"يصعب علي" - Translation from Arabic to Turkish

• benim için çok zor
• zorlanıyorum

Biliyor musun, bazen Almanya'yı anlamak benim için çok zor oluyor.
تعلم ، في بعض الأحيان يصعب علي فهم ألمانيا

Neler olduğunu anlamadan sana yardım etmem benim için çok zor.
يصعب علي أن أقدم المساعدة إذا كنت لا أدري ما الذي يدور.

Ama susmak benim için çok zor, biliyorsun.
لكنك تعرفين أنه يصعب علي أن أبقي فمي مغلقاً.

Aslında gençler şunu söylediğinde anlamakta zorlanıyorum, "Siyasetle uğraşmak veya bir siyasi görüşe sahip olmak için bile çok gencim."
لهذا يصعب علي فهم الشباب عندما يقولون: أنا صغير للغاية لأشارك في السياسة أو أملك آرائي الخاصة.

Seni ev hanımı olarak kafamda canlandırmakta zorlanıyorum.
سنكون بخير يجب أن أقولها, يصعب علي رؤيتكِ كربة منزل

Ve o kararı vermek... benim için çok zor.
وهذا شيئاً يصعب علي اتخاذ ذلك القرار

Bunları sözcüklere dökmek benim için çok zor. Ama tanıştığımız anda seninle bir ömür geçireceğimi biliyordum.
"يصعب علي أن أعبر عن مشاعري في بضع كلمات، لكن مذ التقينا وأنا أعرف أنك من أريد أن أقضي حياتي معها."

"Neden seks yapmak istemiyorsun?" Çünkü yapamıyorum, benim için çok zor...
لماذا لاترغبين بمعاشرتي؟ لكنه يصعب علي

Jack, bu benim için çok zor.
جاك يصعب علي قول ذلك

Bunu söylemek benim için çok zor.
يصعب علي قول ذلك

"American Idol" izlemek benim için çok zor..
يصعب علي مشاهدة "أمريكان آيدول"،

Bunu söylemesi benim için çok zor. Boku yedim.
يصعب علي قولها أنامتورطة...

Onları doğuranların, onları büyütmeyi dert etmemelerine, bazen inanmakta zorlanıyorum.
أحيانا يصعب علي التصديق بأن أيا من أتى بهم لم يشعر بالإنزعاج أو الإلتزام لتريتهم

İkinizin birlikte olduğuna inanmakta zorlanıyorum.
يصعب علي التصديق بأنكما مرتبطان

İştahımı toparlamakta oldukça zorlanıyorum, efendim.
يا مولاي يصعب علي جمع شهيتي

Nefes almakta zorlanıyorum.
يصعب علي التنفس.