"şey bulamadılar" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجدوا شيئاً
        
    • يجدوا شيئا
        
    • يجدوا شيء
        
    • يجدوا أي
        
    • يجدوا شيئًا
        
    • يعثروا على شيء
        
    • لم يجدو
        
    Patrice ve Patee saatlerdir dışardalar fakat hiçbir şey bulamadılar. TED أمضى باريس وباتي ساعات في الخارج ولكن لم يجدوا شيئاً.
    Hiçbir şey bulamadılar, zaten, orada da hiçbir şey yoktu. Open Subtitles كلا، لا شيء. لم يجدوا شيئاً لأنه لم يكن هناك شيء
    Tüm gün boyunca aradılar. Millerce yürüdüler ama hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles ذهبوا يوما كاملا, مشوا أميالا ولم يجدوا شيئاً
    Teknisyenlerimiz kontrol etti ama hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles أخصائيى التقنية عندنا فحصوها و لم يجدوا شيئا
    Bunu polise de söyledim ama hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles يجب ان أخبر هذا للشرطة لكنهم لم يجدوا شيء
    Kayıp ilamı çıkarıldı ama bir şey bulamadılar. Open Subtitles لقد أحتفظوا بأسماء المفقودين لكنهم لم يجدوا أي شئ
    Dosyalarını incelediler ve hiçbir şey bulamadılar. TED فتشوا في كل ملفاته، ولم يجدوا شيئًا.
    Neredeyse 24 saat oldu. Neden hala bir şey bulamadılar? Open Subtitles ،لقد مرت 24 ساعة تقريباً لماذا لم يعثروا على شيء ؟
    Onlar da bir şey bulamadılar. Open Subtitles لم يجدو اي اثر لها
    Kurtarma ekibi bütün çiftliği incelediler, ama bir şey bulamadılar. Open Subtitles مسحت فرق الإنقاذ المزرعة ولم يجدوا شيئاً
    Papa, Tarikatın hazinesine el koymak için, askerler gönderdi, ama hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles أرسل البابا الجيوش .. لتبحث له عن كنز الفرسان لكنه لم يجدوا شيئاً ..
    Güzellik salonunun bodrumunda olacağını umuyordum, ama ajanlarım hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles كنت أمل أن تكون في قبو صالون التجميل و لكن العملاء لم يجدوا شيئاً
    Ve de senin evine geldiler, hiçbir şey bulamadılar ve anneni rehine olarak mı aldılar? Open Subtitles لذلك، إقتحموا منزلك ولم يجدوا شيئاً لذا إختطفوا والدتك كضمانة؟
    Almanlar Yahudileri sakladığımı düşünerek dokuz ay önce evimi aradılar ve bir şey bulamadılar. Open Subtitles الألمان فتّشوا بيتي قبل تسعة أشهر بحثاً عن اليهود، فلم يجدوا شيئاً
    "Tabii ki bir şey bulamadılar." Open Subtitles لم يجدوا شيئاً ، ربت على كتفى وقال :
    Hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles ولكنهم لم يجدوا شيئاً
    Onlara bombanın Laon'da olduğunu söyledim, hiçbir şey bulamadılar, ama davamıza karşı geldiğimden korkuyorum. Open Subtitles قلت لهم ان القنبلة في لاون ولم يجدوا شيئا لكن أخشى أني خنت قضيتنا
    ...ama şimdiye kadar, işe yarar bir şey bulamadılar. Open Subtitles و لكن حتى الآن ، لم يجدوا شيئا مفيدا
    George, müfettişler henüz bir şey bulamadılar. Open Subtitles جورج ، المفتشون لم يجدوا شيئا حتى الآن
    Hiç bir şey bulamadılar. Open Subtitles لم يجدوا شيء
    ...FBI Albay'ın evini ve dolabını aradı. Bir şey bulamadılar. Open Subtitles مكتب التحقيقات الفيدرالي بحث في منزل الكولونيل وفي كبينته , ولم يجدوا أي شيء
    Bir şey bulamadılar. Open Subtitles لم يجدوا شيئًا
    Polis onu arıyor fakat şu ana kadar bir şey bulamadılar ve Bayan Crawley'e epey endişeli olduklarını söylemişler. Open Subtitles الشرطة تبحث عن ولكن لحد الآن لم يعثروا على شيء إنهم قلقين جداً
    Sonunda hiçbir şey bulamadılar. Open Subtitles في النهاية لم يجدو شيئاً...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more