| Bunların ihtiyacı olan bu, biraz... | Open Subtitles | هذا ما تحتاجه مخلوقات كهذا طعم الـ |
| İhtiyacı olan bu. | Open Subtitles | والقدوم إلى حفلتها هذا ما تحتاجه |
| İhtiyacı olan bu. | Open Subtitles | هذا ما تحتاجه هي. |
| Artık beni tanıyorsun. İhtiyacın olan da bu. Benim hakkımda kitaplar yazdılar. | Open Subtitles | أنت تعرفني الآن، هذا ما تحتاجه لقد كتبوا سيرة ذاتية عني! |
| İhtiyacın olan da bu. Oldukça iyi araçlar ama Amerikan yapımı değil. | Open Subtitles | هذا ما تحتاجه - هي سيارات شرطة جيدة ليس الأمريكية - |
| Bak, bu kabın içindeki herneyse, gemimin ihtiyacı olan şey bu. | Open Subtitles | إنظرى أيايكن ما فى هذه العلبه هذا ما تحتاجه سفينتى |
| Dümeni daha sıkı tutan bir el lazım. Ülkenin ihtiyacı olan şey bu. | Open Subtitles | يدُ حازمة على العامة هذا ما تحتاجه البلد |
| Bu savaşın geleceğimiz için yapıldığını anlıyorsun ailelerimizin geleceği için, ve bütün bunlar sona erdiğinde işte buna her şeyden daha çok ihtiyaç olacak. | Open Subtitles | فأنتِ تفهمين أنّ هذه الحرب هي من أجل مستقبلنا، و مستقبلِ عائلاتنا، و في النهاية هذا ما تحتاجه هذه القضيّة أكثرَ من أيّ شيء. |
| Ülkenin şu an ihtiyacı olan bu. | Open Subtitles | هذا ما تحتاجه الدولة الاَن |
| Bu kasabanın ihtiyacı olan bu. | Open Subtitles | هذا ما تحتاجه هذه البلده |
| Hayır, değilim, eğer ihtiyaç duyduğu buysa. | Open Subtitles | لست كذلك... ليس إذا كان هذا ما تحتاجه هي |
| "Eğer ihtiyaç duyduğu buysa" derken neyi kast ediyorsun? | Open Subtitles | ماذا تقصد؟ "إذا كان هذا ما تحتاجه هي" |