| Çünkü birçok insanın güvenlikleri nedeniyle buraya ihtiyacı var. | Open Subtitles | لأن الكثير من الناس الطيَبين يعتمدون على هذا المكان للأمان |
| Ve sen bunun daha iyi bir fikir olduğunu söyledin Çünkü birçok kişi havuzlarda ölüyordu. | Open Subtitles | وانتِ قلتِ انها فكرة أفضل لأن الكثير من الناس يموتون في البحيرات |
| Çünkü birçok 3. dünya hükümeti bunu görmezden gelmek için güle oynaya rüşvet alıyor. | Open Subtitles | لأن الكثير من حكومات بلدان العالم الثالث ترحب بالرشاوي |
| Çünkü birçok genç bay ve bayan korkuları tarafından felç edilmiş durumdalar. | Open Subtitles | لأنّ الكثير من الشباب والشابات اليوم مشلولون تماما بواسطة خوفهم |
| Her zaman, görüşürüz. Çünkü birçok insan bu işin gerektirdiği çalışma ve yeteneği anlamı... | Open Subtitles | لأنّ الكثير من الناس لا يفهمون التدريب والمهارة التي يتطلبها ما أفعله، إنطلاقا من... |
| Tabi, Çünkü birçok terapist öğle yemeği sırasında çalışmayı sever. | Open Subtitles | أجل، لأن معظم المعالجيين النفسيين يحبون العمل أثناء فترة الغداء |
| Kız ne kadar ateşliyse, o kadar yalnızdır. Çünkü birçok erkek onunla konuşmaktan çekinir. | Open Subtitles | كلما كانت الفتاة أجمل, كلما كانت أكثر وحدة لأن معظم الفتيان خائفين من التحدث معها |
| Bir siyasetçi için çok zor, Çünkü birçok insan hayatının boşuna kaybedildiğinden korkarsınız. | TED | انه أمرٌ صعب حتى بالنسبة للسياسيين لأنه إن تم ذلك .. فسوف يعي العالم ان العديد من الارواح هدرت دون طائل |
| Çünkü birçok aile bizden az tartışıyor olabilir ama hiçbir aile bizden fazla gülmüyor. | Open Subtitles | لأن الكثير من العائلات من المحتمل أن تكون تتنازع ،فيما بينها أقل مما نفعل نحن لكن لا يوجد عائلة تضحك أكثر منا. |
| Yanıldık Çünkü birçok insan öldü. | Open Subtitles | كنا مخطئين لأن الكثير من الناس ماتوا |
| Kelimeleri gerçek kılan şeyin ne olduğunu düşünmeye başladım. Çünkü birçok insan bunu soruyordu, en çok söyledikleri şey şuydu: "Nasıl yani, bu kelimeler uydurma mı? | TED | بدأتُ التفكير حول ما يجعل الكلمات حقيقية لأن الكثير من الناس يسألني-- السؤال الأكثر شيوعًا، والذي سألوني إياه كثيرًا: "حسنًا، هل تم تشكيل هذه الكلمات؟ لا أفهمُ ذلك حقًا." |
| Bu önemli Çünkü birçok kayalık kanalizasyon ve topraktan çıkan gübre kaynaklı besin kirliliği nedeniyle yosunlarla kaplanmış durumda | TED | وهذه هي النقطة الأساسية، لأن معظم الشعاب تنمو فيها الطحالب بشكل مفرط نتيجة التلّوث الغذائي من الصرف الصحي والأسمدة التي تنجرف من الأرض. |
| Çünkü birçok Drag Queen'in yaptığı etrafta kusursuz bir şekilde dolaşmaktır. | Open Subtitles | "لأن معظم أشباه الفتيات فقط يريدون الاستعراض عند "تبدو خالياً من العيوب |
| Bilinen hikaye bilgisayarların askeri teknolojiden sökün ettiğidir, Çünkü birçok eski bilgisayar savaş döneminde roket yönü hesaplamak ya da kodları çözümlemek için kullanıldı. | TED | الأن القصة الأساسية هي أن أجهزة الحاسوب تنحدر من التكنولوجيا العسكرية، بما ان العديد من أجهزة الحاسوب الأولى صُممت خصيصاً لتخترق الشفرات في وقت الحرب أو لحساب مسارات الصواريخ. |