| Bay Hogg hariç. | Open Subtitles | اظهر أى علامات تجارية يا مستر هوج |
| Balinacılar, beni takip edin. Bay Hogg, aşağıya inin. Hemen. | Open Subtitles | الصيادون اتبعونى مستر هوج للأسف بسرعة |
| Bay Hogg iyi bir donanım subayı olur. | Open Subtitles | أعتقد أن مستر هوج اختيار جيد كربان |
| Bunlar Julian Hodge'a ait olmalılar, gerçek katile. ihtiyacımız olan kanıt bu. | Open Subtitles | لابد انها تعود الى جوليان هوج القاتل الحقيقي هذا البرهان الذي نحتاجه |
| Tamamen şarhoştu Julian Hodge'a göre, Neredeyse defileyi mahvediyordu | Open Subtitles | سكرانة جدا ،طبقا لجوليان هوج بأنها دمرت عرضه |
| Evimi görmenizi istiyorum. Hugh Hefner ile komşuyuz. | Open Subtitles | أريدك أن تشاهد منزلي أنا أسكن بجانب هوج هافنر، يسمح لي باستعمال الجاكوزي |
| Hogg'un laborutuvarına neden döndüğünü söylemeden olmaz. | Open Subtitles | ليس قبل أن تُخبرني لماذا عُدت إلى معمل " هوج " ؟ |
| Şafak vakti Bayan Hogg'un çığlıyla uyandık. | Open Subtitles | " عند حلول الفجر ، استيقظنا على صرخات السيد " هوج |
| Kuzeni Garnet'i öldürüp intihar süsü verdi, aynı Hogg gibi. | Open Subtitles | " إبن عمه " جارنيت " ، تم قتله وجعل الأمر يبدو كإنتحار ، كما حدث مع " هوج |
| Lütfen evimin sefil durumunu mazur görün, Bay Hogg. | Open Subtitles | رجاءً، فلتعذر منزلي المتواضع، سيّد (هوج) |
| İtiraf etmeliyim ki, Bay Hogg, başarabileceğinizi ummuyordum. | Open Subtitles | يجب أن أعترف يا سيّد (هوج) لم اكن أظنّ أن بوسعك القيام بذلك |
| Hoşçakalın Bay Hogg, ve elveda. | Open Subtitles | حسناً، إلى اللقاء يا سيّد (هوج) و وداعاً |
| "Hogg'un çocuklarının çoğu hala yaşıyor." | Open Subtitles | العديد من أطفال (جورج هوج) مازالوا على قيد الحياة |
| Ama Hogg o kadar kötü olmayacağına bizi ikna etti. | Open Subtitles | لكن (هوج) طمأننا أنه لن يكون الوضع بهذا السوء |
| Mallory Hodge, iki sene önce Lance ile birlikte gitmiş. | Open Subtitles | مالوري هوج اختفت عن الانظار مع لانس منذ سنتين 538 00: 24: 51,259 |
| Yüz tanıma programı, Lance'ın sevgilisi Mallory Hodge'ı, bir gözetleme kamerasında yakaladı. | Open Subtitles | برنامج التعرف على الوجوه إلتقط صديقة لانس مالوري هوج على كاميرات المراقبة في المدينة |
| Bu benim kızım Julie. Bu da Bay Hodge. | Open Subtitles | انها ابنتي جولي ، انه السيد هوج |
| Hugh Whitteford kulüpte yanıma geldi ve saatlerce bundan bahsedip durdu. | Open Subtitles | هوج وتفورد تحداني بالنادي وصرخ لساعات |
| Tam da Hugh Hefner'in tüttürdüğü pipoya benziyor. | Open Subtitles | دا البايب اللي بيشرب منه هوج هيفنر |
| Su altı çekimi uzmanı Hugh Miller'ın çözümü deniz tabanı üzerinde bir film stüdyosu inşa etmekti. | Open Subtitles | "حلّ المصور المتخصّص تحت الماء "هوج ميلير أن يبني استوديو تصوير على قاع البحر |
| Clinton Hogue. Senin için bazı sorularım var. | Open Subtitles | (كلينتون هوج)، لديّ بعض الأسئلة لك. |
| Hog-eye ışığı yerine çevir. | Open Subtitles | ..هوج أي . أعد ذلك الضوء إلى مكانه الصحيح. |