| Annem çiftliklerde çalıştı, sonra da Altı gün, çift vardiyalı araba montaj hattında. | TED | عملت أمي في الحقول وثم على خط تجميع السيارات تعمل ستة ايام وبدوامين |
| Herneyse, Altı gün sonra lrak sınırlarında sıradan bir devriye görevi yapıyorduk... ve Eddie, lanet olası, bir tank mayınına bastı. | Open Subtitles | على اى حال بعد حوالى ستة ايام كنا نقوم بعملية مسح عاديه على الجانب العراقى وايدى تلقى قذيفه من مضاد الدبابات |
| Günde iki saat, haftada Altı gün. | Open Subtitles | هذا صحيح. ساعتان يوميا ستّة أيام في الإسبوع |
| Son günah çıkardığımdan beri, Altı gün geçti ve son gerçek günah çıkarmam ise 10 yıl önceydi. | Open Subtitles | لقد مر ست أيام على أخر إعتراف لى و و عشر أعوام على أخر إعتراف صادق |
| Arabasının bagajında beş Altı gün falan rahatlıkla hayatta kalabilirsin. | Open Subtitles | يُمكنك تحمّل البقاء في صندوق خلفيّ لسيارة (لينكون) لخمسة أو ستة أيّام. |
| Bütün oyuncular iki ay üç hafta ve Altı gün sonra toplanıyor. | Open Subtitles | الرماة و الماسكون يقدمون تقريراً خلال شهرين, ثلاثة أسابيع و ستة أيام |
| İki yıl, bir ay Altı gün olmuş. | Open Subtitles | أوه, انها كانت سنتين, شهر واحد, وستة أيام. |
| Mahkemede Altı gün oturup delilleri dinledim. | Open Subtitles | لقد جلست هناك في المحكمة لستة أيام أستمع للأدلة وهي تتعزز. |
| Son Altı gün içinde kredi kartlarında ya da cep telefonunda hareket yok. | Open Subtitles | لا يوجد نشاط على بطاقاتها الائتمان أو هاتفها المحمول في الأيام الستة الماضية. |
| Noel'e Altı gün kaldı o zaman büyük parçayı yiyebilirsin. | Open Subtitles | فقط ستة ايام حتى الكريسماس، ثم تحصلين على القطعة الكبيرة. |
| Altı günde bir albüm. Altı gün,bebek. | Open Subtitles | البوم للموسيقي القاتلة في ستة ايام ستة ايام يا طفلتي |
| Seni görmek için sabırsızlanıyorum. - Altı gün kaldı, değil mi? | Open Subtitles | استمتعى باسبوعك الاخير سانتظر لاراكى بعد ستة ايام هل هذا صحيح ؟ |
| - İngiliz bir ekip çekti bunu Altı gün önce. | Open Subtitles | طاقم الأخبار الإنجليزي صوّره قبل ستّة أيام |
| Bu atlar bir yudum su olmadan beş Altı gün yaşarlar. | Open Subtitles | هذه الخيول تستطيع الذهاب خمسة أو ستّة أيام بدون قطرة الماء مثل الجمال |
| Buradan kasabaya yürüyerek yalnızca Altı gün sürer hatırladığım kadarıyla. | Open Subtitles | حوالي ستّة أيام مشي من هنا إلى البلدة ثم سأرده لك |
| Haftada Altı gün. Ama, ilk seni bindireceğim. | Open Subtitles | ست أيام بالأسبوع ستكون أول من يذهب |
| Evet, efendim. Olaysız Altı gün. | Open Subtitles | نعم سيدي , ست أيام بدون حوادث |
| Yovani Garza ve Eleanor Nacht Altı gün önce buradaymış. | Open Subtitles | (اكتشفت أنّ (يوفاني غارزا و(إلينور ناكت) كانا هنا منذ ستة أيّام |
| Çocukken gece yarısı birde kalkardım ve sabah altıya kadar çalışırdım, haftada Altı gün. | TED | كطفل كنت معتاد على النهوض من الواحدة صباحا حتى السادسة مساء، ستة أيام في الأسبوع. |
| 17 yıl dört ay, Altı gün. | Open Subtitles | سبعة عشر عاما وأربع أشهر وستة أيام |
| Şu çirkin bardağını Altı gün görmek zorunda kalmayacağım. | Open Subtitles | لنّ أضطر للنظر إلى وجهكَ القبيح لستة أيام في الأسبوع |
| Bu döllerin 70%'i tutmayacak ve ilk Altı gün içinde iflas edecek. | Open Subtitles | 70بالمائة تفشل خلال الأيام الستة الأولى. |
| Denizde Altı gün. | Open Subtitles | ستّة أيامِ في البحر، لا غذاءَ، لا ماءَ |
| Bir yerde okumuştum, bir grup Çinli madenci Altı gün boyunca göçükte idrarlarını içerek hayatta kalmışlar. | Open Subtitles | أجل , لقد سمعت عن عمال المناجم الصينيين الذين نجوا بعد احتجازهم في كهف لستة ايام بشرب بولهم! |