| Kimse seni suçlamıyor. İlk trenle gideceksin. | Open Subtitles | لا أحد يلومك هيا حاول أن تنام , يجب عليك فعلاً |
| Kimse seni suçlamıyor Buffy ama durum ciddi. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لا أحد يلومك هنا يا بافى ولكن هذا أمر جدى وانتى بحاجة للمساعدة |
| Kim bu felaket, rutubetli bodrum katında suçlayabilir ki? | Open Subtitles | ومَن عساه يلومك على ذلك في هذا القبو الشنيع الرطب؟ |
| - Adam aklını kaçırmış, Amiralim. - Sizi karısının ölümüyle suçluyor. | Open Subtitles | أنه جن تماماً يا أدميرال، إنه يلومك على وفاة زوجته |
| Böyle egzantrik bir kumarı reddedersen kimse seni suçlayamaz. | Open Subtitles | حتى عندما تصرف المال بالتفاهات بالتأكيد لأحد يلومك إذا رفضت هذه المخاطرة |
| Tatlım, ayrılmak istersen kimse seni suçlamaz. | Open Subtitles | عزيزي, إذا كنت تريد الرحيل فلن يلومك أحد |
| Kimse sizi suçlamıyor, Bayan Evans. | Open Subtitles | لا احد يلومك يا سيدة ايفانس, لكن طبقا لسجلك الصحى.. |
| Hayır, hayır, sen yaptığın şeyi inanarak yaptın, o değil. Seni suçlayan yok. | Open Subtitles | هو لم يؤمن لا أحد يلومك |
| Hiç kimse hiçbir şey için seni suçlamıyor ne Gary ne de ben. | Open Subtitles | لا أحد يلومك عن أي شيء ، لا غاري وبالتأكيد لست أنا. |
| Biliyorum bu sabah tam bir felaketti ama kimse seni suçlamıyor. | Open Subtitles | أعلم أن هذا الصباح كان كارثة ولكن لا أحد يلومك |
| Ama Ruby'nin onu terk etmesi hakkında Lavon hala seni suçlamıyor mu? | Open Subtitles | لكن ,لافون مازال يلومك علي هجر روبي له ؟ |
| Kimse Charlotte'ın sana yaptırdığı şeyden seni suçlamıyor ama şimdi yaptıkların sana ait. | Open Subtitles | لا احد يلومك على ماجعلتك شارلوت تفعلينه لكن ما تقومين به الان انه على عاتقك |
| -Sarsıldığın için kimse seni suçlamıyor. -Saat on. | Open Subtitles | ـ لا أحد يلومك على أن كومك منزعجة |
| Kimse olanlar yüzünden seni suçlamıyor ama bu işin riskleri hep fazladır. | Open Subtitles | لا احد يلومك على هذا لكن الرهانات ترتفع |
| Ailenizin ölümü için seni nasıl suçlayabilir ki? | Open Subtitles | و كيف يلومك على وفاة والديكما ؟ |
| Ve açıkçası, seni kim suçlayabilir ki? | Open Subtitles | وبصراحة ، من يلومك ؟ |
| Seni suçlamıyorum. Ben de olur. Burada Kimse seni suçluyor. | Open Subtitles | أنا لا ألومك ، أنا سأكون كذلك أيضاً . لا أحد هنا يلومك |
| O kozalardan birinde kısılıydın, kimse çıkmak istedin diye seni suçlayamaz. | Open Subtitles | إحتجزت في شرنقة، لن يلومك أحد على رغبتك في الخروج منها لقد حلّ صديقك مكاني |
| Davadan çekilirsen kimse seni suçlamaz. | Open Subtitles | أوَتعلم، لن يلومك أحد لو ابتعدت عن هذه القضيّة. |
| -Kimse sizi suçlamıyor. | Open Subtitles | لا أحد يلومك أنا ألوم نفسي |
| Dinle, ...Seni suçlayan yok. | Open Subtitles | مهلاً، اسمع لا أحد يلومك |
| Sizi bunun için suçlayacak son kişi ben olmalıyım. | Open Subtitles | سأكون آخر من يلومك على ذلك |
| İnan bana kimsenin seni suçladığı yok. | Open Subtitles | ،لأنني يمكنني أن أجزم لك .لا أحد هنا يلومك |
| Cehenneme kadar yolun var desen bile kimse seni suçlamazdı. | Open Subtitles | كان يمكنك أن تقول لى اذهبى إلى الجحيم ولن يلومك أحد |
| - Annenin gitmesinden seni suçladı. | Open Subtitles | لست واثقا. كان يلومك على رحيل والدتك. |
| Annem seni aldattı. Kimse gittiğin için seni suçlamadı. | Open Subtitles | لا يلومك أحد على تركك لنا |
| Bunun için hiç kimse seni suçlamayacaktır Kaptan. | Open Subtitles | لن يلومك أحد لهذا ، أيها الكابتن |