"هناك سوف" - Translation from Arabic to Turkish

    • orada
        
    • oraya
        
    orada birçok Müslüman dostumuz var. Onların yanında güvende olursun. Open Subtitles لدينا أصدقاء مسلمون كثيرون هناك سوف تكون فى أمان معهم
    orada, bin yıI boyunca sindirilirken acı ve ızdırabın yeni bir anlamını öğreneceksiniz. Open Subtitles هناك,سوف تكتشِفَان معنى جديد للألم والمعاناة بينما تنهضِمَان ببطىء اكثر من الف سنة
    orada bunu gerçekleştirmenin maliyeti bir milyon dolarda az olduğu ortaya çıktı. TED حسناً لقد تبين أن تكلفة ذلك هناك سوف تكون أقل من مليون دولار.
    oraya bir dizi çeyrek dolar serpmeli, böylece bize bir havuz kazar. Open Subtitles يجب ان أنثر أرباعاً على شكل دائرة هناك سوف يحفر لنا بركة
    oraya vardığımızda, onu 3700 metreden, paraşütsüz aşağı iteceğiz. Open Subtitles وعندما سنكون هناك سوف نرميه من ارتفاع 10,000 قدم بدون مظله
    oraya ulaşınca, arazi kapmak için yarışacaksınız. Open Subtitles عندما تصلى إلى هناك سوف تتسابقى لكى تحصلى على الأرض
    orada ne olursa olsun ruh ikizimi Kiera Cameron'da bulduğumu hep bileceğim. Open Subtitles مهما يحدث هناك سوف اعرف دائما التقيت بهدافتي كيرا كاميرون
    İleri gelen herkes orada olacak. Open Subtitles كل الأشخاص المهمين سيكونوا هناك سوف أحضر لك دعوه
    orada, benim de hocam olan... ..Jedi Ustası Yoda sana her şeyi öğretecek. Open Subtitles هناك سوف تتعلم من يودا معلم الجيداى الذى أرشدنى
    orada kazancı Kamajii'yi bulacaksın. Open Subtitles هناك سوف تجدين كاماجي الذي يسخن المياه كاماجي ؟
    orada olmamız iyi olur. Çok para kazanabilirim. Open Subtitles سنكون أفضل حالاً هناك سوف أكسب الدولارات
    orada size yiyecek ve kadın veririz. - Sizi krallar gibi ağırlarız. Open Subtitles هناك سوف ينهال عليك الطعام والنساء؛ وتعامل مثل ملك
    Luthor orada daha fazla dayanamaz. Eğer kapıyı açmazsa kan kaybından ölecek. hey, Lex ! Open Subtitles لن يستطيع ليكس أن يستمر أكثر من ذلك هناك سوف ينزف دمه كله إن لم يفتح ذلك الباب
    Ve o orada sıkışıp kalırsa boka sarmışsın demektir Open Subtitles وعلق هناك , سوف تحصلين على كمية كبيرة من التغوط
    Yani eğer orada yine ateş etmeye başlarsanız oraya gelirim. Open Subtitles أعنى إذا بدأت بإطلاق النار ثانيةً هناك سوف أدخل لهناك هل تفهمنى ؟
    Haydi. Hemen oraya gidin Tanrım, ortalık ceset dolacak... Open Subtitles هيا يجب أن تدخل هناك سوف يكون هناك جثث كثيرة هناك.
    Eğer oraya gidersem, insanlar elimi nasıl kaybettiğimi sorarlar. Open Subtitles اذا ذهبت هناك سوف يسائلنى الناس اين فقدت ذراعى
    Hakkında bir şeyler öğrenmek için oraya bakmalıyız. Open Subtitles ونحن نريد معرفة المزيد عنه هناك سوف نقوم بالبحث
    oraya vardığımızda çığlık atacağız, "Hey!". Open Subtitles عندما نَصِلُ إلى هناك سوف نصرخ يااااااااااي
    oraya varır varmaz, hemen sizin yol yorgunluğunuzu gidereceğim. Open Subtitles عندما نصل إلى هناك سوف اصلح سيارتك في لحظة
    oraya varır varmaz, hemen sizin yol yorgunluğunuzu gidereceğim. Open Subtitles عندما نصل إلى هناك سوف اصلح سيارتك في لحظة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more