| Dostlarımız diğer tarafta acı çekerken burayı nasıl sevebiliriz ki? | Open Subtitles | كيف لنا أنّ نحب المكان هنا، و أصدقائنا يعانون بالخارج؟ |
| Beraber büyüdüğüm insanları bu kadar acı çekerken görmek kolay değil. | Open Subtitles | ليس من السهل رؤية الناس الذين كبرت معهم يعانون لهذا الحد |
| Çölde saklanamam. Onlar acı çekerken... ellerinizden... | Open Subtitles | و لا أستطيع الاختفاء في الصحراء, بينما يعانون |
| Sen bu kadar acı çekerken bunları anlatmamalıydım. | Open Subtitles | لم يكن يجب أن أخبرك بهذا وانتى تعانين فعلا |
| Seni acı çekerken görmekten alacağım haz çektiğim en şiddetli acıya değer. | Open Subtitles | سعادتي برؤيتكِ تعانين ستكون أعظم من أيّ ألمِ يخالجني |
| Sen burada sonsuza kadar acı çekerken ben eve, karıma ve aileme döneceğim. | Open Subtitles | سأذهب للبيت لزوجتي مع عائلتي بينما تعاني هنا للأبد |
| O bu kadar acı çekerken bile içimde bir şeyler onun daha çok acı çekmesini istiyor. | Open Subtitles | بالرّغم من أنّه يعاني شئ ما في مكان ما بداخلي يريده أن يتألّم أكثر |
| Güçsüz insanlar acı çekerken, güçlüler semiriyor. | Open Subtitles | بينما الناس العديمي القوة يعانون من هم في السلطة يسمنون |
| Özellikle kardeşlerin acı çekerken | Open Subtitles | خصوصا عندما إخوانكم والأخوات الذين يعانون. |
| Herkes acı çekerken sen biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعلم بمكانهم بينما كان الجميع يعانون |
| Kendi insanların acı çekerken sen galakside oradan oraya dolaşıyorsun geminin içinde oturup suratını asıyorsun. | Open Subtitles | التسلل حول المجرة على سفينة صغيرة خائفاً من إظهار وجهك في حين أن شعبك يعانون |
| İnsanlar acı çekerken umudunu yitirebilir. Ama biz yitirmedik, niye? | Open Subtitles | قد يفقد الناس الأمل عندما يعانون ألما لكن ليس نحن ، |
| Uyuyor muydum ben... başkaları acı çekerken? | Open Subtitles | هلكنتنائماً... بينما الأخرين كانوا يعانون ؟ |
| Seni acı çekerken görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أن أراكِ تعانين. |
| - Ailem acı çekerken burada kalamam. | Open Subtitles | -لاأستطيع البقاء هنا بينما تعاني عائلتي . |
| Bizim gibi bir insan acı çekerken neden yardım eli uzatmayalım ki? | Open Subtitles | حين يتألّم إنسان ما، فلمَ عسانا لا نرغب بتقديم المساعدة؟ |
| Kraliçe Aslaug'un oğlu Ivar acı çekerken onu sakinleştirmiyor. | Open Subtitles | الملكة (آسلوج) لا تستطيع تهدئة ابنها (آيفار) عندما يتألّم. |