Tabi ki bunu yapmadan önce, iyi çalışıp çalışmadığına bakmalıyız. | Open Subtitles | بالطبع علينا التأكد أولاً أنها تعمل جيداً قبل أن نفعل ذلك |
Yarın ki pratikten önce iyi bir uyku çekmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أنام جيداً قبل تدريب الغد |
Yarınki antrenmandan önce iyi bir uyku çekmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أنام جيداً قبل التدريب غداً |
Ona göre, banka sizin oto pazarına el koymadan önce iyi bir fiyata burayı biz alalım, olmaz mı? | Open Subtitles | لماذا لا نقوم بشراء معرضك بسعر جيد , قبل أن يحجز عليه البنك |
İlk önce iyi haberi mi yoksa kötü haberi mi duymak istersiniz Şerif? | Open Subtitles | أتريد الأخبار الجيدة أولاً ام السيئة يا أيها المأمور؟ |
Ama bilindiği gibi, kurbanlıklar da kesilmeden önce iyi beslenir. | Open Subtitles | لكن الشاه يتم إطعامها جيداً قبل التضحية بها |
Yarınki antrenmandan önce iyi bir uyku çekmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أنام جيداً قبل التدريب غداً |
Ve söyleyeceğin şey, kariyerini tehlikeye atacak bir şeyse, lütfen... konuşmadan önce iyi düşün. | Open Subtitles | وإذا كان هذا أمر يمكن أن يمثل خطورة لوظيفتك فأرجوك فكري جيداً قبل أن تتحدثي |
Gitmeden önce iyi bir komşu olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | سأكون جاراً جيداً قبل أن أرحل غداً |
Cevap vermeden önce iyi düşün. | Open Subtitles | فكري جيداً قبل أن تجيبي |
Cevap vermeden önce iyi düşün. | Open Subtitles | فكري جيداً قبل أن تجيبي |
- Ben de. - Ben de. Sizden önce iyi bir dekandım. | Open Subtitles | كنت عميداً جيداً قبل قدومكم |
Tarla elinden kayıp gitmeden önce iyi bir fiyat almaya çalışıyordum. | Open Subtitles | وكنت أحاول أن أحصل لك على سعراً جيد قبل أن تتخلى عن المزرعة |
En azından ölmeden önce iyi bir şey yaptım. | Open Subtitles | على الأقل فعلت شئ جيد قبل أن أموت |
- Ölmeden önce iyi bir iş. | Open Subtitles | تفعل ماذا؟ - فقط فعل جيد قبل ان ارحل |
Sana önce iyi haberleri söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأُخبركَ بالأنباءِ الجيدة أولاً. |