| Karım dedi ki... oğlumla böyle konuşma... tutamayacağın sözler verme. | Open Subtitles | أخبرتنيزوجتي.. بألا أخبر ابني بهذا وألا أعطيه وعوداً لن تتحقق |
| O soytarı tutamayacağı sözler saçıyor ağzından. | Open Subtitles | هذا المهرج يعطيك وعوداً لا يستطيع الوفاء بها |
| Yapmak zorunda olmadığımızı söyledi. sözler verdi. | Open Subtitles | قال بأنه ليس علينا هذا لقد قطع وعوداً لنا |
| Eğer ders vermek istiyorsan, tutamayacağın sözler verme. | Open Subtitles | إن أردت تلقيني درساً فلا تقطعي وعوداً لا يمكنك الوفاء بها |
| Hepsinin vaatleri ve tehditleri vardı. Celal, altın, aşk teklifleri... | Open Subtitles | جميعهم يملكون وعوداً وتهديدات وعروض للمجد والذهب والحُب؟ |
| Kastetmediğim birçok şey söyledim. Ve sizde; büyük olasılıkla yerine getiremeyeceğiniz... birçok vaatlerde bulundunuz. | Open Subtitles | قلت أشياء كثيرة لم أعنها و كلاكما قدم وعوداً لن تستطيعا أن تفيا بها |
| Tutamayacağın sözler verme. | Open Subtitles | حسناً، لا تطلقي وعوداً لا تستطيعين الإيفاء بها |
| İyi komşular--başkalarına yardım etmeye çalışırlar. Kötü komşular ise .tutamayacakları sözler verenlerdir. | Open Subtitles | هم الناس الذين يحاولون مساعدة الآخرين أما الجيران السيئون فهم الناس الذين يقطعون وعوداً لا يمكنهم الإيفاء بها |
| Gizemli insanlar tutamayacakları sözler verirler. | Open Subtitles | .. الرجال الغامضين .. يقطعون وعوداً .. لا ينوون الوفاء بها |
| Ekibim halen tedaviyi bulmaya çalışıyor. Ama sahte sözler vermek istemiyorum. | Open Subtitles | ما يزال فريقي يبحث عن علاج، لكنّي لا أريد أن أقدم لك وعوداً زائفة |
| Sanırım tutamayacağın sözler vermesen iyi olur, embesil. | Open Subtitles | لا تقطع وعوداً لا يسعك الوفاء بها أيها الأحمق. |
| Büyük kazancıyla böbürleniyor ve bir daha beni yalnız bırakmayacağını söyleyip her şeyin yoluna gireceği konusunda sözler veriyordu. | Open Subtitles | متبجحاً حول فوزه الكبير, قائلاً أنه لن يتركني لوحدي أبداً, ويُقدّم وعوداً أن كل شيء سيتحسّن. |
| Uyanık Burt, uyuyan Burt'ün tutamayacağı sözler veriyor. | Open Subtitles | بيرت مستيقظ يعطي وعوداً بيرت النائم لا يستطيع أن يفي بها |
| Bana ihtiyacınız vardı ve tutmayacağınız sözler verdiniz. | Open Subtitles | أظنك قطعت وعوداً لم تنوي الوفاء بها أبداً |
| Aileme ve arkadaşlarıma tutamayacağın sözler verdin. | Open Subtitles | لعائلتي واصدقائي وانت تقطع وعوداً لهم ولاتوفي بها. |
| Tutamayacağım sözler vermem. | Open Subtitles | انا لا أضع وعوداً إذا كنت غير قادر على التمسك بهم |
| Tutamayacağın sözler verme. | Open Subtitles | لاتقدم وعوداً التي لايمكنك الاحتفاظ بها. |
| Anlaşma yapmıştık. Anlaşmamıza bağlı olarak verdiğim sözler var. | Open Subtitles | أبرمنا اتفاقاً وقدمت وعوداً بسبب اتفاقنا |
| Baban, oğlumu ve geleceğini etkileyen sözler verdi. | Open Subtitles | لقد أطلق والدك وعوداً لها تأثيرها على ابني ومستقبله |
| Bu yüzden çok üzüleceğiz ve yalan olduğunu bildiğimiz sözler vereceğiz. | Open Subtitles | بسبب بُعد المسافة بيننا و بعدها سنكون آسفين و سنقطع وعوداً و هي مجرّد أكاذيب |