| Kira'nın bu dünyanın bir ihtiyacı haline geldiğini görüyorum... ama son günlerde senin ve benim birlikte olabileceğimiz bir günün gelip gelemeyeceği hakkında düşünür oldum. | Open Subtitles | أدرك أن كيرا أصبح شديد الأهمية في مثل هذا العالم لكنني مؤخرا أصبحت أفكر في اليوم الذي نقدر أن نكون فيه أنا و أنت معا |
| Belki de birlikte olabileceğimiz bir yerlere gideriz tüm olanlardan uzaklaşırız. | Open Subtitles | ربما يمكننا الذهاب لمكان ما بحيث نكون فيه معاً، و نبتعد عن كل هذا. |
| Yani, hepimiz olmamız gerektiği gibi yaratılmışız diye düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنا ,انا اشعر اننا كلنا صنعنا الطريق الذي يجب ان نكون فيه |
| Tam olmamız gereken yerdeyiz. Yani bizi bıraktıkları yerde. | Open Subtitles | نحن في المكان الذي يجب ان نكون فيه حيث تركونا |
| Terminale kadar yürür bir trene biner, özel kompartmanına kurulur birbirinden değişik kıyafetler alır özgürlüğe yelken açarız. | Open Subtitles | ونركب القطار ونأخذ فيه جناح خاص نكون فيه على راحتنا |
| İstasyona gider 13. terminale kadar yürür bir trene biner, özel kompartımanına kurulur birbirinden değişik kıyafetler alır özgürlüğe yelken açarız. | Open Subtitles | نذهب الى محطة القطارات وننتظر في المحطة رقم(13)0 ونركب القطار ونأخذ فيه جناح خاص نكون فيه على راحتنا |
| Burada kendimiz olabiliyoruz. | Open Subtitles | هذا المكان الذي يمكن أن نكون فيه على سجيتنا |
| Ait olmadığımız bir yerdeydik. | Open Subtitles | لقد كنا في مكان ما لم يكن من المفترض أن نكون فيه |
| Bir gün kardeş oluyoruz, öbür gün yalnız kalmak istiyor. | Open Subtitles | في يوم نكون فيه كالعائلة الواحدة و اليوم الآخر يُريد أن يبقى لوحده |
| Yalnız olabileceğimiz bir yere gitmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريدين الذهاب لمكان ما نكون فيه لوحدنا ؟ |
| Sevdiklerimizle beraber olabileceğimiz ve bu lanet adayı bir daha hiç düşünmemiz gerekmeyecek bir yere. | Open Subtitles | إلى مكانٍ نستطيع أن نكون فيه مع من نحبّ، و لن نُضطرّ أبداً للتفكير بهذه الجزيرة اللعينة ثانيةً |
| Tehdit ve tehlike olmayan güvende olabileceğimiz bir yer. | Open Subtitles | مكان نستطيع أن نكون فيه آمنين حيث لا تهديد، لا خطر |
| Şimdi senin için ne yapacağımı söyleyeceğim. Birlikte çok iyi arkadaş olabileceğimiz uygun bir yer bulacağım. | Open Subtitles | و هذا ما سأفعله لك سأجد مكان نكون فيه صديقين |
| Bu bizi olmamız gereken yere geri götürecek. | Open Subtitles | قد يضعنا هذا في المكان الذي يجب أن نكون فيه. |
| olmamız gereken yerden bir buçuk kilometre ötede. | Open Subtitles | و عن بعد 120 ميلاً عن المكان الذي يفترض أن نكون فيه. |
| Neden birbirimize sadece burada tamamen dürüst olabiliyoruz? | Open Subtitles | لما فقط هذا المكان هو الذي نكون فيه صادقين مع بعضنا البعض؟ |
| Sence geleceğin bizim beraber olmadığımız bir versiyonu var mıdır? | Open Subtitles | هل تعتقدِ أنه سيكون هناك مستقبل يمكن ألا نكون فيه سوياً؟ |
| Bir gün kardeş oluyoruz, öbür gün yalnız kalmak istiyor. | Open Subtitles | في يوم نكون فيه كالعائلة الواحدة و اليوم الآخر يُريد أن يبقى لوحده |