"şey kalmamış" - Translation from Turkish to Arabic

• يبقى شيء
• يتبق شيء
• يبق شيء
• شيء باقي
• يتبقى شئ
• يتبقى الكثير
• يتبقى ما
• يتبقَ الكثير
• هناك شيء متبق
• الأيام ليس
• شئ باقي

- Marx'tan geriye hiçbir şey kalmamış. - Şehrin semalarında uçuşanlar dışında. Kontrol altına almalıyız.
لم يبقى شيء من ماركس - ماعدا الذين يطيرون نحو البلدة -

Neredeyse hiçbir şey kalmamış!
إنه بالفعل لم يبقى شيء

O zaman bana sorulacak bir şey kalmamış.
إذن، لم يتبق شيء لكي أسأل عنه.

Geriye hiçbir şey kalmamış olacak.
وكأنه لم يبق شيء

Burada bize yardımcı olacak bir şey kalmamış.
لا شيء باقي هنا يعطينا أية مساعدة ؟

Eğer patlama yeterince sıcak olduysa onlardan geriye bir şey kalmamış olabilir.
اذا كان الانفجار قويا بما فيه الكفاية قد لا يتبقى شئ لنعثر عليه

Kırılmış, sıvı buharlaşıyor. lçinde fazla bir şey kalmamış.
لقد تحطمت , السائل يتبخر لم يتبقى الكثير

Konuşacak başka bir şey kalmamış gibi görünüyor.
يبدو أنه لم يتبقى ما نناقشه الآن.

Bu kafalarda pek bir şey kalmamış.
حسناً، لم يتبقَ الكثير بتلكالرؤوس...

Arabadaki kamera görüntüsünden çıkarılacak bir şey kalmamış.
ليس كما لو أن هناك شيء متبق لإيجاده من اشرطة فيديو كاميرا المرور.

Gençlerde görgü denen bir şey kalmamış.
الشباب هذه الأيام ليس لديّهم روعة معنوية لعينة.

İçinde, yalan dolandan başka hiçbir şey kalmamış.
لا يوجد شئ باقي منه إلا الكذب والخداع

Geriye hiçbir şey kalmamış.
لم يبقى شيء غير صحيح أيضاً

Yıkıntılardan başka bir şey kalmamış.
لم يبقى شيء سوى خراب

Ama sıyıracak bir şey kalmamış gibi görünüyor.
لكن لا يبدو أنه لم يتبق شيء لكي ألعقه

Pekâlâ arkadaşlar, geriye kurtarılacak hiçbir şey kalmamış.
حسناً لم يبق شيء لننقذه

Hiçbir şey kalmamış olabilir.
ربما لم يبق شيء.

Bu anahtarın yerine dair hiçbir şey kalmamış.
لا يوجد شيء باقي بخصوص موقع المفتاح

Dışarıda hiçbir şey kalmamış.
. لم يتبقى شئ هناك