| Seni üç gün sonra gördüğümde hâlâ gözlerinde yıldızlar vardı. | Open Subtitles | رأيتك قبل ثلاثة أيام ومازلت لديك ذلك البريق فى عينيك. |
| Ve hâlâ bira doldururken köpüğü taşırmama konusunda uzman sayılırım. | Open Subtitles | ومازلت ماهرة في صب البيرة والرغوة لا تقع من الأقداح |
| 34 yıl, 400 tüplü dalış ve bir doktoradan sonra hâlâ okyanusa tamamen aşığım. | TED | خلال 34 عاماً، مارست الغوص 400 مرة، وحصلت على درجة الدكتوراه، ومازلت مُتيمةً بالمحيط. |
| Bunca zamandır buradayız ve ben Hala aynı işi yapıyorum. | Open Subtitles | إننا نعيش هنا منذ زمن ومازلت أعمل في الوظيفة نفسها |
| Dört yıl geçti Hala beni o lanet listeden silmediler. | Open Subtitles | مضت أربعة سنوات ومازلت على تلك اللائحة اللعينة إنهم أوغاد |
| Yani bütün bunları bildiğini söylüyorsun ama yine de benimle oyun oynuyorsun. | Open Subtitles | إذاً أنت تقول أنك تعرف كل هذا ومازلت تلعب الألعاب معي ؟ |
| Tüm mesleki sırlarımı söylememe rağmen bana hâlâ güvenmiyorsun. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بكل اسرارى العملية, ومازلت لا تثق بى |
| Bunu sen değiştirdin Andrew inan bana, bunun için sana borçluyum hâlâ. | Open Subtitles | موتى "هذا يغيرك , يا "أندرو صدقنى , ومازلت مديناً لك بذلك |
| -Saat iki ve hâlâ uyanığım. | Open Subtitles | إنها الساعه الثانيه صباحاً ومازلت مستيقظه |
| hâlâ bu sabah Pentagon'la bir görüşme yapmanın yerinde olacağına inanıyorum. | Open Subtitles | ومازلت اشعر باهمية التحدث الى وزارة الدفاع بهذا الامر |
| hâlâ onunla birlikte olup olmadığım, ya da onu sevip sevmediğim değil, asıl ne yaptığım önemli. | Open Subtitles | لا يهم إن كنت مازلت ألقاها .. وهذا لا يحدث أو إن كنت مازلت أحبها .. ومازلت أحبها جدا بالفعل |
| hâlâ onunla birlikte olup olmadığım, ya da onu sevip sevmediğim değil, asıl ne yaptığım önemli. | Open Subtitles | لا يهم إن كنت مازلت ألقاها .. وهذا لا يحدث أو إن كنت مازلت أحبها .. ومازلت أحبها جدا بالفعل |
| Uçak modelim için? Evet, onu zaten aldın ama hâlâ pek çok sorun var. | Open Subtitles | حسناً, لقد اخذتها بالفعل ومازلت هنا تفسد الامور |
| hâlâ bu sabah Pentagon'la bir görüşme yapmanın yerinde olacağına inanıyorum. | Open Subtitles | ومازلت اشعر باهمية التحدث الى وزارة الدفاع بهذا الامر |
| Ve Hala adam dondurup elmas çalanlar türünde bir şey bulamıyorum. | Open Subtitles | ومازلت لم أجد أي شئ عن سرقة ألألماس أو رجل مجمد |
| Tüm bildiğim, orada altı saat geçirmiş olmam ve Hala hayatta olmam. | Open Subtitles | كل ما أعلمه بأنني قضيت ست ساعات بداخله ومازلت على قيد الحياة |
| Eğer sen olsaydın, endişelenmen gerekirdi, Hala aptal olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لو تعلق الأمر بك، لقلقت عليك ومازلت أعتقد بأنك غبي |
| İstemediğin şeylerin rüyası bu. 33 yıldır temizim ben bile Hala görüyorum. | Open Subtitles | إنه كأبوس. لقد كنت ممتنعة عن الشرابّ 33 عاماً، ومازلت أحلم بها. |
| Bird'ün iki kötü jokeyi oldu. yine de neredeyse kazanıyordu. | Open Subtitles | بيرد لم يقاد بشكل جيد في السباقين ومازلت أعتبره فائزا |
| ve Halen annem ve babamla seyrek de olsa iletişime geçiyorum. | TED | ت. د. : ومازلت على اتصال بامي وابي، وإن كان نادرا. |
| Şu haline baksana. Onca sene geçmesine rağmen değişen bir şey yok. | Open Subtitles | أعني انظر الى حالك كل تلك السنوات ومازلت عالقا في نقطة البداية |