تحت هذا الكراسى بينما نحن نتكلم
    SWAT takımı, Konuştuğumuz gibi binaya yöneliyor. Open Subtitles إن فريق سوات يتحرك في مكانه بينما نحن نتكلم
    En az altı ay boyunca her gün güçlü bir antibiyotik almaktan söz ediyoruz. TED نحن نتكلم عن أخذ مضاد حيوي حاد جداً كل يوم ولمدة ستة أشهر أو أكثر.
    Bize, kitle imha silahları dahil her şeyleriyle saldırırlarsa 700.000 Güney Koreli'nin ölmesi söz konusu. Open Subtitles اذا كان الكوريين الجنوبيين على حق,فان ضربتنا سوف تنشىء هجوم معاكس نحن نتكلم عن من 700 الف الى مليون كورى جنوبى سيموتوا
    Bir konuşuruz, biz üç kardeş Ve yok ederiz sonsuza kadar, Open Subtitles نحن نتكلم كشخص واحد الشقيقات الثلاث ، و نتخلص منه للأبد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more