| Ve harekete geçeceği zaman Sb günlüğü'ne yazıyor. | Open Subtitles | بعد ذلك، في اليوم الذي يشعر فيه بشيء، يكتب يوميات اس بي |
| Bu, "Kılavuzun günlüğü" isimli bir kitabı tasvir eden bir metinden alınmış bir sayfa... | Open Subtitles | ونعيده إلى سطح الأرض والآن , هذه الصفحه من نص مزخرف والتى تصف كتاب يدعى يوميات شيفرد |
| Babam her akşam yemekten sonra yazdığı bir günlük tutardı. | Open Subtitles | أحتفظ والدي بدفتر يوميات كتب فيه كل ليلة بعد العشاء |
| Ders biyoloji. Neden Vampir Günlükleri'ni okuyoruz? | Open Subtitles | هذا علم الأحياء لماذا نقرأ في يوميات مصاصي الدماء؟ |
| Hiçbir şey. Ne babamın günlüğünde ne de olağan kitaplarda yok. | Open Subtitles | ليس موجودا في يوميات والدنا أو في أيّ من الكتب الإعتيادية |
| Ailem. 1800'lerde yaşamış bir atamın günlüğünü buldum. | Open Subtitles | عائلتي .. وجدتُ صحيفة يوميات عن الأسلاف الذي عاشوا هنا بالقرن الـ 18 |
| Vampire Diaries'de daha önce... | Open Subtitles | "بالحلقات السابقة من "يوميات مصاص دماء |
| Bunu kanıt olarak sunuyorum. Roxie Hart'ın günlüğü. | Open Subtitles | أقدم هذا كملحق بأوراق القضية إنه يوميات روكسي هارت |
| Kızınızın günlüğü sadece 9 ay öncesine gidiyor. Neden yazmaya başladı? | Open Subtitles | تعود يوميات ابنتكِ إلى 9 أشهر فقط ما الذي جعلها تبدأ بكتابتها؟ |
| Ekselanslarının günlüğü dramatik bir şekilde değişti bu yüzden takvimi biraz öne çekmek zorunda kaldık. | Open Subtitles | يوميات صاحب السمو الملكي قد تغيرت بشكل كبير لذلك نحن بحاجة لتقديم زمن الجدول |
| Gerek yok tatlım. Bu yaştaki her erkeğin yığınla günlüğü olur. | Open Subtitles | لا بأس عزيزتي، كل الفتيان بعمره لديهم حزمة يوميات |
| Kasabamızın en sevilen sağır dilsiz şairinin günlüğü çok para edebilir. | Open Subtitles | حسنا، يوميات الشاعر الأبكم الأكثر حبا في بلدنا يمكنها جلب بعض العملات الخطيرة |
| Oğlumdan o mektubu aldığımda, bir günlük tutmaya başladım çocukluğumda ve hapiste yaşadığım şeyler hakkında ve bunun bana yaptığı da aklımı telafi etmek fikrine açtı. | TED | عندما حصلت على تلك الرسالة من ابني، بدأت في كتابة يوميات عن الأشياء التي مررت بها في طفولتي وفي السجن، وذلك قد فتح عقلي لفكرة الغفران. |
| Ne okulundan ne askerliğinden ne iş verenlerinden ne de günlük hayatından. | Open Subtitles | .. سواء من المدرسة، أو من الجيش سواء من أصحاب العمل، أو من يوميات حياته |
| Bu öğleden sonra, camlı salon vagonunda yazarken, ...bir mektup, bir günlük yazıyor diye düşündüm. | Open Subtitles | بعد ظهر اليوم , عندما كانت تكتب في عربة المُراقبة كنت أعتقد أنها تكتب رسالة , أو يوميات |
| Bu kadar güzel bir yer olduğun için, bu kadar güzel bir hikaye olduğun için Malacca Günlükleri'm olduğun için teşekkür ederim Malezya. | Open Subtitles | شكرا لك، لكونها ماليزيا هذا المكان الجميل. قصة جميلة هذا، الذي أصبح بلدي يوميات ملقا. |
| - Vampir Günlükleri'ni mi izliyorsun? - Herkes çok çekici. | Open Subtitles | أتشاهد "يوميات مصاص دماء" - الكل ينجذب بشكل ما - |
| "Vampir Günlükleri" Çeviri: | Open Subtitles | يوميات مصاص الدماء... ... الحلقة الأولى... |
| Annemin günlüğünde, onun isteklerine ters düşecek hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شئ فى دفتر يوميات والدتي يمكنه إسقاط الوصية |
| Unutmadan atalarının günlüğünü alabilir miyim? | Open Subtitles | أجل، قبلأنّأنسى.. أيُمكنني أنّ أستعير دفتر يوميات أسلافك ؟ |
| Onun viral dizisi için ünlü olan "The Vigilante Diaries" | Open Subtitles | اشتهر ضرب الفيروسي، "والحراسة يوميات |
| Görünmez Kız'ın Güncesi | Open Subtitles | يوميات فتاة غير مرئية |
| Ah, evet, LLJJ'in günlüğüne fazlasıyla aşinayım, ve kendine LLJJONY diye soranların deliliklerine. | Open Subtitles | اه, نعم , انا معتاد تماما علي يوميات لوسيل جيرميا جونز والجنون المطبق |
| Günlükler, telefon rehberleri... | Open Subtitles | يوميات ، دفتر أرقام ، أرقام فنادق .. |
| O sadece Anarşist günlüklerini yazmadı, Onun bağımsızlığa inancı vardı... | Open Subtitles | فهو لم يكتب فقط يوميات فوضوي ولكن كان لديه شجاعة |
| Himmler'in 1990'larda bulunan randevu defteri onun bu kritik dönemdeki hareketlerinin tam olarak izlenebilmesini sağlamıştır. | Open Subtitles | إكتشاف يوميات "هيملر" في الـتسعينات لهذه الفترة الحاسمة تسمح بتعقـُب حركاته الدقيقة |