| Ve satıyorum, evet ama ne sattığımı iyi biliyorum ve onlar da ne aldıklarını çok iyi biliyorlar. | Open Subtitles | وأنا أبيع لكنّني أعرف بالضبط ما أبيعه وهم يعرفون بالضبط ما يشترونه |
| Ne aldıklarını bile bilmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يعرفون حتى ما يشترونه. |
| satın alıyorlar. Bu debriyaj. | Open Subtitles | يشترونه كامل مع الفاصل،لكن المشكلة الآن في |
| Savaş için kuzeye giden her şeyi satın alıyorlar. | Open Subtitles | أيّ شيء يذهب إلى الشمال يفيدهم في الحرب، يشترونه. |
| Kavanozda bile satın alıyorlar. | Open Subtitles | يشترونه حتّى في البرطمان . |
| Kavanozun içinde bile satın alıyorlar. | Open Subtitles | يشترونه حتّى في البرطمان . |