| Suç mahali ortada kalkınca bu şerit de gider. | Open Subtitles | عندما لم يعد مسرح الجريمة، الشريط يذهب بعيدا. |
| Dedim, ayağımı göremezse, belki gider. | Open Subtitles | قلت: إذا كان لا يمكن أن يرى قدمي، وانه سوف يذهب بعيدا. |
| Tüm demeye çalıştığım şu ki aşık olduğunuzda... boşluk hissi uçup gider... çünkü uğruna yaşayacak birini bulmuşsunuzdur | Open Subtitles | اذا كل الذى اقوله انه عندما تقع فى الحب... الفراغ يذهب بعيدا... لانك وجدت شيئا لكى تعيش من اجله... |
| Hayır, hepsi gider. | Open Subtitles | لا، كل هذا يذهب بعيدا. فماذا تختارين؟ |
| "gider arar ötelerde... | Open Subtitles | و يذهب بعيدا |